1. Hukuk Dairesi 2020/2385 E. , 2021/2740 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - ECRİMİSİL - TAZMİNAT
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, ecrimisil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, ecrimisil ve tazminat isteklerine ilişkindir.
Davacı, mirasbırakanı ...’nın 24 ve 81 parsel sayılı taşınmazdaki paylarını vekil tayin ettiği davalılar ..., ... ve ... eliyle davalı oğlu ...’ya satış suretiyle devrettiğini, vekil ... tarafından satış bedelinin mirasbırakana ödenmediğini, 81 parsel sayılı taşınmaz üzerinde kat irtifakı kurulduğunu ve ... adına tescil edilen 1,2,6,7,11,12,13 ve 14 nolu bağımsız bölümlerin diğer davalılara devredildiğini, yine mirasbırakanın 13 parsel sayılı taşınmazını davalılar ...ve ...’a satış suretiyle devrettiğini, temliklerin davalı oğlu ...’ın yönlendirmesi ve hilesi ile mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapıldığını, temliklerden sonra taşınmazlar üzerine hacizler ve ipotek tesis edildiğini, taşınmaz üzerindeki binanın davalılarca yıkıldığını ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile mirasbırakan ... adına tesciline, mirasbırakanın ölüm tarihinden itibaren hesaplanacak haksız işgal tazminatının davalılardan tahsiline, taşınmaz üzerindeki yıkılan bina için bedelin tazminine, taşınmazlar üzerindeki haciz ve ipoteklerin terkinine, 81 parsel sayılı taşınmaz yönünden mirasbırakana ödenmeyen satış bedelinin davalı vekil ...’den tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..., 176 ada 42 parseldeki taşınmazı babası ...’dan satın alıp, inşaatını kendisinin tamamladığını, diğer taşınmazı ise müteahhit olan...’dan satın aldığını, iyi niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..., taşınmazı tapu kaydına güvenerek iyi yinetli olarak ...’dan satın aldığını , daha sonra da oğlu ...‘ye sattığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..., derdestlik itirazında bulunmuş, eşi ...‘un dava konusu 81 parsel sayılı taşınmazdaki 1 ve 2 nolu bağımsız bölümleri müteahhit...’dan bedelini ödeyerek satın aldığını ve daha sonra da taşınmazları kendisine devrettiğini, iyi niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacıya dava dilekçesinin talep sonucunda yazılı dava konusu taşınmazların haksız işgali nedeniyle ve bir kısım taşınmazın da yıkımı nedeniyle istenilen tazminat miktarı ile bir kısım davalılara yönelik talep edilen sebepsiz zenginleşmeye dayalı tazminat miktarlarının açıklanması için 1 hafta kesin süre verilerek ihtarat çekildiği,anılan ihtaratın 19.09.2013 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, ihtarattan sonra davacı tarafından verilen 25.09.2013 tarihli dilekçede de giderilmesi istenilen hiç bir eksikliğin giderilmediği gerekçesiyle HMK 119/2. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki; davacının ecrimisil, sebepsiz zenginleşmeye dayalı bedel ve haksız fiile dayalı tazminat istekleri yönünden HMK 119/2. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
Ancak, bilindiği üzere; 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun 16. maddesinde "Değer ölçüsüne göre harca tabi işlemlerde (1) sayılı tarifede yazılı değerler esastır. Müdahalenin men"i tescil ve tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda gayrimenkulün değeri nazara alınır. Gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda ecrimisil ve tazminat gibi taleplerde de bulunulduğu takdirde harç, gayrimenkulün değeri ile talep olunan tazminat ve ecrimisil tutarı üzerinden alınır. Değer tayini mümkün olan hallerde dava dilekçelerinde değer gösterilmesi mecburidir. Gösterilmemişse davacıya tespit ettirilir. Tespitten kaçınma halinde, dava dilekçesi muameleye konmaz. Noksan tespit edilen değerler hakkında 30 uncu madde hükmü uygulanır." hükmü yer almaktadır.
Öte yandan, Harçlar Kanunu harç alınmasını veya tamamlanmasını yanların isteklerine bırakmamış; değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re"sen) gözetilmesi gerektiğini hükme bağlamıştır. 492 sayılı Harçlar Kanunun 32.maddesinde yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılmayacağı vurgulanmıştır. Aynı Yasanın 30. maddesinde ise; "Muhakeme sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 150. maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması, noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır."" düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda, davacının ecrimisil, bedel ve tazminat isteklerinin yanında tapu iptali ve tescil isteği de bulunmakta olup, dava 1.000,00 TL değer gösterilmek suretiyle açılmış, ne var ki, yargılama sırasında dava konusu taşınmazların değeri keşfen saptanmadığı gibi harç da ikmal edilmeden tapu iptali ve tescil isteği yönünden de hüküm kurulmuştur.
Hâl böyle olunca, tapu iptali ve tescil isteği yönünden çekişmeli taşınmazların başında keşif yapılarak Harçlar Kanunu"nun 16. maddesi uyarınca dava değerinin belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.