Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3204
Karar No: 2017/6482
Karar Tarihi: 18.09.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/3204 Esas 2017/6482 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2017/3204 E.  ,  2017/6482 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

    A)Davacı İstemi:Müvekkilinin iddia konusu iş yeri ile ilgisinin bulunmadığını, işveren veya iş yeri sahibi olmadığını, müvekkilinin ... ilçesinde evini yapan yardım kapsamında hak sahiplerinin afet konutlarının yapım işinin müvekkili ve M. ..."na verildiği, bu işin 2006 yılında taşeron ..."a devredildiğini belirterek, bu vekalet ilişkisinin adi ortaklık olarak değerlendirilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, asıl dava ile 2014/011802 takip sayılı ve birleşen dava ile de 2014/013676 takip sayılı ödeme emrinin iptalini talep etmiştir.
    B)Davalı Cevabı:Davacının hak sahiplerinden vekalet alarak konut yapım işini üstlendiğini ve işveren olduğunu, bu müfettiş raporunda da tespit edildiğini, davacı ile M. ... ve ... arasında adi ortaklık ilişkisinin olduğunu, inceleme raporundaki tespitler üzerine prim borcu çıkartıldığını, afet konut inşaatlarının 2005 yılından itibaren aktif olduğunu, davacının 2006 yılında devir tarihine kadar işle ilgilendiğini yani işveren olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
    Prim tahakkukuna konu ilçesi Erduran Köyünde Evini Yapana Yardım metoduyla hak sahiplerine afet konutları için devletçe yardımda bulunulduğu ve hakedişlerin yapıldığı,davacının hak sahipleriyle arasındaki ilişkinin asıl işveren alt işveren ilişkisi olmadığı vekalet ilişkisi olduğu davacının hak sahipleriyle eser sözleşmesi yapmadığı, davacının vekalet ilişkisi gereğince hak sahipleri namına işlemleri yürüttüğü anlaşıldığından davacının işveren sıfatı bulunmamaktadır. Bu nedenle kurumca işveren sıfatıyla rehberlik ve teftiş kurulu başkanlığının soruşturması esas alınarak 2014/011802 takip sayılı ve 2014/013676 takip sayılı dosyalarda prim tahakkuku yapılarak davacıya ödeme emri gönderilmesi işlemi hukuka aykırı bulunduğundan davanın kabulüne ve ödeme emirlerinin iptaline karar vermiştir.
    İstinaf Başvurusu ;
    Davalı vekili; Davalı vekili, afet konutlarının kim tarafından yapıldığının ve işverenin kim olduğunun araştırılmadan eksik inceleme ile karar verildiğini ve 1136 Sayılı Avukatlık Yasasının 168/2 maddesi uyarınca 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Hakkındaki Kanunun uygulanmasından doğan her türlü dava için maktu vekalet ücreti verilmesinin gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedildiğini belirterek istinaf talebinde bulunmuştur.
    D)Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
    Dosya içerisinde mevcut afet evi hak sahipleri ile davacı arasındaki noter sözleşmeleri içeriğinden taraflar arasındaki ilişkinin vekalet ilişkisi olduğu, taraflar arasındaki ilişkinin niteliği gözönüne alındığında davacının afet evlerinin yapımı işinde işveren sıfatının bulunmadığı, bu nedenle prim borçlarından sorumluluğunun da doğmayacağı anlaşılmakla bu yöne ilişkin istinaf talebinin reddi gerekmiş,davanın amme alacağı olan sigorta prim borcunun tahsiline yönelik olması ve 6183 sayılı yasadan kaynaklanması nedeniyle, vekalet ücretinin yerleşik yargıtay kararlarına ve 1136 Sayılı Avukatlık Yasasının 168/2 maddesine göre maktu olması gerekirken nispi olarak hükmedilmesi yasaya uygun görülmemiş,bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar kaldırılarak yeniden maktu vekalet ücretine hükmedilmek suretiyle esas hakkında karar verilmiştir.
