8. Hukuk Dairesi 2014/9242 E. , 2015/17434 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 3. Aile Mahkemesi
TARİHİ : 30/12/2013
NUMARASI : 2011/53-2013/1710
S.. E.. ile C.. D.. aralarındaki katılma alacağı davasının kabulüne dair Ankara 3. Aile Mahkemesi"nden verilen 30.12.2013 gün ve 53/1710 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davacı ile ölen eşi adına bulunan müşterek hesaptaki parada miras payı dışındaki katılma alacağı ile, ölen eşin davalı kızına muvazaalı olarak devrettiği kooperatif hissesine ilişkin katılma alacağına karşılık yasal faizi ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiş; ıslah dilekçesi ile miktarı 2.426,20 TL arttırarak 12.426,20 TL"ye çıkarmıştır.
Davalı vekili, kooperatif hissesinin devrinin bağış niteliğinde olduğu, müşterek hesaptaki paranın miras hisselerine göre dağıtılmış olduğunu, bu sebeplerle davacının talebinin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, kooperatif hissesine ilişkin devrin gizli bağış olduğu, TMK 229. maddesine göre tasfiyeye dahil edilmesi gerektiği, müşterek hesapta bulunan paranın 1/2 sinin edinilmiş mal olduğu ve davacının katılma alacağı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, 12.426,20 TL katılma alacağının karar taraihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hüküm, her iki tarafca temyiz edilmiştir.
Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK m. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi kapsamında katılma alacağı isteğine ilişkindir.
Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacak hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK m.229) ve denkleştirmeden (TMK m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK m. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK m. 231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK m. 236/1). Katılma alacağı Yasa"dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur.
Artık değere katılma alacak miktarı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm(rayiç) değerleri esas alınır (TMK m. 227/1, 228/1, 232 ve 235/1). Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye tarihi karar tarihidir.
Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen mallar onların paylı mülkiyetinde sayılır. Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK m. 222).
Yukarıdaki değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır.
Somut olaya gelince; eşler, 29.12.1997 tarihinde evlenmiş, 01.08.2006 tarihinde eşlerden T.. H.. D.. vefat etmiştir. Mal rejimi ölüm tarihi itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK"nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM m. 170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m. 10, TMK m. 202/1). Tasfiyeye konu kooperatif hissesi, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 06.03.2003 tarihinde satın alınarak, ölen eş adına tescil edilmiştir. Ölen eş kooperatif hissesini 15.03.2006 tarihinde davalı kızına satış yoluyla devretmiştir. Müşterek hesap 14.03.2006 tarihinde davacı eş ile ölen eş adına açılmıştır. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179).
1- Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacının tüm ve davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; .."taki menkul kıymet hesabı eşlerin müşterek (ortak) hesabı olarak işetilmektedir. Aksine anlaşma olmadıkça, müşterek hesap üzerinde tarafların herbirinin yarı oranında tasarruf hakkı mevcuttur. Eşler kendi iradeleriyle malvarlığını müşterek tasarrufa konu ettiklerine göre; artık bu malvarlığının edinilmiş mal olduğu söylenemez. Bu nedenle davacının müşterek hesaptaki menkul kıymet nedeniyle katılma alacağı doğmadığı; buna karşılık ölen eşin hasta olduğu sırada davalı kızına devrettiği Sincan- Temelli"de bulunan kooperatif hissesini TMK 229/1. maddesi uyarınca, karşılıksız kazandırma niteliğinde olduğu ve edinilmiş mal sayılması gerekir. Bu hissenin tasfiye tarihi itibariyle belirlenen değeri olan 17.539,63 TL"nin yarısı üzerinde davacının katılma alacağı, kalan yarısı içerisinde de 1/4 oranında yasal miras payı bulunduğunun kabulü gerekir. Bu şekilde hesaplama yapıldığında davacının alacağı 10.962,00 TL olduğu halde; menkul varlığın alacağa dahil edilmesi ve ayrıca kooperatif hissesinde hatalı hesaplama sonucu fazla alacağa hükmedilmiş olması isabetsiz olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda 2. bentte gösterilen sebeplerle 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca davalı yararına BOZULMASINA; davacının tüm ve davalının sair temyiz itirazlarının 1. bentteki gösterilen sebeple reddine, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı ve 213,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 05.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.