8. Hukuk Dairesi 2014/5029 E. , 2015/16847 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 13. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/11/2013
NUMARASI : 2012/547-2013/1040
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
Davacı alacaklı vekili, davacının alacağına karşılık 30.05.2012 keşide tarihli 41.500,00 TL bedelli çeki ciro ile teslim aldığını, çek bedeli gününde ödenmediğinden borçlular hakkında ihtiyati haciz kararı alındığını ve Ankara 5.İcra Müdürlüğü"nün 2012/8840 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ihtiyati haciz kararının icra dosyasına ibraz edildiğini ve 06.06.2012 tarihinde borçlunun .. Bankası"ndaki hak ve alacaklarının haczi için davalı Bankaya haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davalı Banka"nın borçlunun hesabında 21.021,52 TL bulunduğunu, ancak bu paranın 20.989,00 TL"si üzerinde davalı borçlu ile imzalanan çek taahhütnamesi nedeni ile rehin, hapis, takas ve mahsup haklarının bulunması nedeniyle istihkak iddiasında bulunduğunu, üçüncü şahıs Bankanın istihkak iddiasının reddine, davalı üçüncü şahıstan alacağın %40"ından az olmamak üzere kötü niyet tazminatı alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı 3.şahıs .. Bankası AŞ. vekili, karşılıksız çeklerden dolayı bankanın sorumluluğunun Çek Kanunu"ndan kaynaklandığını, riskin gerçekleşip gerçekleşmediği ayrımı yapılmaksızın hapis ve rehin haklarının devam ettiğini, riskin devam etmesi nedeniyle kredi teminatının alacaklıya ödenmesinin hukuka aykırı olduğundan bahisle davanın reddini talep etmiştir.
Davalı borçluya duruşma günü ve dava dilekçesi usulüne uygun davetiye ile tebliğ edilmiş ancak davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller, icra dosyası içeriği ve tüm dosya kapsamına göre; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu ve dava dışı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibi yapıldığı, denetime elverişli ve oluşa uygun bulunduğu için karara esas alınan 07/10/2013 tarihli bilirkişi heyetinin ek raporuna göre; davalı üçüncü kişi Banka"nın haciz tarihi itibariyle istihkak iddiasının yerinde olmadığı, hesaptaki tutardan 20.989,00-TL"sini İcra Müdürlüğü dosyasına göndermesi gerektiği anlaşılmakla, davanın kabulü ile davalı 3.şahsın istihkak iddiasının kaldırılmasına, davacı tarafın şartları oluşmayan tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı üçüncü kişi vekili temyiz etmiştir.
Dava, alacaklının İİK"nun 99. maddesi uyarınca davalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
Mülga 3167 sayılı “Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkındaki” Kanunun 10. ve 5941 Sayılı Çek Kanunu’nun 3. maddesi uyarınca muhatap bankaya süresinde ibraz edilen çekin karşılığının bulunmaması halinde yasal sorumluluk miktarına kadar (somut olay yönünden 2012 yılı için 1000,00 TL) ödeme yapmakla, kısmen karşılığının bulunması halinde ise kalan meblağı tamamlamakla yükümlüdür. Aynı maddede ödeme yükümlülüğü ile ilgili hususun hesap sahibi ile muhatap banka arasında çek defterinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir kredi sözleşmesi hükmünde olduğu açıklanmıştır.
Diğer yandan rehin hakkı banka ile müşterisi arasında imzalanan çerçeve sözleşmede de yer aldığından; borçlunun bankadaki mevduatının, her bir çek yaprağı için yasal sorumluluk miktarı ile sınırlı olarak banka lehine rehinli olduğunun ve böylece bankanın borçlusuna karşı ileri sürebileceği rehin hakkını borçlunun alacaklısına karşı da istihkak iddiası olarak ileri sürülebileceğinin kabulü gerekir.
Açıklanan nedenlerle, davalı bankanın, çekle işleyecek hesap açarken ve çek karnesi verirken, gerekli basiret ve itinayı göstermek zorunda olduğu da gözetilerek, haciz tarihi itibariyle davacı bankanın takip borçlusuna verdiği, ibraz edilen, ancak karşılıksız kalan çekler ile bankanın yasal sorumluluk miktarı kadar riski bulunduğundan, ibraz edilmeyen çeklerden kaynaklanan tüm riskinin- banka kayıtları üzerinde uzman bilirkişi aracılığıyla ayrıntılı şekilde inceleme yaptırılmak suretiyle- tespiti ile oluşan sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; yetersiz bilirkişi incelemesi esas alınarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK"nun 366. ve HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,
24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 28.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.