3. Hukuk Dairesi 2014/12029 E. , 2015/4969 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : DİYARBAKIR 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/12/2013
NUMARASI : 2007/60-2013/1230
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekilleri ve ihbar olunan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesi ile; davacılar Vahit ve Zeliha"nın oğlu, Hülya, Leymun ve Cengiz"in kardeşi olan 24.03.2000 doğumlu Feridun"un 04.02.2006 tarihinde evlerinin damında oynarken yüksek gerilim hattına kapılarak iki kolunun birden dirsek üstünden kesilmesi nedeniyle uğrenılan zarara karşılık, davacı kaza yapan Feridun lehine 192.000TL maddi tazminat ile, davacı anne baba lehine ayrı ayrı 50.000TL, diğer davacı kardeşler lehine de ayrı ayrı 10.000TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; kazanın meydana gelmesinde müvekkili kurumun her hangi bir kusur, ihmal ve kastının olmadığını, dava konusu enerji nakil hattının Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliğine uygun olarak yapıldığını, tesis edilen enerji nakil hattının gerekli mühendislik kontrolleri yapılıp işletmeye alındığını, hattın güvenlik mesafesi standartlara ve yönetmenliklere uygun olarak ve hiçbir tehlikeye sebebiyet vermeyecek şekilde yapıldığını, asıl davacılar olayın meydana gelmesinde görev ve sorumluluklarını yerine getirmeyerek kusurlu davrandıklarını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davacı F.. P..’ın maddi tazminat talebinin kabulü ile, 192.392,75TL iş görememezlik tazminatı ile 77.645,49 TL yardımcı kişi tazminatı olmak üzere toplam 270.038,24TL tazminatın olay tarihi olan 04.02.2006 tarihinden itibaren uygulanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacı F.. P..’a velayeten davacı V.. P.. ve Z.. P..’a verilmesine, davacı Feridun lehine 25.000TL, anne baba lehine ayrı ayrı 10.000TL ve kardeşler lehine ayrı ayrı 2.500TL manevi tazminatın olay tarihi olan 04.02.2006 tarihinden itibaren uygulanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri ve ihbar olunan Suruç Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- İhbar olunan Suruç Belediye Başkanlığı vekili temyiz itirazları yönünden; davalı taraf adı geçen Belediye"ye davayı ihbar etmiş ise de, Belediye davada taraf sıfatını kazanmamış, ihbar olunan olarak yer almıştır. Mahkemece, ihbar olunan Belediye hakkında bir hüküm de kurulmamıştır. Bu durumda; davada taraf sıfatı bulunmayan ihbar olunanın temyiz hakkı da bulunmamaktadır. Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddine, karar vermek gerekmiştir.
2- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm davacılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak;
Borçlar Kanunu"nun 47.maddesi (TBK"nun 56.md.) gereğince hakimin, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.
Somut olayda; davacı Feridun"un evlerinin damında oynarken davalıya ait yüksek gerilim hattından geçen elektrik akımına kapılarak, her iki kolunun dirsekten aşağısı kesilmiş, yaşına göre %100 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiştir. Olayda; davacıların %50, davalının %25 ve dava dışı Belediye"nin %25 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir.
Yaralanmanın derecesi, tarafların kusur oranı, tarafların sosyal ekonomik durumları ve davacılarda yarattığı üzüntü dikkate alındığında hakkaniyete uygun bir miktara karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davacılar F.. P.., V.. P.. ve Z.. P.. lehine düşük miktarda manevi tazminata karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.