Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4384
Karar No: 2015/5346
Karar Tarihi: 01.04.2015

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/4384 Esas 2015/5346 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2015/4384 E.  ,  2015/5346 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : HATAY 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 05/06/2014
    NUMARASI : 2013/181-2014/245

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesi ile; Gümrük Müsteşarlığı İstanbul Gümrük ve Muhafaza Başmüdürlüğü Haramidere Akaryakıt Gümrük Müdürlüğü"nde memur olarak görev yapan davalıya ödenen meblağdan mevzuat gereğince kesilmesi gereken gelir ve damga vergisinin (2007-2008 yılları) toplam 3.651,18TL tutarında eksik kesildiğini, yapılan tebligata rağmen davalının bu tutarı ödemeden kaçındığını ileri sürerek, 3.651,18TL gelir ve damga vergisi tutarının 06.10.2008 tarihinden itibaren 6183 sayılı kanuna göre işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesi ile; alacağın konusunun gelir ve damga vergisine ilişkin olup, davacı idarenin bu alacağı tahsil yetkisi bulunmadığını, bu nedenle davacı idarenin dava açmakla husumet ehliyeti olmadığını, alacak vergiye ilişkin olduğundan 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, ayrıca idarenin açık hata, yokluk, memurun gerçek dışı beyanı veya hilesi hallerinde süre aranmaksızın, bunun dışında kalan hallerde hatalı ödemelerin istirdatının hatalı ödemenin ilk yapıldığı tarihten itibaren başlamak üzere 60 gün içerisinde kabil olduğunu, bu süre geçtikten sonra istirdat edemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; davacının vergi sorumlusu,davalının vergi mükellefi olduğu, davacı idarenin davalıya ödenen ücretlerden gereken vergiyi kesmekle ve ilgili vergi dairesine ödemekle sorumlu olduğu,ancak bu ödemeyi yapmamış olduğu, dolayısıyla davacıya rücu imkanının kalmadığı, kaldı ki gerçeğe aykırı beyanı veya hilesi söz konusu olmayan davalıdan, süresi geçtikten sonra davaya konu hatalı ödemenin istirdadının talep edilemeyeceği, bu nedenle davacının davalıdan eksik kesildiği belirtilen vergi tutarını talep etme hakkının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava konusu alacak, sosyal yardım ödemelerinden eksik gelir ve damga vergisi kesilmesi nedeniyle davalıya yapılan fazla ödemenin tahsiline ilişkindir.
    Dava konusu fazla ödemenin idarenin bir şart tasarrufuna dayanmadığı, salt hatalı ödemeden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
    TBK. md. 77/1"e göre; zenginleşen başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı; TBK. md. 79 ve 80"de "aynen geri verme ilkesi"ne göre düzenlenmiştir.
    Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır.
    Borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir. Yanlışlık eda ile ilgili olup, edada bulunan da bağışlama irade ve arzusunun bulunmadığını gösteren bir yanılmadır.
    HGK"nun 05.12.1984 tarih ve 1982/13-387 E.-1984/997 K.sayılı kararı ile herhangi bir salt tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin idare tarafından BK.nun sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenebileceği açıklanmıştır.
    Bu durumda, mahkemece yapılacak iş; ödemenin şart tasarrufa dayanmadığı gözönüne alınmak ve davacının davaya konu eksik vergi kesintisi nedeniyle davacıya yaptığı fazla ödeme miktarına ilişkin uzman bilirkişiden yeterli ve denetlenebilir rapor alınmak suretiyle hasıl olacak sonuç dairesinde hüküm tesis etmek olmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi