Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3697
Karar No: 2019/8750
Karar Tarihi: 23.12.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/3697 Esas 2019/8750 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Dava, çekişmeli taşınmazların öncesinin kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık yaşanması nedeniyle açılmıştır. Kadastro Mahkemesi'nde yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ancak karar, taraflar tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay ise, yapılan inceleme sonucunda kararın kesinleştiğinde çelişki bulunduğu ve karar verilememesi gerektiği sonucuna varmıştır. Bu nedenle mahkemece, yeniden keşif yapılması, yerel bilirkişilerin ve tanıkların dinlenmesi, taşınmazların öncesinin kimin olduğunun belirlenmesi ve taksim yapılmışsa taksimin incelenmesi, tapuda kayıtlı olan mirasçıların araştırılması, orman araştırması yapılması gerektiği belirtilerek hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 30/2. maddesi olarak açıklanmıştır. Bu madde uyarınca kadastro hakimi, taraflar ile bağlı kalmaksızın gerçek hak sahibinin tespiti için gerekli delilleri toplamakla yükümlüdür.
16. Hukuk Dairesi         2018/3697 E.  ,  2019/8750 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında, ... Köyü çalışma alanında bulunan 130 ada 33 ve 63, 116 ada 24, 137 ada 56 ve 140 ada 16 parsel sayılı muhtelif yüzölçümlü taşınmazlar, ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nde dava konusu olduklarından söz edilerek, malik haneleri açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Kadastro Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 137 ada 56 parsel, 130 ada 63 parsel, 116 ada 24 parsel, 130 ada 33 parsel ve 140 ada 16 parsel sayılı taşınmazların muris ... mirasçıları adına Düzce 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 13.11.2013 tarih ve 2013/880 Esas, 2013/869 Karar sayılı ilamında belirtilen payları oranında tapu siciline tesciline; fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacıların murisi ..., davalılardan ... aleyhine ... Asliye Hukuk Mahkemesinde 2005/212 Esas sayılı dava dosyasıyla senet iptali ve elatmanın önlenmesi davası açmıştır. Dava devam ederken dava konusu taşınmazlar hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılarak tutanakların malik haneleri boş bırakılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sırasında mahallinde keşif yapılmış ve çekişmeli taşınmazların davacıların murisi ...’ın eşi ...’ın babası aynı zamanda davalıların da murisi olan kök muris ...’e ait olduğu, ... mirasçıları arasında usulüne uygun olarak miras taksimi yapılmadığı kabul edilerek, çekişmeli taşınmazların ...’e ait ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/880 Esas, 2013/869 Karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında mirasçıları adına tesciline karar verilmek suretiyle davaya konu taşınmazlara ait kadastro tutanaklarının malik hanesi doldurulmuştur. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 30/2. maddesi uyarınca kadastro hakimi, davanın tarafları yönünden iddia ve savunma çerçevesinde hüküm kurarken taraflar ile bağlı kalmaksızın gerçek hak sahibinin tespit edilmesi için re"sen lüzum gördüğü diğer delilleri toplayarak, hak sahibi olduklarını saptadığı takdirde dava dışı 3. şahıslar hakkında da tescil kararı vermekle yükümlüdür. Somut olayda da malik hanesi açık olan çekişmeli taşınmazların malik hanelerinin de belirtilen madde hükmü gereğince doldurulması zorunludur. Öncelikle belirtmek gerekir ki; ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2005/212 Esas sayılı dosyasında davacı ..., muris eşi ... tarafından düzenlendiği iddia edilen ve çekişmeli taşınmazların davalılardan ...’e satışını konu alan 29.02.1996 tarihli senedin iptalini ve davalı tarafından çekişmeli taşınmazlara yapılan müdahalenin önlenmesini talep etmiş, mahkemece söz konusu senedin hukuken geçerli olmadığı kabul edilerek iptaline, elatmanın önlenmesi talebi yönünden ise; taşınmazların fiilen davacının tasarrufunda bulunduğu kabul edilerek bu talep yönünden davanın reddine karar verilmiş, karar Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 2011/4898 Esas, 2011/11304 Karar sayılı ilamı ile onanarak kadastro tespitinden sonra 13.09.2011 tarihinde kesinleşmiştir. Bu bağlamda ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen senet iptali ve elatmanın önlenmesi davası senet iptali hususunda davanın tarafları yönünden bağlayıcı niteliktedir. Ancak kesinleşen hükümde çekişmeli taşınmazların öncesinin kime ait olduğu hususu tarafları bağlayıcı nitelikte tespit edilmediğinden, bu hususta yukarıda açıklandığı gibi 3402 sayılı Yasa"nın 30. maddesi gereğince re’sen araştırma yapılarak gerçek hak sahibinin belirlenmesi gerekmektedir. İddianın ileri sürülüş şekline ve dosya kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; çekişmeli taşınmazların öncesinin senet iptali davasının davacısı ...’a mı, eşi ...’ın kök murisi ...’e mi ait olduğu noktasında toplanmakta olup, bu kapsamda yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermeye yeterli değildir. Ayrıca bitişiğinde orman parseli bulunan dava konusu taşınmazlara ilişkin orman araştırması yapılmaması da usul ve yasaya uygun düşmemektedir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez.
    Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için mahkemece, çekişmeli taşınmazlar başında, davada yararı bulunmayan yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların öncesinin kime ait olduğu, kim tarafından ne sıfatla ve nasıl tasarruf edildiği hususları maddi olaylara dayalı olarak sorulmak suretiyle, taşınmazın kime ait olduğu kesin olarak belirlenmeli; çekişmeli taşınmazların öncesinin kök muris ...’e ait olduğunun anlaşılması halinde, kök murisin ölümünden sonra mirasçıları arasında yöntemince yapılmış bir taksimin olup olmadığı, taksim yapılmışsa ne zaman ve nerede yapıldığı, taksime tüm mirasçıların katılıp katılmadığı, her bir mirasçının payına karşılık ne aldığı araştırılmalı, tanık beyanları ile yerel bilirkişilerin beyanları çeliştiği takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı, çekişmeli taşınmazların kök muris Ali’den kaldığı ve Ali terekesinin yöntemince taksim edilmediğinin anlaşılması halinde, kök muris Ali mirasçılarından ...’a ait ... Noterliği’nin 21.05.2013 tarih 702 yevmiye numaralı veraset ilamında yer alan mirasçılarından bir kısmının, kök muris ...’e ait ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/880 Esas, 2013/869 Karar sayılı veraset ilamındaki ... mirasçıları arasında yer almadığı ve her iki veraset ilamı arasında çelişki bulunduğu anlaşıldığından, taraflara hükme esas alınan ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2013/880 Esas, 2013/869 Karar sayılı veraset ilamının iptali yönünde (hasımlı) verasetin iptali davası açması için süre verilmeli, veraset ilamının iptali için dava açıldığında sonucu beklenmeli ve veraset ilamı iptal edildiğinde belirlenecek mirasçıları hakkında karar verilmelidir. Ayrıca çekişmeli 130 ada 63 parsel sayılı taşınmaza komşu orman parseli bulunduğundan, taşınmazlar hakkında memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde inceleme yaptırılmak suretiyle yöntemince orman araştırması yapılmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine,
    yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    23.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi