Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/28325
Karar No: 2018/6494
Karar Tarihi: 13.03.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/28325 Esas 2018/6494 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2015/28325 E.  ,  2018/6494 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti
    Davacı vekili, davacının 04.08.2003 tarihinde davalıya ait işyerinde mal kabul elemanı olarak çalışmaya başladığını, işyerinde haftanın altı günü 08.30-19.00 saatleri arasında çalıştığını, net ücretinin 900,00 TL olduğunu, işçilik alacaklarının ödenmemesi üzerine 20.06.2011 tarihli ihtarname ile 22.06.2011 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin 25.06.2011 tarihinde davalı işverence haklı sebeple feshedildiğini, davacının haftanın altı günü 09.00-19.00 saatleri arasında günlük 1,5 saat ara dinlenmesi ile çalıştığını, fazla çalışma yaptığı takdirde ücretinin ödendiğini, bu hususun ücret bordroları ve banka kayıtları ile sabit olduğunu ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    Kararı, yasal süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücretinin hesaplanması noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
    Somut uyuşmazlıkta, mahkemece tanık beyanları doğrultusunda davacının haftada dokuz saat fazla çalışma yaptığı kanaatine varılarak, bu süre üzerinden belirlenen fazla çalışma alacağı hüküm altına alınmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, ücret bordrosu ibraz edilmeyen dönem için hesaplama yapıldığı ifade edilmiş ise de, dosyada mevcut bir kısım imzasız ücret bordrolarında yer alan fazla çalışma tahakkukları ile ilgili herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, imzasız bordrolarda bulunan tahakkuk miktarları ile söz konusu döneme ait banka ödemeleri karşılaştırılarak sonucuna göre değerlendirme yapılmaması hatalı olmuştur. Mahkemece öncelikle, bordrolar ile banka kayıtları karşılaştırılmalı, banka kayıtlarına göre ödendiği anlaşılan miktarların hesaplanan fazla çalışma alacağından mahsubu yoluyla sonuca gidilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Davacının fazla çalışma alacağı ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının hesaplanmasında, yıllık izinde geçen sürelerin de hesaplamaya dahil edildiği anlaşılmaktadır. Davacının yıllık izin süresi içinde işyerinde çalışması söz konusu olmadığından, fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti hesabında, yıllık izne rastlayan dönemlerin dışlanması gerektiği gözetilmeden karar verilmesi hatalıdır.
    4-Taraflar arasında davacının aylık ücretinin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Davacı taraf, son net ücretinin 900,00 TL olduğunu ileri sürmüş, davalı ise brüt ücretin 810,17 TL olduğunu savunmuştur. Mahkemece tanık beyanları doğrultusunda ve davacının kıdemi dikkate alınarak aylık ücretin net 900,00 TL olduğu kabul edilmiş ise de, dosya kapsamına göre, mahkemece davacının ücreti konusunda yapılan araştırmanın yetersiz olduğu anlaşılmaktadır. Emsal ücrete yönelik olarak detaylı araştırma yapılmadan, salt tanık beyanlarına göre sonuca gidilmesi isabetsizdir. Bu itibarla, davacının meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği sorulmalı, Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı internet sitesinde bulunan “Kazanç bilgisi sorgulama” ekranından emsal ücretin ne olabileceği yeniden araştırılmalı ve dosya kapsamındaki tüm deliller bir arada değerlendirilerek aylık ücret miktarı noktasındaki uyuşmazlık çözümlenmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi