Esas No: 2016/1587
Karar No: 2018/5414
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/1587 Esas 2018/5414 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı...... Deniz 07/05/1956 tarihli dilekçe ile;......... mevkiinde kain 377 nolu tahrir kaydı bulunan tahminen 4 dönüm miktarındaki arazisine davalılarca sürülmek ve kavak dikilmek ......retiyle müdahalede bulunulduğundan müdahalenin men-i talepli olarak Pertek Asliye Hukuk Mahkemesine dava açmış, davalılar......... Sefer ise vermiş oldukları cevap dilekçesinde dava konu...... taşınmazların kendilerine babalarından miras yoluyla kaldığını ve teşrini sani 1307 tarih 12 ve 16 sıra no tapu kayıtlarının olduğunu beyan ederek mülkiyetin ve zilyetliğin kendilerinde olduğunu savunmuşlardır.
Mahkemenin 1956/74 Esas numarası üzerinden yapılan yargılama sırasında ...... Sefer, ..., ...; dava konu...... taşınmazların bir kısmının kendilerine ait olduğunu ileri sürerek 15.03.1955 tarihli senede dayanarak davaya müdahil olmuşlardır.
Yapılan yargılama neticesinde mahkemece; davanın kabulü ile dava konu...... taşınmazlara davalıların vaki müdahalesinin men"ine, müdahil davacıların ayrıca dava açmakta muhtariyetlerine karar vermiş, hüküm davalılar vekili ve müdahil davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 11/12/1979 tarihli 1979/8633 E- 1979/11610 K. sayılı ilamı bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında; “davacı dava konu...... taşınmazın babasından miras yolu ile kendisine kaldığını bildirmiştir. Bu durumda davacıdan babasına ait veraset ilamı istenerek tereke iştirak h......nde mülkiyet hükümlerine tabi ise, bütün mirasçıları davaya katmak veya miras şirketine bir mümessil tayin ettirilip onun huzuruyla davaya devam olunmak üzere davacıya mehil ve imkan verilmesi ve tarafların iddia ve savunmaları gözönünde tutularak sonucuna göre uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekir” denilmiştir.
Bozma sonrasında Mahkemenin 1980/52 Esas numarası üzerinden yapılan yargılama sırasında davacının babası ...... Deniz"in bir kısım mirasçılarına davacı...... Deniz, diğer kısmına ise ...... Deniz mümessil olarak atanmış, her iki mümessilin tek bir vekil ile temsil edildiği davada yapılan yargılama sonunda mahkemece; davanın kabulü ile dava konu...... taşınmazlara davalıların vaki müdahalesinin men"ine, taşınmazın davacıya teslimine, müdahil davacıların ayrıca dava açmakta muhtariyetlerine karar vermiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 16/06/1981 tarihli 1981/5948 E- 1981/6809 K. sayılı ilamı bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında; “araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir, dayanılan vergi ve tapu kayıtları zemine uygulayan bilirkişilerin mütaalası gerçekten yok......n olup kayıtların taalluku duraksamayı gerektirmeyecek şekilde belirlenmemiş, nedeni açıklanmamıştır. Uyuşmazlığın niteliği bakımından şahitlerin taşınmaz başında dinlenmesi gerekirken bir kısmı duruşmada dinlenmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu nedenle dayanılan vergi ve tapu kayıtları zemine uygulanmalı, tanıklar taşınmaz başında dinlenmeli, taşınmazın kime ait olduğu kimden kime kaldığı ve kimler tarafından ne zamandır beri ne sebeple kullandığı belirlenmeli tüm deliller birlikte değerlendirilerek hüküm kurulmalı” denilmiştir.
Bozma sonrasında Mahkemenin 1981/116 Esas numarası üzerinden yargılama devam ederken yörede Kadastro çalışmaları yapılmış ve ......... köyü 503, 504, 505, 506, 507, 508, 509, 510, 511 parsel sayılı taşınmazlar asliye hukuk mahkemesinde davalı olduğundan m......k hanesi boş bırakılarak kadastro mahkemesine devredilmişlerdir.
