9. Hukuk Dairesi 2016/2114 E. , 2017/476 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı ..."nin işçisi olarak davalıya ait ... " ... mağazalarında 13/12/2011 yılından beri aralıksız çalıştığını, son görev yerinin de ... ... AVM olduğunu, davacının davalı işyerinde çalışmakta iken Ocak-Şubat indirim dönemine denk gelen 01/02/2015 tarihinde iş yerindeki yoğunluk nedeniyle bir müşterinin satın almış olduğu 5 adet üründen 1 tanesinin yanlışlıkla alarmı üzerinde takılı olarak yere düşmesi ve bu yere düşen ürünün fark edilmeyerek satılmak üzere tekrardan rafa kaldırılması ile ilgili olarak 11/02/2015 tarihinde yazılı savunmasının alındığını, söz konusu savunma ile ilgili davacıya en küçük ihtar veya uyarı verilmediğini ve hakkında hiçbir işlem yapılmadığını, aradan uzunca bir süre geçtikten sonra davacı tatilde olmasına rağmen 03/03/2015 tarihinde aynı olay ile ilgili davacıdan tekrar bir önceki savunmasından hiç bahsedilmeyerek, ilk defa savunması alınıyormuş gibi bir gün öncesinin tarihi olan 02/03/2015 tarihli savunma yazısı doldurmasının istendiğini, davacının 11/02/2015 tarihli savunmasının geçerli olduğunu, üzerine ekleyecek hiçbir ilave açıklaması olmadığını beyan ettiğini, ayrıca 11/02/2015 tarihli savunma yazısının bir kopyasının kendisine verilmesini davalı şirket yetkililerinden talep ettiğini, bunun üzerine mağaza müdürü Ceren Taylan"ın 01/02/2015 tarihli olayla ilgili olarak 03/03/2015 tarihi itibariyle iş akdinin feshedildiğini sözlü olarak bildirdiğini ve davacıya herhangi bir kıdem ve ihbar tazminatı ödenmeyeceğini söylediğini, fesih bildiriminin yazılı olarak yapılması gerektiğini ancak sözlü olarak yapıldığını, feshin son çare olması ilkesine uyulmadığını ileri sürerek, müvekkilinin işe iadesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının davalı şirket nezdinde 13/12/2011 tarihinden itibaren ve en son ...markasının ... AVM " de bulunan mağazasında kasiyer/satış elemanı olarak görev yaptığını, davacının ... Mağazacılık A.Ş "de çalışmakta iken şirket birleşmesi sonrasında 06/03/2014 tarihinden itibaren ... Mağazacılık A.Ş personeli olarak çalışmasını sürdürdüğünü, müşteri şikayeti üzerine davalı şirket denetim elemanlarının kamera kayıtları üzerindeki incelemesi sonucunda, davacının, müşteriden parasını aldığı ürünü teslim etmeyerek haksız menfaat sağladığı ve müşteri şikayetine neden olduğunun tespit edildiğini, davalı şirketin güveninin kötüye kullanıldığını, davacının parasını aldığı ürünü teslim etmeyerek müşteri şikayetine neden olduğunu, davacının ürünü tekrar rafa koyduğu iddiasının da doğru olmadığını, davacı iddialarının asılsız olduğunu savunarak, davacının reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının yere düşürdüğü bir adet ürünü yerden alıp müşteriye vermek yerine arkada bulunan rafa koyduğu hususunun sabit olduğu, rafa konulan ürünün daha sonra ne olduğu hususunda bir bilgi olmadığı, ayrıca bu ürünün davacı tarafından haksız olarak alınıp götürüldüğü iddiası ve buna ilişkin bir delil de bulunmadığı, davacının kıdemi itibarı ile daha önce bu hususta hakkında bir iddia bulunmamakta olup tek bir eksik ürün teslimi nedeniyle şirketin itibarının müşteriden özür dilenmek veya başka yollarla sağlanması mümkün iken ve davacı hakkında da başka bir disiplin cezası verilebilecek iken feshin son çare olması ilkesine uyulmadan iş akdinin feshedilmesinin uygun olmadığı gerekçesiyle feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
İş sözleşmesinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı söz veya davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
4857 sayılı İş Kanununun 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere yasadaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkânı tanımaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, feshe dayanak yapılan olayın incelenen kamera görüntülerinden, 5 adet ürünün müşteri tarafından kasada bulunan davacıya teslim edilmesi sırasında ürünlerden birinin davacının sol ayağının önüne düştüğü ve davacının hafif geri çekilerek ürüne baktığı, bu sırada ürünlerin barkotlarını okuttuğu ve elinde 4 ürün bulunmasına rağmen ürünlerden birinin davacı tarafından iki kez okutularak müşteriye 4 ürün teslim edildiği ama toplamda 5 ürün parası alındığı, ürünlerin paket içinde müşteriye teslim edildiği ve müşteri halen kasa önündeyken davacının o esnada yere düşen yaka kartını alırken ürünü de yerden aldığı ve kamera açısının görmediği kasa arkasına bıraktığı görülmektedir. Hal böyle olunca davacının yere düşen ürünü fark etmediği iddiası yerinde değildir. Davacı işçinin doğruluk ve bağlılığa uymayan bu davranışı nedeniyle iş akdinin feshinin haklı nedene dayandığı anlaşılmakla, davanın reddi yerine yanılgılı değerlendirme ile kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Davanın REDDİNE,
3. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4. Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 500.00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5.Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.980.00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine,
Kesin olarak 23/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.