17. Ceza Dairesi 2020/93 E. , 2020/2132 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanıklar hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süreleri ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü;
I- Sanık ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Katılan lehine hükmedilen vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin sanıklardan hangi oranda alınacağının hükümde belirtilmemesi suretiyle infazda tereddüde mahal verecek şekilde hüküm kurulması,
2- Dairemizin bozma ilamının sanığın aleyhine olmasına rağmen bozma sonrası yargılama giderlerinin sanıktan tahsili yerine Hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan BOTAŞ vekili ile sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görüldüğünden, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, F harfli hüküm fıkrasından "Katılan kamu davasını vekil ile temsil ettiğinden 5.450,00 TL vekalet ücretinin sanıklardan alınarak katılan kuruma ödenmesine" cümlesinin çıkarılarak yerine "Katılan kamu davasını vekil ile temsil ettiğinden 5.450,00 TL vekalet ücretinin sanıklardan eşit oranda alınarak katılan kuruma ÖDENMESİNE" cümlesinin eklenmesi, G harfli hüküm fıkrasından "Mahkememiz tarafından daha önceki kararda belirlenmiş olan 51,00 TL yargılama giderinin sanıklardan tahsili ile hazineye irad kaydına, yargıtay bozma ilamının sanıkların lehine olduğu göz önüne alınarak bozma ilamından sonraki yargılama giderlerinin hazine üzerinde bırakılmasına" cümlesinin çıkarılarak yerine "Zorunlu kamu giderleri hariç olmak üzere, her bir sanığın sebebiyet verdiği yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden ise eşit olarak sorumlu tutulmaları suretiyle yargılama giderlerinin sanıklardan TAHSİLİNE" cümlesinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Sanık ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/04/2018 tarih, 2014/851 Esas ve 2018/144 Karar sayılı kararında, aynı yargı çevresindeki Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 15/11/2018 tarih, 2018/339 Esas ve 2018/536 Karar sayılı kararında farklı yargı çevresindeki Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan, asıl mahkemesince yapılan sorgusu sırasında duruşmalardan bağışık tutulma isteğinde bulunmayan sanığın hükmün açıklandığı son duruşmada hazır bulundurulmayıp yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesinin savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olduğunun belirtildiği, UYAP"ta yer alan bilgilere göre hükmün açıklandığı duruşmanın yapıldığı 21/03/2019 tarihinde başka bir suçtan dolayı Adana E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunan ve duruşmalardan bağışık tutulma talebi bulunmayan sanığın, duruşmaya getirilmesi ya da SEGBİS aracılığıyla bağlanılması suretiyle duruşmaya katılımının sağlanması gerekirken yokluğunda mahkumiyetine karar verilerek 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan BOTAŞ vekilinin ve sanık ... müdafiinin temyiz talepleri bu bakımdan yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 17/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.