21. Hukuk Dairesi 2016/3850 E. , 2017/6528 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, maluliyet aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptaliyle, kesildiği tarihinden itibaren maaşının devamına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının maluliyet aylığını kesen kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulü ile, davacının malüliyet aylığının kesilmesine ilişkin kurum işleminin iptali ile kesildiği tarihten itibaren maaşlarının yeniden ödenmesi gerektiğinin tesbitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; maluliyet aylığı almakta olan davacının aylığı, 05/05/2012 tarihli kontrol muayenesi sonucu çalışma gücünün en az %60"ını kaybetmediği gerekçesiyle iptal edildiği, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu 07/12/2012 tarihli raporunda davacının çalışma gücünün 2/3"ünü kaybetmemiş olduğundan malul sayılamayacağını bildirildiği, Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu"nun 26/06/2015 tarihli raporunda, davacının beden çalışma gücünün en az %60"ını kaybetmiş olduğu, malul sayılması gerektiğinin bildirildiği anlaşılmaktadır.
Bedensel ve ruhsal arızalar nedeniyle sigortalıya ya da hak sahiplerine sosyal sigorta yardımlarının yapılabilmesi, yasal çerçevede bir raporun alınmış olmasına bağlıdır.
Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa"nın 95. maddesidir. Anılan maddeye göre, "Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, çalışma gücü kaybı, geçici iş göremezlik ödeneklerinin verilmesine ilişkin raporlar ile iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybına esas teşkil edecek sağlık kurulu raporlarının usul ve esaslarını, bu raporları vermeye yetkili sağlık hizmeti sunucularının sahip olması gereken kriterleri belirlemeye, usulüne uygun olmayan sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeleri düzenleyen sağlık hizmet sunucusuna iade edecek belirlenen bilgileri içerecek şekilde yeniden düzenlenmesini istemeye Kurum yetkilidir. Usulüne uygun sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeler ile gerekli diğer belgelerin incelenmesiyle; yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, vazife malullük derecesini, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu tespit edilen meslekte kazanma gücünün kaybına veya meslekte kazanma gücünün kaybı derecelerine ilişkin usulüne uygun düzenlenmiş sağlık kurulu raporları ve diğer belgelere istinaden Kurumca verilen karara ilgililerin itirazı halinde, durum Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.
Kural olarak Yüksek Sağlık Kurulunca verilen karar Sosyal Güvenlik Kurumunu bağlayıcı nitelikte ise de diğer ilgililer yönünden bir bağlayıcılığı olmadığından Yüksek Sağlık Kurulu kararına itiraz edilmesi halinde inceleme Adli Tıp Kurumu giderek Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu aracılığıyla yaptırılmalıdır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 28.06.1976 günlü, 1976/6-4 sayılı Kararı da bu yöndedir.
Öte yandan, 2659 sayılı Adli Tıp Kurumu Kanunu’nun “Adli Tıp Genel Kurulunun görevleri” başlıklı 15/f. maddesinde, Adli Tıp Genel Kurulunun, Adli Tıp İhtisas Kurulları ile Adli Tıp Kurumu dışındaki sağlık kuruluşlarının verdikleri rapor ve görüşler arasında ortaya çıkan çelişkileri, konu ile ilgili uzman üyelerin katılımıyla inceleyeceği ve kesin karara bağlayacağı belirtilmiştir. Bu durumda, davalı Kurum vekilinin Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 3. İhtisas Kurulu’nun raporuna itirazı da dikkate alınarak, ... raporu ile Adli Tıp 3.İhtisas Kurulu raporu arasındaki açık çelişkinin giderilmesi için, 28.06.1976 gün ve 6/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği üzere, Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’ndan görüş alınması gerekir.
Somut olayda, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 07/12/2012 tarihli raporu ile 3. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 26/06/2015 tarihli raporu arasındaki çelişki giderilmeden karar verildiği görülmüştür.
Yapılacak iş, H.G.K"nun 05.02.2003 gün ve 2003/21-23 Esas, 56 Karar sayılı kararında da açıkça belirtildiği şekilde, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 07/12/2012 tarihli raporu ile 3. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 26/06/2015 tarihli raporu arasındaki çelişkinin Adli Tıp Genel Kurulu"ndan alınacak rapor ile giderilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesinden ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.