21. Hukuk Dairesi 2017/3740 E. , 2017/6775 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı ... vekilinin tüm, davacıların ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine
A)Davacı İstemi:
Dava ve birleşen dava ... Köyleri İçme ve Kullanma ... Birliği Başkanlığı"nda görev yapan davacılar murisinin, Başkanlığın prim borcundan dolayı borçlu olmadığının tespiti ile ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
B)Davalı Cevabı:
Ödeme emirlerinin zaman aşımına uğramadığını, davacıların ödeme emrine konu borçlardan sorumlu olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C)İlk ...Gerekçesi ve Kararı :
Davacılar açısından 2006/010121, 2006/122, 2006/010123 sayılı ödeme emirlerinde belirtilen dönemlerine ilişkin zamanaşımı koşulları oluşmuş olup, bu dönemler yönünden tüm davacıların davasınının kabulüne, yine 2006/010983, 2006/010984 ve 2006/010985 sayılı ödeme emirlerinde 2006 yılı 01,02,03 ve 04.dönemleri zamanaşımına uğradığından sözkonusu ödeme emirlerinin iptaline, davacılar ... ve ... yönünden 2006/010983, 2006/010984 ve 2006/010985 sayılı ödeme emirlerinde 2006 yılı 05,06 ve 07. dönemlerine ilişkin borçlar bakımından zaman aşımı koşulları oluşmadığından bu dönemler yönünden reddine, davacılar ... ve ... yönünden 2006/010983, 2006/010984 ve 2006/010985 sayılı ödeme emirlerinde 2006 yılı 01,02,03,04,05.dönemlerine ilişkin prim borçlarının zamanaşımına uğradığından sözkonusu ödeme emirlerinin iptaline, 2006/010983, 2006/010984 ve 2006/010985 sayılı ödeme emirlerinde 2006 yılı 06 ve 07. dönemlerine ilişkin borçlar yönünden zaman aşımı koşulları oluşmadığından bu dönemler yönünden reddine gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
İstinaf Başvurusu ;
Davacılar vekili; ... Köy İçme ... Birliğinin prim borçlarından Sulama Birliğini devralan Köylere Hizmet Götürme Birliğinin sorumlu olduğunu, yönetim kurulu üyelerinin sorumlu olmadığını, ödeme emrinin tebliğinden itibaren gecikme zammı uygulanabileceğini belirterek ilk ...kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davalı vekili; ilk ...kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk ...kararının kaldırılmasını istemiştir.
D)Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 10.04.2001 ve 24.03.2004 tarihli kararlarında hak düşürücü süre olarak belirtilen yedi günlük süre geçmeden davanın açıldığı; alacağın doğduğu tarih ve 506 sayılı Yasa"nın 80/5. maddesinin 06.07.2004 tarihinden sonraki düzenlemesi dikkate alındığında, ödeme emrine konu Kurum alacaklarının alacağın muaccel olduğu tarihten başlayarak Borçlar Yasası"nın 125. maddesinde belirtilen on yıllık zaman aşımına tabi olduğu, davacılar hakkında çıkarılan ödeme emri tebliği tarihleri dikkate alındığında ilk ...tarafından verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davacıların miras bırakanının yönetim kurulu üyesi olması nedeni ile zaman aşımına uğramayan Kurum alacaklarından sorumlu oldukları, istinaf istemlerinin yerinde olmadığı kanaatine varılarak davacıların ve davalının istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
E)Temyiz:Davalı vekili; Borçların zamanaşımına uğramadığı gerkçesiyle kararın bozulmasını talep etmiştir.
Davacılar vekili: ... Köy İçme ... Birliğinin prim borçlarından Sulama Birliğini devralan Köylere Hizmet Götürme Birliğinin sorumlu olduğunu, yönetim kurulu üyelerinin sorumlu olmadığını, ödeme emrinin tebliğinden itibaren gecikme zammı uygulanabileceğini borçlar için davralan Birliğe başvurulması gerektiğini ve sadece zamanaşımından inceleme yapıldığını, esastan inceleme yapılmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacılar adına başlatılan takipte, davaya konu Kurum"un prim borçlarına ilişkin olarak düzenlenen ödeme emirlerinin en eski tarihli borç döneminin 2005/09; en yeni tarihli borç döneminin 2006/7. dönemine ait olduğu, ödeme emirlerinin davacılardan ..."e 11.07.2016 tarihinde, davacı ..."e 28.06.2016 tarihinde, davacı ..."e 27.06.2016 tarihinde davacı ..."a 22.07.2016 tarihinde tebliği edilmekle eldeki davanın süresinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık, davacılar murisinin prim borçlarının tahakkuk ettiği dönemde ... Köyleri İçme ve Kullanma ... Birliği Başkanlığı "nı temsil ve ilzama yetkili olup olmadığı, ... Köyleri İçme ve Kullanma ... Birliği Başkanlığı"nın prim ve vergi işlemlerini doğrudan yürütme ve bu alanda emir ve direktif verme yetkisinin bulunup bulunmadığının tespitiyle ... Köyleri İçme ve Kullanma ... Birliği Başkanlığı"nın prim borçlarından sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa"nın 88. maddesi ve 6183 sayılı Yasa"nın 12.maddesi ile mükerrer 35.maddesi olup, davadaki sorunun bu maddeler ile birlikte değerlendirilerek çözüme kavuşturulması gerektiği ortadadır.
Davanın yasal dayanaklarını oluşturan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 12 inci fıkrasına göre, sigorta primlerini haklı sebepleri olmaksızın, birinci fıkrada belirtilen süre içerisinde tahakkuk ve tediye etmeyen kamu kurum ve kuruluşların tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri mesul ... ile tüzelkişiliği haiz diğer işverenlerin üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri kuruma karşı, işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludurlar.
5510 sayılı Kanunun 88 inci Maddesinin 1 inci fıkrasında “4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen sigortalıları çalıştıran işveren, bir ay içinde çalıştırdığı sigortalıların prime esas tutulacak kazançlar toplamı üzerinden bu kanun gereğince hesaplanacak sigortalı hissesi prim tutarlarını ücretlerinden keserek ve kendisine ait prim tutarlarını da bu tutara ekleyerek en geç Kurumca belirlenecek günün sonuna kadar öder”, yirminci fıkrasında "Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. " şeklinde düzenlenme getirilmiştir.
Öte yandan süresinde ödenmeyen prim ve diğer kurum alacaklarının bizzat Kurumca cebren takip ve tahsil edilebileceği 5510 sayılı Yasa"nın açık hükmü gereğidir. Cebren tahsil ve takip esasları 6183 sayılı Yasa"da gösterilmiştir. 6183 sayılı Yasa"nın mükerrer 35.maddesinde asıl borçlu hakkında yapılan yasal takip ve araştırmalar sonucu kamu alacağının tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması halinde yasal temsilcisine ödeme emri çıkarabileceği bildirilmiş ise de 6183 sayılı Yasa 5510 sayılı Yasa"ya göre daha genel bir yasa durumunda olup uygulamada da benimsendiği üzere öncelik özel yasa hükümlerine tanınacağından, 5510 sayılı Özel Yasa"nın 88.maddesi karşısında davacılar murisinin prim borçlarının ait olduğu dönemlerde Kurum borçlusu ... Köyleri İçme ve Kullanma ... Birliği Başkanlığı"nın malî ve idarî konularında tek başına emir ve tasarruf yetkisine sahip, ... Köyleri İçme ve Kullanma ... Birliği Başkanlığı"nı özel şekilde temsil ve ilzam yetkisi kendisine bırakılan kimselerden olduğunun tespiti halinde davacılar adına düzenlenmiş ödeme emirlerinin müteselsil borçlulara tebliğ edilmesinde usulsüzlük bulunamayacağı açık olup davacıların kamu borçlarından dolayı 80.madde kapsamında müteselsilen sorumlu olacağının kabulü gerekir.
Öte yandan; 506 sayılı Kanun"un 80/1. maddesinde " İşveren, bir ay içinde çalıştırdığı sigortalıların primlerine esas tutulacak kazançlar toplamı üzerinden bu Kanun gereğince hesaplanacak prim tutarlarını ücretlerinden kesmeye ve kendisine ait prim tutarlarını da bu miktara ekleyerek en geç ertesi ayın sonuna kadar Kuruma ödemeye mecburdur." hükmü yer almakta olup, önce prime esas kazançlara ilişkin Kurum Tebliği, ardından bu tebliği yürürlükten kaldıran İşveren Uygulama Tebliği, bu süreyi "takip eden ayın sonuna kadar" olarak belirlemiştir. Tebliğ"de "Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalıları çalıştıran işverenler, bir ay içinde çalıştırdıkları sigortalıların prime esas kazançları üzerinden hesaplanacak sigortalı hissesi prim tutarlarını sigortalıların ücretlerinden keserek, kendi hissesine isabet eden prim tutarlarını da bu tutarlara ekleyerek en geç takip eden ay/dönemin sonuna kadar Kuruma ödeyeceklerdir.
Ödeme süresinin son gününün resmi tatile rastlaması halinde, prim tutarları, en geç son günü izleyen ilk iş günü içinde Kuruma ödenecektir." hükmü düzenlenmiştir. Bu durumda örneğin, ocak ayında doğan prim borcunun, takip eden şubat ayı sonuna kadar ödenmesi gerektiği anlaşılmaktadır
Somut olayda, davacılar murisinin ... Köyleri İçme ve Kullanma ... Birliği Başkanlığı"nda borç dönemlerinde hangi görevde bulunduğuna malî ve idarî konularında tek başına emir ve tasarruf yetkisine sahip, özel şekilde temsil ve ilzam yetkisi kendisine bırakılan kimselerden olup olmadığına ilişkin inceleme yapmadan prim borçlarının ait olduğu ihtilaf konusu dönemlerde zamanaşımına uğramadığı gerekçesiyle sorumlu olduğundan bahisle eksik inceleme ve araştırma neticesi Mahkemece yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Yapılacak iş; 5510 Sayılı Yasa"nın 88.maddesi karşısında davacının prim borçlarının ait olduğu dönemlerde Kurum borçlusu ... Köyleri İçme ve Kullanma ... Birliği Başkanlığı "nın malî ve idarî konularında tek başına emir ve tasarruf yetkisine sahip olup olmadığını, kendisine Kurum borçlusu ... Köyleri İçme ve Kullanma ... Birliği Başkanlığı "nı özel şekilde temsil ve ilzam yetkisinin bırakılıp bırakılmadığını hiçbir kuşku ve tereddüte yer vermeyecek bir biçimde araştırarak tespit etmek ve yukarıda açıklananlar ışığında primlerin ödenme süreleri de dikkate alınarak zamanaşımına uğrayan dönemleri de belirleyerek Mahkemece sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
O halde, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulması gerekirken, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASI gerekmiştir.
G)SONUÇ:
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca (KALDIRILMASINA), ilk ...kararının yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA), dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacılara iadesine
25.09.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.