    E)Temyiz:
    F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dosyadaki kayıt ve belgelerden; asıl ve birleşen dava konusu ödeme emirlerinin davacıya 03.06.2014 tarihinde tebliğ edildiği, asıl ve birleşen davanın 10.06.2014 tarihinde hak düşürücü süresinde açıldığı, davacının; ... ili ilçesinde evini yapana yardım metodu ile yapılacak olan konut projesinde afetzedelerin konutlarının inşaatı için afetzedeler tarafından 25.03.2005 tarihli vekaletname vekil tayin edildiği, daha sonra da davacının 04.08.2006 tarihli vekaletname ile ..."ı 21 kişi adına vekil tayin ettiği, 19.01.2006 tarihli davacının da işveren sıfatı ile taraf olduğu adi protokol ile inşaatın yapımının anahtar teslimi ... tarafından yapılacağı düzenlenmiştir. Somut olayda; Davacının, evini yapana yardım metodu ile evleri yapılacak olan hak sahipleri için 14.09.2005 tarihinde Maliye Hazinesine bağış yaptığı; duruşmada verdiği beyanında da köylülere arsasını bedelsiz verdiğini, köylülerin afet evleri için hak edecekleri istihkakı arsa değeri kadar alacağını, köylülerin noterliğinden bu nedenle vekalet verdiklerini ifade etmiştir. Davacıya afetzede köylüler tarafından Noterliğinde vekalet verilmiş olup davacı da vekil edenler adına üçüncü kişi ..."ı vekil tayin etmiştir. Vekalet içeriği incelendiğinde yapılacak olan inşaatı yaptırmaya, inşaatı kontrol ettirmeye, inşaat için yer tespiti yapmaya yaptırmaya, her türlü ayni ve nakdi yardımları almaya bedellerini yatırmaya, işçi çalıştırmaya, bedellerini ödemeye ,ahzu kabza, sulh, ibraya, gibi yetkilerin olduğu görülmektedir. Duruşmada dinlenen ... ifadesinde ; "Afet konutları yapıldığı esnada köy muhtarıydım ve halende köy muhtarı olarak görev yaparım. köyde afet konutlarının yapımına ilişkin tüm köylüler vekaletnamelerini ..."a verdiler. ... konutların yapıldığı yerde konut yapımı için konut sahiplerine hibe etmek üzere bir arsa satın aldı ve köy konutları bu arsa üzerine inşaa edildi.
    ilçesi Göller köyüne ait afet konutları yapılırken ... müteahhit ve işyeri sahibi gibi davranırdı. Biz müteahhit olarak hep ..."ı bildik. Sonradan Bingöl ilinden ... diye birisi geldi. Bazı vekaletnameleri de ... aldı. ... ve ... ortak olarak bu işi yaptılar. ... isimli şahısta inşaatın yapım işlerinde işçi olarak bizzat çalışıyordu. Hatta yanında kendisinin diğer işçileri de vardı. Ancak ben..., Sıddık ve Zeki arasında iş ilişkisinin nasıl olduğunu, nasıl paylaştıklarını bilmiyorum. Baştan beri inşaatların başında işveren olarak ... vardı." beyanında bulunduğu görülmüştür. Davacı ile 3. kişiler ... ve ..."nun taraf olduğu adi protokolde incelendiğinde davacı tarafın işveren ve karşı tarafında işi alan olduğu protokolde alt-üst işveren ilişkisi olduğu görülmüştür.
    19.04.2013 tarihli SGK inceleme raporu, tanık beyanı, adi protokol ve vekalet içeriği bir bütün olarak incelendiğinde davacının yüklenici asıl işveren olduğu duraksanmaya yer vermeyecek şekilde açık olup, kurum işlemi yerinde olduğundan davanın reddi gerekirken eksik ve yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile vekalet ücreti yasaya uygun görülmediğinden bu hususun düzeltilmesi için karar kaldırılarak yeniden maktu vekalet ücretine hükmedilmek suretiyle karar verilmiş olup yukarıda açıklanan hususlarda dikkate alınarak esasa ilişkin inceleme yapılması gerekirken istinaf başvurusunun kabulü ile sadece vekalet yönünden yeniden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASI gerekmiştir.
    G)Sonuç :
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 18.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi