Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2412
Karar No: 2018/5835
Karar Tarihi: 05.03.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/2412 Esas 2018/5835 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2018/2412 E.  ,  2018/5835 K.

    "İçtihat Metni"

    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ :. Hukuk Dairesi

    DAVA TÜRÜ : İŞE İADE

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : 1. İş Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, rahatsızlığı için hastaneye gittiğini, kendisine bel fıtığı teşhisi koyularak ağır işte çalışamaz raporu verildiğini, muayene sırasında doktora hastalığının 15 yıl önce bir kere daha yaşandığını beyan etmesine rağmen rapora 15 yıldır rahatsızlığın devam ettiği yönünde bir ifadenin yazıldığını ve söz konusu raporun davalı işverene ibraz edildiğinde yanıltıcı beyanda bulunmaktan dolayı işten çıkarıldığını, işten çıkarmanın haksız olduğunu belirterek işe iadesine, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, ilk işe girişte gerçeğe aykırı beyanlar ile müvekkilini kandırdığını, müvekkili tarafından bu rahatsızlığa sahip iş başvurularının kabulünün olanaklı olmadığını, davacının da bu durumu bildiğini, iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    İlk Derece Mahkemesince, davacının 15 yıl önce siyatik ağrısı çekmesine ilişkin olarak iş başvurusu formunda bu hususu işverene bildirmemesinin iş kanununun 25/II-a maddesi uyarınca haklı nedenle feshedilmesini gerektirecek nitelikte bir durum olmadığı, ayrıca davacının konumuna uygun bir bölümde çalışmasının da sağlanmadığı ve feshin son çare olaması prensibine de aykırı davranıldığı gerekçesiyle feshin geçersiz olduğu kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.

    İstinaf Başvurusu:
    İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
    Bölge Adliye Mahkemesince, davacı tarafından işe girişte davalı işverene sunulan 24/11/2014 tarihli işinde/işyerinde çalışmaya elverişli raporunun bulunduğu, bu rapor dikkate alındığında davacının işe girişte çalışmasına engel bir rahatsızlığının bulunmadığının tespit edildiği, işe giriş tarihi itibariyle davacının yaptığı işte çalışmasını engelleyecek bir rahatsızlığının bulunduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    İş sözleşmesinin, haklı sebeple feshedilip edilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
    4857 sayılı Kanun"un 25. maddesinin (II) numaralı bendinin (a) alt bendinde, “İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek, yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması ” halinde, işverenin haklı fesih imkanının bulunduğu kurala bağlanmıştır.
    Somut olayda, davacı işe başvururken doldurduğu 07/08/2014 tarihli iş başvuru formunda sağlık sorununuz var mı? sorusuna hayır cevabını işaretlemiş olup işyeri kayıtlarında davacının "işe girmesine mani bir hali bulunmadığına" ilişkin 24/11/2014 tarihli sağlık raporu bulunmakta ise de; dosya kapsamında yer alan 13.07.2015 tarihli davacı imzasını da taşıyan periyodik muyane raporunda davacının 15 yıldır siyatik ağrısı olduğunu beyan ettiği anlaşılmaktadır. Yargılama esanasında dinlenen davalı tanığı ... ise davacının işe alınırken mülakatını kendisinin yaptığını, davacının orada da hiçbir sağlık sorunu olmadığını söylediğini, işe başvurduğunda belindeki 15 yıllık siyatik hastalığını söylese gerekirse hastaneye sevk edebileceklerini, sonuca göre işe alınıp alınmamasına karar verebileceklerini, zira deri işinin ayakta yapılan ağır işlerden olduğunu ve davacının verilen rapordaki durumu dikkate alındığında deri işçisi olarak çalışmasının mümkün olmadığını ifade etmiştir.
    Her ne kadar yargılama esnasında mahkemece, davacının Ege Üniversitesi hastanesine sevki ile davacının "Lumbar ve Diğer İntervertebral Disk Bozuklukları" hastalıkları ve "Siyatik" şikayetlerine ilişkin olarak davacının işe ilk başlayış tarihi olan 26/11/2014 tarihinde bu hastalıklarının mevcut olup olmadıklarının tespitinin istenilmesine ve ayrıca bu hastalıklarının davacının yapmış olduğu iş tanımı doğrultusunda yaptığı işe engel olup olmadığı, çalışıp çalışamayacağı ve ne gibi işlerde çalışmasına engel olacağı hususlarının ayrıntılı olarak bildirilmesinin istenilmesine karar verilmiş ve bu yönde araştırma yapılmış ise de, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 26/12/2016 tarihli raporda davacı ile ilgili olarak yalnızca "..uzun süreli ayakta durmasını gerektiren işlerde veya ağırlık taşıması gereken işlerde çalıştırılması sakıncalıdır" tespitine yer verilmiş olup, davacının işe ilk başlayış tarihi olan 26/11/2014 tarihinde bu hastalıklarının mevcut olup olmadıklarının tespitine yer verilmemiştir. Dosya kapsamında yer alan 13.07.2015 tarihli davacı imzasını da taşıyan periyodik muyane raporunda davacının 15 yıldır siyatik ağrısı olduğunu beyan ettiği ifade edilmiş olmasına rağmen; davacı gerek dava dilekçesinde gerekse de celsedeki beyanlarında söz konusu hastalığın 15 yıl önce bir kere olduğunu ve sonrasında geçtiğini, şimdiki rahatsızlığı ile bir ilgisi olmadığını ifade etmiştir. Yapılan işin niteliği de göz önünde bulundurulduğunda, davacının işe girişi sırasında söz konusu hastalığının mevcut olup olmadığının tespiti somut olay bakımından önem taşımaktadır. Bu sebeple davacının işe ilk başlayış tarihi olan 26/11/2014 tarihinde "Lumbar ve Diğer İntervertebral Disk Bozuklukları" hastalıkları ve "Siyatik" şikayetlerinin mevcut olup olmadığının tespit edilerek dosyadaki bilgi ve belgeler doğrultusunda yeniden bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, eksik değerlendirme sebebiyle yazılı gerekçe ile davanın kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesi hükmünün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, bozma kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05/03/2018 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi