Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2105
Karar No: 2018/5877
Karar Tarihi: 24.09.2018

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/2105 Esas 2018/5877 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalının sitede ortak alana hareketsiz araç-gereç ve hurda bırakarak işgal ettiğini ve site yönetiminin uyarılarına rağmen devam ettiğini belirtmiştir. Mahkeme, davalının yapmış olduğu işgalin müdahalesinin men edilmesine ve yapının kaldırılmasına karar vermiştir. Ancak, mahkemece görev konusunda yanlış bir karar verilmiştir çünkü uyuşmazlıkta kat mülkiyeti hükümlerinin değil, genel hükümlerin uygulanması gerekmektedir. Ayrıca, davacının site yöneticisi olarak bu davayı açtığı ancak aykırılıkların eski haline getirilmesinin kat malikleri tarafından istenmesi gerektiği belirtilmiştir. Sonuç olarak, karar bozulmuştur. Tapu kayıtlarının incelenmesi gerekmektedir ve Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 66. ve devamı maddeleri uyarınca toplu yapı yönetiminin varlığına karar verilmelidir. Kanun maddeleri ayrıntılı olarak açıklanarak belirtilmemiştir.
20. Hukuk Dairesi         2017/2105 E.  ,  2018/5877 K.

    "İçtihat Metni"

    .........

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R
    Dava dilekçesinde, davalının, İkitelli ........adresinde bulunan sitede kiracı olduğunu, sitenin yönetim planına göre kuralların belirlenmiş olmasına karşın davalı tarafın ortak alan olan tretuar ve yollara hareketsiz makine, kullanılmayan araç-gereç ve hurda koyarak işgal ettiğini, site yönetiminin yazılı ve sözlü uyarısına rağmen işgale devam ettiğini, bu durumun eşitsizlik ve çekilmez durum oluşturduğunu, KMK ve yönetim planının 28/14 maddesi gereği ve KMK’nın 33. maddesi gereği hakim müdahalesi isteminin zorunlu hale geldiğini, bu nedenlerle kaldırım, yol ve ortak alan işgalinin kaldırılması istenilmiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne, davalının taşınmazın ortak alana yapmış olduğu işgalin müdahalenin men’ine, müdahaleye konu yapının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava ortak alana yapılan müdahalenin meni istemine ilişkindir.
    Görev konusu kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden görülmesi gerekir.Dosyadaki bilgi ve belgelerle yönetim planının incelenmesinden; davaya konu birden fazla parsel üzerinde kurulu olduğu anlaşılamaktadır. Bu nedenle öncelikle ilgili tapu müdürlüğünden tüm tapu kayıtları istenilerek sitenin birden fazla parsel üzerine kurulu olması durumunda Kat Mülkiyeti Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin 5711 sayılı Kanunun 22. maddesi ile Kat Mülkiyeti Kanununun 66. ve devamı maddelerinde düzenlenen Toplu Yapılara İlişkin Özel Hükümler uyarınca, tapu da ilgili bağlantının sağlanıp sağlanmadığının araştırılması, Kat Mülkiyeti Kanunu bakımından sitede henüz toplu yapı yönetimine geçilmediğinin anlaşılması halinde; uyuşmazlıkta kat mülkiyeti hükümlerinin değil, genel hükümlerin uygulanması gerekeceğinden görev hususunda bir karar verilmesi gerekmektedir.
    Hukuki uyuşmazlıklarda asliye hukuk mahkemelerinin görevi asıl, sulh hukuk mahkemesinin görevi ise istisnadır. Özel bir kanun hükmü ile açıkça sulh hukuk mahkemesinde bakılacağı bildirilmeyen bütün dava ve işler asliye hukuk mahkemesinde görülür. Bu durumda mahkemece; Kat Mülkiyeti Kanunu 66. ve devamı maddelerinde düzenlenen toplu yapı yönetimi yoksa; asliye hukuk mahkemesinde bakılmak üzere dava dilekçesinin görev yönünden reddi yerine davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Ayrıca davacının site yöneticisi sıfatı ile bu davayı açtığı anlaşılmakla, dava konusu aykırılıkların eski hale iadesini, kat malikleri veya kat maliklerinden alacağı yetkiye dayanarak isteyebilir. Mahkemece bu husus araştırılmaksızın karar verilmesi ve kabule göre davalı tarafa Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesi hükmü uyarınca uygun süre verilmemesi bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 24/09/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi