3. Hukuk Dairesi 2014/13129 E. , 2015/5916 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSKENDERUN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/01/2014
NUMARASI : 2012/233-2014/68
Taraflar arasındaki muarazının önlenmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, dava dilekçesinde; davalı kurum tarafından, müvekkiline ait sitenin etrafının tel örgü ile çevrili ve giriş kapısında güvenlik bulunduğu, bu nedenle kamuya açık olmadığından bahisle, site içi aydınlatma aboneliğinin site adına alınarak site tarafından ödenmesinin bildirildiğini, daha sonra davalı kurumca hukuka aykırı olarak sitenin sokak aydınlatmalarının elektriğinin kesildiğini ileri sürerek, davalının elektrik direklerinin elektriğini kesmesi eyleminin durdurulmasını ve muarazanın giderilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde; site içi aydınlatmanın davacının sorumluluk alanında bulunduğunu; bu nedenle, davacı tarafın abone olması gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, sitenin etrafının tamamının dikenli tel ile çevrilmiş olduğu, bu nedenle kamuya açık alan olarak değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava; site içerisinde bulunan aydınlatma direklerinin elektriklerinin kesilmesi eyleminin durdurulması ve muarazanın önlenmesi talebine ilişkindir.
10.7.2009 tarih ve 27284 sayılı Resmî Gazetede yayınlanan Aydınlatma Yönetmeliğinin 4/1 maddesi; "" Dağıtım şirketi; dağıtım bölgesindeki yerleşim yerlerinde bulunan otoyollar hariç, kamunun genel kullanımına yönelik meydan, bulvar, cadde ve sokak aydınlatmasından ve bunlara ait gerekli aydınlatma sistemlerinin tesis edilmesi ve işletilmesinden sorumludur. Bu sorumluluk imar planlarında cadde ve sokak olarak belirlenen meskun yerlerin tamamını kapsar."" hükmünü içermektedir.
Somut olaya gelince; mahkemece yargılama sırasında bilgisine başvurulan fen bilirkişisi tarafından düzenlenen 09.07.2013 tarihli raporda; güvenliğin sağlanması için sitenin etrafının tel örgü ile çevrildiği, site içerisinde ve site etrafında bulunan yolların imar yolu olduğu ve bu yolların kamuya terk edilmesi gerektiği, ekli krokide yeşil boyalı 8 adet aydınlatma direğinin site mülkiyetindeki imar parseli içerisinde kaldığı, sarı boyalı 34 aydınlatma direğinin sitenin tel örgüsü içerisinde kalmakla birlikte sitenin dış kısmındaki kamuya ait imar yollarını aydınlattığı, turuncu boyalı 34 adet aydınlatma direğinin ise, site içerisinde kamuya ait imar yollarını aydınlattığı açıklanmıştır. Elektrik mühendisi tarafından düzenlenen raporda; aydınlatma direklerinin site içerisinde bulunduğu, sitenin çevresi tel örgüyle çevrilmiş olmasından dolayı sadece site sakinlerinin faydalandığı belirtilmiştir. Mahkemece, sitenin giriş çıkış kapılarında güvenlik görevlisi bulunup bulunmadığı, dışarıdan gelenlerin rahatlıkla siteye giriş çıkış yapıp yapamadıkları konusunda araştırma ve inceleme yapılmamış, anılan bilirkişi raporları benimsenerek karar verilmiştir. Fen bilirkişinin düzenlediği 09.07.2013 tarihli rapora ekli krokide sarı boya ile gösterilen 34 aydınlatma direğinin sitenin tel örgüsü içerisinde kalmakla birlikte sitenin dış kısmındaki kamuya ait imar yollarını aydınlattığından bu direklere ilişkin olarak aydınlatma sorumluluğunun davalı dağıtım şirketinde olduğu kuşkusuzdur. Site içerisinde bulunan diğer aydınlatma direklerin aydınlatma sorumluluğu; sitenin kamunun kullanımına tamamen açık olup olmadığının belirlenmesi ile aydınlığa kavuşturulmalıdır. Ayrıca; dava konusu yerin genel aydınlatma yönetmeliğinde tanımlanan yerlerden olup olmadığı Belediye ve diğer resmî kurumlardan soruulup araştırılmamıştır.
Hal böyle olunca; mahkemece yukarıda açıklanan hukuki ve maddi olgular dikkate alınarak, sitenin giriş çıkış kapılarında güvenlik görevlisi bulunup bulunmadığı, dışarıdan gelenlerin rahatlıkla siteye giriş çıkış yapıp yapamadıkları, sitenin kamunun kullanımına tamamen açık olup olmadığı, genel aydınlatma yönetmeliği kapsamında kalıp kalmadığı, Belediye ve diğer resmî kurumlardan sorulup, araştırılarak, ayrıca; uzman bilirkişilerden oluşacak 3 lü heyetten rapor alınarak belirlendikten sonra, fen bilirkişinin düzenlediği rapora ekli krokide yeşil boyalı 8 adet aydınlatma direği ile turuncu boyalı 34 adet aydınlatma direğine ilişkin aydınlatmalar yönünden, davacı tarafın sorumluluğu olup olmadığı tespit edilerek hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.