Dosya kapsamında yapılan keşif sonrasında düzenlenen raporlara göre nizalı taşınmazların orman arazisi içerisinde bulunduğu gerekçesi ile 26.05.2014 günlü duruşmada mahkemece ......Müdürlüğü ile ...... Orman İşletme Şefliğine davanın ihbar edilerek bilirkişi raporlarına ve davaya ilişkin olarak diyeceklerinin sorulması için 2 haftalık kesin süre verilmesine karar verilmiş, ...... vekili mahkemeye ......nduğu 06.06.2014 günlü dilekçe ile; taşınmazların orman vasfıyla ...... adına tesciline karar verilmesini talep etmiş, Orman Yönetimi ise beyanda bulunmamış, duruşmaya katılmamıştır.
Yapılan yargılama sonunda mahkemece, dava konu...... 504, 505, 506, 507, 508, 509, 510 parsel numaralı taşınmazların yüzölçümleri tespit gibi baki kalmak kaydıyla orman vasfıyla ...... adına, 503 ve 511 parsel numaralı taşınmazların yüzölçümleri tespit gibi baki kalmak kaydıyla davalılar adına tapuya tespit gibi kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı mirasçılarından ... ve davalı ... Sefer’in mirasçılarından ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hükme yeterli değildir. Şöyle ki; çekişmeli taşınmazlar, asliye hukuk mahkemesinde dava konu...... olduğundan sözedilerek kadastro tutanakları m......k hanesi açık olarak kadastro mahkemesine aktarılmıştır. Bu nedenle; 3402 sayılı Kanunun 30/2. madde hükmüne göre kadastro mahkemesince re’sen yapılacak araştırma ile taşınmazların niteliği ve m......klerinin belirlenmesi zorunlu olmasına rağmen bu taşınmazların öncesinin orman sayılan yerlerden olup olmadığı, 6831 sayılı Kanunun 17. maddesi kapsamında kalıp kalmadıkları, dere yatağında olup olmadıkları, dosya tarafları ve miras bırakanları ile mirasçıları yönünden 3402 sayılı Kanunun 14/1. maddesince 40 ve 100 dönüm sınırının aşılıp aşılmadığı araştırılmamış, tarafların dayanak kayıtları u......lünce zemine uygulanmamış, dosya kapsamında yapılan keşiflerdeki mahalli bilirkişi ve tanık beyanları arasındaki çelişkileri giderici, taşınmazların gerçek hak sahiplerini belirler şekilde araştırma ve inceleme yapılmamış, aktarılan dava tarihinin 1956 olduğu dikkate alındığında bu tarih itibariyle taşınmazların hukuki durumunun belirlenmesi zorunlu olup, buna ilişkin beyanlar yeterli görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle, mahkemece Orman Yönetimi ve ......nin davaya dahil edilmiş olmasının Orman Yönetimi ve ......ye gerçek anlamda taraf sıfatı kazandırmayacağı da değerlendirilerek öncelikle, çekişmeli taşınmazların tutanak asılları m......k hanesi açık olarak kadastro mahkemesine devredildiğinden dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davetiye ......, Orman Yönetimi ve ...... köyü tüzel kişiliğine tebliğ edilip hu......met yaygınlaştırılarak taraf teşkili sağlanmalı, ......, Orman Yönetimi ve ...... köyü tüzel kişiliğinden delil ve belgeleri istenmeli, çekişmeli taşınmazlara yakın komşu parsellere ilişkin tapu kayıtlarının ve varsa dayanak tapu ve vergi kayıtları ile davalı iseler dava dosyalarının, tapu kayıtları mahkeme kararı sonucu oluşmuş ise ilgili dava dosyaları ilgili yerlerden eksiksiz olarak getirtilmeli, daha sonra, yörede orman sınırlandırılması 4785 sayılı Kanun hükümleri nazara alınarak yapılmış ise, haritası uygulanmak ......retiyle, sınırlandırma, 4785 sayılı Kanun hükümleri nazara alınmadan 3116 sayılı Kanuna göre yapılmış ve taşınmazlar, tahdit sınırları dışında kalıyor ise veya sınırlandırma hiç yapılmamışsa, aktarılan dava tarihinin 1956 olduğu gözetilerek en eski memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip; önceki bilirkişiler dışında halen Orman ve ...... İşleri Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir fen elemanı ve bir ziraat bilirkişi marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli yer ile birlikte çevre araziye de uygulanmak ......retiyle, bu belgelerde taşınmazların ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03/03/2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazların konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek ......retiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, hukuken ve bilimsel olarak ve H.G.K.nun 15.11.2000 gün ve 2000/20-1663/1694 sayılı kararında açıklandığı gibi eğimi % 12"nin üzerinde olan toprak ve