2. Hukuk Dairesi 2020/6252 E. , 2021/2028 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :...Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından katılma yoluyla kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kendi boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka miktarları ile ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 08.03.2021 günü duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... ile karşı taraf temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davalı-davacı kadının ziynet alacağına ilişkin temyiz dilekçesinin incelenmesinde;
İlk derece mahkemesince davalı-karşı davacı kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiş, ziynet alacağı davası yönünden her iki taraf istinaf talebinde bulunmuş, bölge adliye mahkemesi tarafından her iki tarafın istinaf talebinin kabulüne, ziynetlere yönelik nispi harcın tamamlattırılmadığı, ziynet eşyalarının cins, sayı ve niteliklerinin tespit edilmediği ve gerekçesiz hüküm tesis edildiği gerekçesiyle ziynet alacağı davası yönünden ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve dosyanın ziynet alacağı davası hakkında hüküm kurulmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/1-a-6 maddesi gereğince bölge adliye mahkemesi tarafından verilen kararlar kesin niteliktedir. Bu sebeple davalı-davacı kadının temyiz dilekçesinin ziynet alacağı davası yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Tarafların boşanma davalarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a)Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve özellikle ortak çocuk 2000 doğumlu Nilsu’nun inceleme tarihi itibarıyla ergin olduğunun, ayrıca her iki boşanma davası hakkında açıkça hüküm kurulduğunun anlaşılmasına göre davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b)Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu"nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış bozmayı gerektirmiştir.
c)Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk Furkan Hasan"ın ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
d)Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı-karşı davacı kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2-b, 2-c ve 2-d bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 2-a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, davalı-karşı davacı kadının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, duruşma için takdir olunan 3.050 TL vekalet ücretinin Abdulvahap"dan alınarak Sezen"e verilmesine, aşağıda yazılı harcın Abdulvahap"a yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 267.80 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Sezen"e geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 08.03.2021 (Pzt.)