16. Hukuk Dairesi 2016/9452 E. , 2019/8733 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu,... Köyü çalışma alanında bulunan 117 ada 48, 118 ada 23, 25 ,54, 64 parsel, 130 ada 2 parsel sayılı muhtelif yüzölçümlü taşınmazlardan 117 ada 48 parsel ve 118 ada 23 parsel sayılı taşınmazlar ... adına, 118 ada 25 ve 54 parsel sayılı taşınmazlar...adına, 118 ada 64 parsel ve 130 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar ise ... adına irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit ve tescil edilmiş, taşınmazlar satış suretiyle ... adına intikal etmiş, ... adına kayıtlı çekişmeli taşınmazlardan 130 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 1.114,69 metrekarelik kısmın ifraz edilerek 130 ada 4 parsel numarası ile ... adına, 3.133,71 metrekarelik kısmının 24/192 hissesi ise 130 ada 3 parsel numarası ile hükmen ... adına, yine çekişmeli 117 ada 48, 118 ada 23, 25, 54, 64 parsel sayılı taşınmazların da 24/192 hissesi hükmen ... adına tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, miras yoluyla gelen hakka dayanarak çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ve miras hisseleri oranında tescili, olmadığı takdirde çekişmeli taşınmazların kamulaştırma bedelinden davacıların hissesine düşecek bedelin verilmesi istemiyle ... payı hakkında dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda tapu iptali ve tescile ilişkin davanın reddine, bedele ilişkin davalarının kısmen kabulüne; çekişmeli 130 ada 2 parsel sayılı taşınmazdan ifraz edilen 130 130 ada 4 parsel sayılı taşınmaza yönelik talebin reddine, 130 ada 2 paselden ifraz edilen 130 ada 3 parsel sayılı taşınmaza yönelik talebinin ve çekişmeli 117 ada 48 parsel, 118 ada 23 parsel, 118 ada 25 parsel, 118 ada 54 parsel, 118 ada 64 parsel sayılı taşınmazlara yönelik talebin kabulü ile kamulaştırma bedellerinin 24/192 payının davacı ..."e, 24/192 payının davacı ..."e, 24/192 payının davacı ..."ya aidiyetine, bakiye payın kayıt maliki üzerinde bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kadastro öncesi nedene dayalı olarak tapu iptali ve tescil, bu istemin kabul edilmemesi halinde çekişmeli taşınmazlara ilişkin kamulaştırma bedelinin ödenmesi istemi ile terditli olarak açılmış olup mahkemece, taşınmazların kamulaştırma nedeniyle acele el konularak Hazine adına tescil edilmiş oldukları gerekçesiyle tapu iptal ve tescil davası yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir. Çekişmeli taşınmazlara ilişkin tapu kayıtları incelendiğinde taşınmazların dava (ve karar) tarihi itibariyle Hazine adına kayıtlı olmayıp kayıt maliklerinin davalı ... ile dava dışı ... olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle taşınmazların Hazineye ait olduğu gerekçesi ile tapu iptali ve tescil davası yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsizdir. Ancak, 3402 sayılı Yasa"nın 12/3. maddesinde yer alan düzenlemeye göre kadastrodan önceki haklara dayanılarak kadastro tespitinin kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık süre içinde genel mahkemelerde dava açılabilir. Bu 10 yıllık süre hak düşürücü süre olup kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece talep olmasa dahi re’sen göz önüne alınması gerekir. Davanın davalı tarafça kabulü bu durumun bir istisnası değildir. Somut olayda dava konusu taşınmazların kadastro tespitleri 22.12.1989 tarihinde kesinleşmiş olup, davanın açıldığı 05.04.2012 tarihine kadar kanunda belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, tapu iptali ve tescil davası yönünden davanın hak düşürücü sürenin dolmuş olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile ret kararı verilmesi isabetsizdir.
Öte yandan, davacılar terditli olarak, tescilin mümkün olmaması halinde payları oranında kamulaştırma bedelinin ödenmesini istemişlerdir. Talep niteliği itibari ile, geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak açılan sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkin olup davacıların bu talebine yönelik davaları yönünden yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece çekişmeli taşınmazların hangilerinin kamulaştırma işlemine tabi olduğu araştırılmamış, kamulaştırma işlemine tabi olan çekişmeli taşınmaz mevcut ise, kamulaştırmaya ilişkin belge, kroki, fotoğraf ve haritaları getirtilip yöntemine uygun şekilde mahalline uygulanmamış, kamulaştırma sonucu davalı ...’e kamulaştırma bedelinin ödenip ödenmediği araştırılmamıştır. Bu şekilde eksik inceleme araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; çekişmeli taşınmazlar hakkında Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yapılan herhangi bir kamulaştırma işlemi bulunup bulunmadığı sorulup tespit edilmeli, varsa yapılan kamulaştırma işlemine ilişkin belge, kroki, fotoğraf ve haritalar getirtilerek dosyasına konulmalı, bu şekilde dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, teknik bilirkişi refakati ile keşif yapılarak, dava konusu taşınmazların kadastro paftasının ölçeği ile varsa kamulaştırma haritası ölçeği eşitlenerek çakıştırılmak suretiyle, kamulaştırmaya konu alanın 3402 sayılı Yasa’nın 20/A maddesi uyarınca kapsamını belirler nitelikte ayrıntılı rapor ve kroki düzenlettirilmeli, davalı ...’e kamulaştırma bedelinin ödenip ödenmediği araştırışmalı ödeme yapılmış ise buna ilişkin belge ve makbuzlar dosya arasında alınmalı bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu husus gözetilmeksizin, eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.