orman muhafaza karakteri taşıyan funda veya makiliklerle örtülü yerlerin orman niteliğinde ve 6831 sayılı Kanunun 1/j bendi kapsamı dışında olduğu gözetilmeli, aktarılan dava tarihinin 1956 olduğu dikkate alınarak bu tarih itibariyle taşınmazlara ilişkin bilgi sahibi olabilecek kişiler arasından belirlenecek yerel bilirkişiler yardımı ve uzman bilirkişi eliyle 3402 sayılı Kadastro Kanununun 20. maddesi hükmü uyarınca dayanılan vergi kaydı ve tapu kayıtları varsa tedavülleriyle birlikte yerine uygulanmalı, bilirkişi ve tanıklardan kayıttaki her sınır hakkında ayrıntılı ve inandırıcı bilgi alınmalı, kayıtlarda tarif edilen sınır yerlerinden yerel bilirkişice bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, uzman bilirkişiye kayıtlarda tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, uygulamaya ilişkin yerel bilirkişi ve tanık sözleri, dıştan komşu taşınmazların tespit tutanağı içeriği ve varsa dayanakları kayıtlarla denetlenmeli, bu yolla dava konu...... taşınmazların dayanılan tapu kaydının kapsamında kalıp kalmadığı duraksamasız saptanmalı, tespit tutanağı bilirkişilerinin beyanları ile yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasında aykırılık bulunduğu takdirde tespit tutanağı bilirkişileri de taşınmazlar başında ayrı ayrı dinlenerek, çelişki duraksamaya yer verilmeyecek şekilde giderilmeli, tutunulan tapu kayıtlarının dayanağı harita varsa kapsamının haritasına göre belirleneceği düşünülmeli, uygulamada geniş kapsamlı kadastro paftasının ölçeği ile tapu kayıtlarının dayanağı haritanın ölçekleri eşitlenerek haritalar çakıştırılarak yerine uygulanmalı, uygulamada haritalarda tarif edilen belli poligon ve röper noktalar ile arz üzerindeki doğal ya da yapay sınır yerlerinden varsa değişmez nitelikte sınır yeri sayılabilecek kişi taşınmazlarından da yararlanılmalı, tapu kayıtları ifraz görmüş ise, ifraz haritaya dayandığı takdirde, az yukarıda açıklanan yöntemle haritalar yerine uygulanmalı; ifraz görmemiş ise,ifraz yoluyla oluşan müfrez tapu kayıtlarında tarif edilen sınır yerlerinden yararlanılmalı, uygulamada ifraz yoluyla oluşan müfrez tapu kayıtlarının kapsamının kök tapu kayıtlarının kapsamı içinde aranmasının zorunlu olduğu düşünülmeli, ayrıca, taşınmazların tapu kayıtlarının tarif edilen türü de deliller değerlendirilirken gözönünde tutulmalı, uzman bilirkişiden keşfi izlemeye, yerel bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verecek ve yargı denetimine açık olacak şekilde ölçekli ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı, tapu kayıtlarının mahalline uyduğu saptandığı takdirde, çekişmeli taşınmazların orman bilirkişi raporu ve rapora ekli memleket haritası ve hava fotoğraflarındaki konumu dikkate alınarak tapu kaydının 4785 ve 5658 sayılı kanunlar kapsamında hukukî değerini yitirip yitirmediği değerlendirilmeli, dayanak tapu kayıtları şayet değişebilir sınırları içeriyorsa, tapu kaydının miktarı ile geçerli sayılması gerektiği düşünülmelidir.
Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, dava konu...... edilen taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı, dayanak tapu kayıtlarının taşınmazlara uymadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerekir. Bu cümleden olarak; yapılacak keşifte jeoloji mühendisi ve ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, dere yatağı ve zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadıkları belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; yakın komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanmalı; bu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl süreyle ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; dava tarihi olan 07/05/1956 tarihine kadar gerçek kişiler yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, dosya tarafları ve miras bırakanları ile mirasçıları yönünden tapu sicil ve kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, aynı yasanın 03.07.2005 gün 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi gereğince ......lu ve ............z olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... ve davalı ..."in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek h......nde iadesine 10/09/2018 günü oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.