17. Ceza Dairesi 2019/8699 E. , 2019/13078 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; hırsızlık suçunun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Dosya içerisinde bulunan 14.03.2011 tarihli olay yeri görgü ve tespit tutanağı içeriğinden ve müşteki beyanlarından suça konu müştekiye ait muslukların ve bataryaların penceresi takılı, ancak kenarı duvarla çevrili olmayan, üzeri sacla kapatılmış, inşaat halindeki yerden çalındığının anlaşılması karşısında; sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK"nun 142/1-e maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Yasa"nın 142/1-b maddesiyle hüküm kurulması,
2-5237 sayılı TCK"nun 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK"nun 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanun koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 15.12.2009 gün ve 6/242-291 sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nun 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. TCK"nun 145. maddesinin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır. TCK"nun 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, hâkim indirim oranını TCK"nun 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “İşlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır. Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “Suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır. TCK"nun 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
Somut olayda ise; suça sürüklenen çocuğun, çalmaya teşebbüs ettiği musluk ve bataryaların 70,00 TL değerinde olduğunun anlaşılması karşısında: suça konu pazar önlüğünün değer tespiti yapılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında suçun işleniş şekli ve özellikleri itibarıyla ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması karşısında TCK"nun 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Dosya içerisinde bulunan 14.03.2011 tarihli olay yeri görgü ve tespit tutanağı içeriğinden ve müşteki beyanlarından suça konu müştekiye ait muslukların ve bataryaların penceresi takılı, ancak kenarı duvarla çevrili olmayan, üzeri sacla kapatılmış, inşaat halindeki yer olduğu, suç tarihi itibarıyla içerisinde oturulmadığının anlaşılması karşısında; konut dokunulmazlığının ihlali suçunun yasal unsurları oluşmadığından CMK"nun 223/2-b. maddesi uyarınca beraat kararı verilmesi yerine, yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 23.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.