Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1174
Karar No: 2018/5765

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/1174 Esas 2018/5765 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı tarafından istenen Yargıtay incelemesi sonucunda, taşınmazın 2001 yılında kısmen orman sınırları içinde kaldığının ve tapusunun iptal edildiğinin öğrenilmesi üzerine açılan dava kapsamında, davacı müvekkilin mülkiyet hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle tapu kaydının iptali ve tazminat talep edildiği belirtilmektedir. Mahkeme tarafından taşınmazın tarım arazisi niteliğiyle değerinin belirlenmesi gerektiği düşünülerek gelir metodu ile değerlendirme yapılmıştır. Ancak, hüküm kurmaya elverişli olmayan tek bir ziraat bilirkişi tarafından hazırlanan rapora dayanmanın yetersiz olduğu ve tapu iptal kararının kesinleştiği tarihte gerçekleştirilecek bir değerlendirme sonucuna göre karar verilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu nedenle mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi.
20. Hukuk Dairesi         2018/1174 E.  ,  2018/5765 K.

    "İçtihat Metni"

    ........

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ........... 32 ada 5 sayılı parselde kayıtlı 64,537 m²"lik taşınmazdaki 8.537 m² yüzölçümündeki hissesini tapuda devir alma işlemini gerçekleştirdiği 21/06/1989 tarihinde tapuda hiç bir sınırla ve şerh mevcut olmadığını, müvekkili tarafından taşınmazda bulunan hissesi yönünden çalışmalar yapmak amacı ile tapu dairesinden kayıt almak istemesi üzerine tapu kaydında 2001 yılında taşınmaz üzerine orman şerhi konulduğunu öğrendiğini, daha sonrasında..........tarafından açılan dava sonucu........... Esas sayılı dosyası ile davacı müvekkilinin tapu kaydının iptalini talep edildiğini hükmün 04/03/2015 tarihinde kesinleştiğini, müvekkilinin açılan iş bu dava ile taşınmazının ormanda kaldığını ve şerhli olduğunu öğrendiğini, bu durumu öğrenmesinden sonra Orman Yönetiminden alınan bilgiye göre taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastro çalışmalarının yapıldığı ve taşınmazın büyük bir bölümünün kesinleşmiş orman sınırları içerisinde kaldığını, kesinleşmiş orman tahdit çalışmaları üzerinden yasal 10 yıllık dava açma süresinin geçtiğini, tapu kaydının orman sınırları dahilinde kalan bölüm yönünden kendiliğinden hükümsüz kaldığını, bu durum karşısında müvekkilinin mülkiyet hakkının ihlal edildiğini, müvekkilinin taşınmazda hissesinin tamamının orman olmadığını, müvekkilinin ne kadarlık hissesinin ormanda kaldığının ve ne kadarlık hissesinin iptal edilmesi gerektiğinin bilirkişi raporu ile tespit edileceğini, ileride gerçek değerini bildirmek kaydı ile şimdilik 10.000,00.-TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davacı vekili 07/08/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile talep ettikleri tazminat miktarını 412.564,29.-TL’ye artırmış, tapu iptal kararının kesinleşme tarihi olan 04/03/2015 tarihinden işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Mahkemece davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile,
    380.213,89.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazminat isteğine ilişkindir.
    Dosya kapsamından dava konusu 32 ada 5 parsel sayılı taşınmazın tarla niteliğiyle ve 64537,00 m² yüzölçümüyle tapuda 3.kişiler adına kayıtlı iken davacı tarafından taşınmazın 8537/6437 payınının 10/06/1980 tarihinde satın alındığı,taşınmazın tapu kaydına 2001 yılında kısmen orman sınırları içinde kaldığına ilişkin şerhin, 04/09/1973 tarihinde ise 4151 m² kısmı için ...... lehine irtifak hakkı kurulduğunun şerh edildiği anlaşılmıştır.
    .......

    Taşınmazın hisseli maliklerinden ...... 07/11/2013 tarihinde taşınmazın kısmen orman sınırları içinde kaldığı ve mülkiyet hakkının kısıtlandığı gerekçesi ile TMK’nın 1007. maddesine dayalı olarak açtığı tazminat davasının yargılaması sırasında Orman Yönetimi tarafından karşı dava açılmış ve 32 ada 5 parsel sayılı taşınmazın orman sınırı içinde kalan kısmının tapusunun iptali talep edilmiş, mahkemenin 2013/490 E. - 2015/35 K. sayılı dosyasında taşınmazın 60772,00 m² kısmının orman sınırları içinde kalması nedeni ile tapusunun iptaline karar verilmiş, tapu iptal kararı temyize konu olmadığından 23/01/2015 tarihli hüküm kesinleşmiştir.
    Mahkemece taşınmazın tarım arazisi niteliğinde olduğu kabul edilerek gelir metodu ile değerinin belirlenmesi gerektiğinin düşünülmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Temyize konu davada keşif yapılmamış, aynı taşınmazın paydaşlarından ........ tarafından açılan tazminat davasında keşfe katılan tek ziraat bilirkişisinden ek rapor alınmış ve bu rapor hükme dayanak yapılmıştır. Ancak, hükme esas alınan bilirkişi raporu tek ziraat bilirkişi tarafından düzenlenmiş olup hüküm kurmaya da elverişli değildir. Şöyle ki; 32 ada 5 parsel sayılı taşınmaza ilişkin Orman Yönetimi tarafından açılan tapu iptali davası mahkemenin 2013/490 E. - 2015/35 K. sayılı dosyasında görülmüş, 23/01/2015 tarihli kararın tapu iptal kısmı temyize konu olmadığından eldeki dava açılmadan kesinleşmiştir.
    Bu durumda eldeki davada, taşınmazın değerinin tapu iptal kararının kesinleştiği tarihe göre belirlenmesi gerekirken hükme esas alınan ziraat bilirkişi raporu, ilçe tarım müdürlüğünün yörede ekilen münavebe ürünlerinin 2013 yılına ait gelir gider tablosu esas alınarak hazırlanmış,daha sonra 2013 yılına göre bulanan bu değer 2015 yılına endekslenmek sureti ile sonuca ulaşılmıştır.
    O halde mahkemece; aynı taşınmaza ilişkin diğer paydaşlardan .........n tarafından açılan ve bozma sonrası mahkemenin 2016/430 Esas sayılı dosyasında görülen, aynı gün temyiz incelemesi yapılarak onanmasına karar verilen dosyadaki bilirkişi heyetinden, tapu iptal kararının kesinleştiği tarihe ilişkin olan ürünlerin münavebesi, dekar başına ortalama verim, toptan satış fiyatı ve üretim maliyeti resmî verileri ilçe tarım müdürlüğünden getirtilmek suretiyle, elde edilen verilere uygun biçimde değerlendirme yapılarak net gelir yöntemiyle değerlendirme tarihindeki (tapu iptali ve tescil davalarının kesinleştiği tarihdeki) gerçek değerlerinin hesaplattırılması, taşınmaz üzerinde kurulu irtifak hakkı da dikkate alınarak tapu sahibinin gerçek zararının saptanması, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu yetersiz bilirkişi kurul raporuna dayalı verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 18/09/2018 günü oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi