
Esas No: 2016/13750
Karar No: 2018/4454
Karar Tarihi: 12.06.2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/13750 Esas 2018/4454 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 27/11/2015 tarih ve 2014/335-2015/542 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin 43. sınıfta yer alan ve TPE nezdinde tescilli 2001/26585 numaralı ... ... isimli markasının, 2005/33958 numarası ile kayıtlı ...!" isimli markasının ve 2005/33957 numarası ile kayıtlı "...!" isimli markalarının davalı şirket tarafından 43. sınıfta sayılan mal ve hizmetlerde 5 yıldır kullanılmadığını, müvekkili şirketin 35. sınıfta, 43. sınıfta ve 25. sınıflarda kayıtlı tescilli ... isimli markasının yaygın ve kesintisiz kullanıcısı olduğunu, turizm ve pazarlamada ... kelimesi kullanıldığında ve anıldığında yaygın olarak müvekkili şirkete ait markanın akla geldiğini, markalarının tanınmış marka olduğunu, davalıya ait markaların 556 sayılı Markaların Korunması Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararnamenin 14. ve 42. maddesinde yer alan iptal şartlarının gerçekleştiğini ileri sürerek 43. sınıftaki mal ve hizmetler açısından markaların sicil kaydından terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu edilen markaların tamamının davalı şirket tarafından kullanıldığını, davacıya karşı ... Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde davacının kullanmış olduğu ... ibareli markanın hükümsüzlüğünü talep ettiklerini, davanın lehlerine sonuçlandıklarını bunun üzerine eldeki davanın ikame edildiğini markaların müvekkil şirket tarafından kullanılması sebebi ile hükümsüzlük şartlarının oluşmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalı şirketin benzer markalarının tescili sırasında veya markaya tecavüz sırasında sessiz kalmadığı ve markanın korunması için birçok dava ikame ettiği, davacı şirkete de aynı şekilde markanın korunması için dava açtığı, dosyaya sunulan faturalardan vergi beyannamelerinden dava konusu markaların 43. sınıfta yer alan mal ve hizmetler açısından davalı şirket tarafından kullanıldığı, dava dilekçesinde sadece 43. sınıfta yer alan mal ve hizmetler açısından hükümsüzlüğün talep edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve karar tarihinden sonra 06.01.2017 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 14.12.2016 tarihli 2016/148 esas ve 2016/189 karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK"nın 14. maddesinin iptal edilmiş olmasına göre taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 12/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.