Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/10814
Karar No: 2015/5562
Karar Tarihi: 02.04.2015

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/10814 Esas 2015/5562 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/10814 E.  ,  2015/5562 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 8. AİLE MAHKEMESİ
    TARİHİ : 15/07/2013
    NUMARASI : 2013/184-2013/650

    Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, dava dilekçesinde; davacının, davalının kızı olduğunu; müvekkili lehine hükmedilen iştirak nafakasının, reşit olmasıyla kesildiğini; davalı babanın emekli olup, miras yoluyla kalan taşınmazları bulunduğunu belirterek; davacı lehine aylık 500,00 TL yardım nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece; dava dilekçesinde davalının adresinin gösterilmediği, mernis adresine tebligat yapılmasının istendiği; ancak, davalının mernis adresinin bulunmamasına rağmen, davalıyla ilgisi olup olmadığı bilinmeyen bir adrese "mernis adresi" kaydı da düşülerek tebligat çıkarıldığı, bu durumun yasaya aykırı ve tebligatın usulsüz olduğunun tespiti üzerine; davacı tarafa, HMK 119/1-b maddesi gereğince kesin süre verildiği; davacı tarafça kesin süreden sonra yine dosyada bulunan ancak, davalıyla ilgisi kurulamayan adresin bildirildiği; buna rağmen, adrese gönderilen tebligatın muhatabın tanınmadığı gerekçesiyle iade edildiği anlaşıldığından; HMK.nın 119/2-son cümlesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
    Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir.
    Tebligat Kanununun 10 uncu maddesinde; tebligatın, adına tebligat çıkartılan kişinin bilinen en son adresinde yapılacağı, 28 inci maddesi hükmünde adresi meçhul olanlara tebligatın ilanen yapılacağı, tebliğ yapılamayan ve ikametgahı, meskeni veya işyeri de bulunamayan kimsenin adresinin meçhul sayılacağı, adresin meçhul olması halinde tebliğ memuru tarafından durumun mahalle veya köy muhtarlarına da onaylattırılarak tespit edileceği, bununla beraber tebliği çıkartan kurum veya kuruluşun kendisine tebliğ yapılacak kişinin adresini resmi veya özel müessese ve dairelerden gerekli gördüklerine sorup, zabıta aracılığıyla da araştırıp soruşturacağı açıklanmıştır.
    Somut olayda; davacı, dava dilekçesi ile, davalının mernis adresine tebligat yapılmasını talep etmiştir. Mahkemece, belirlenen adrese "mernis adresi" kaydı düşülerek tebligat çıkarılmış, tebligat yapılamaması üzerine, davacı tarafa davalı adresinin bildirilmesi için bir haftalık kesin süre verilmiş; davacı tarafından, dava dosyasında bulunan aynı adresin tebligat adresi olarak bildirilmesi üzerine aynı adrese tebligat çıkarılmış; ancak, tebligatın bila tebliğ olması üzerine; davalının ilgili Nüfus Müdürlüğünden, ilgili Askerlik Şubesi Başkanlığı ve Vergi Dairesinden (resmi kurum ve kuruluşlardan) adresi araştırılmadan davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Oysa, mahkemece; öncelikle, davalı adresinin Nüfus İdaresinden, Askerlik Şubesi Başkanlığı ve Vergi Dairesinden araştırılıp soruşturulmalı, bu kurum ve kuruluşlarca adres bildirilmesi halinde, bildirilecek adreslere dava dilekçesi ve duruşma oturum günü tebliğe çıkartılmalı; bu şekilde de davalının adresinin tespit edilememesi ve Tebligat Kanunu ve Yönetmelikte açıklanan diğer usullerden biriyle tebligat yapılmasına imkan bulunmadığının saptanması halinde, ilanen tebligat yoluna başvurulmalı, davalı duruşma oturumuna geldiğinde davaya karşı diyecekleri, varsa delilleri sorulup saptanmalı, göstereceği deliller toplanmalı, toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir.
    Mahkemece; yöntemine uygun bir biçimde adres araştırması yapılmadan ve taraf teşkili sağlanmadan, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi