MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Olası kastla kasten öldürme, 6136 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : 1) TCK.nun 81/1, 21/2, 29, 62, 53 maddelerine göre 13 yıl 9 ay hapis cezası,
2) 6136 sayılı Yasanın 13/1, TCK"nun 62, 52, 231. maddelerine göre 1 yıl 3 ay hapis ve 1000 TL adli para cezası ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına.

1)Sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Sanık hakkında kurulan hükümler 12.06.2015 tarihli dilekçe ile sanık müdafii tarafından temyiz edilmiş ise de, sanık tarafından verilen ve cezanın onanmasını isteyen 28.06.2017 tarihli dilekçe temyizden vazgeçme mahiyetinde bulunduğundan sanık müdafiinin temyiz isteğinin 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
Sanığın eylemini maktulünde aralarında bulunan ve birlikte hareket ettikleri anlaşılan gruptan Hasan"ın kendisine sahte para vererek kaçmaları üzerine duyduğu kızgınlıkla gerçekleştirmiş olduğunun anlaşılması karşısında tebliğnamenin (2) numaralı bendinde yer alan (1) numaralı düşünceye iştirak edilmemiştir.
2)Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..."ın maktul ..."a yönelik kasten öldürme suçunun sübutu kabul, tahrike ve takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen mahkumiyet hükmünde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş, ancak;
a)Sanığın elindeki tabanca ile etkili atış mesafesinden maktulün de içinde bulunduğu araca, aracın arka kısmından hedef gözeterek iki el ateş etmesi neticesinde mermilerden birinin bagaj kapağını, arka koltuğu ve ön koltuğu delip geçerek ön sağ koltukta bulunan maktule isabet edip ölümüne neden olduğu olayda sanığın doğrudan kast ile hareket ettiği gözetilmeden yazılı şekilde olası kast indirimi yapılmak suretiyle eksik ceza tayini,
b)Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı Kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu maddeyle yaptığı uygulamanın hukuka aykırı olduğunun anlaşılması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.11.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.