3. Hukuk Dairesi 2018/995 E. , 2018/1425 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın ... yönünden kabulüne, ... yönünden husumetten reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalıların çeyiz eşya senedi ile davacıya taahhüt ettiği dava dilekçesinde dökümleri yapılı bulunan ziynet ve eşyaları vermeyi taahhüt ettiğini, düğünden sonra davacının davalının ailesinin evine yerleştiği için eşyaların alınmadığını, ziynetlerin ise davalıların "ev yaptıracağız mecburuz, sana daha sonra tekrar alırız" diyerek 9 adet bileziği davacıdan zorla aldıklarını ve bir daha geri vermediklerini, geri kalan 4 tanesini ise davalı ... "hapis cezası çıktı, para cezası olarak ödenirse ancak kurtulabilir" diyerek yine zorla aldıklarını ve bir daha geri vermediklerini, anlaşamayan tarafların kısa bir süre sonra ayrıldıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla belirtilen eşyaların bedellerinin, altınların ise aynen, aynen iadesi mümkün olmayanların ise şimdilik 14.250 TL bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 13/01/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 43.725,00 TL"ye yükseltmiştir.
Davalılar; kendilerinin ev yapma gibi bir durumlarının olmadığını, kendisine atfedilen cezanın ise denetimli serbestlik yoluyla devlet kurumunda çalışarak ödediğini, öncelikli olarak altınların bu miktarda olmadığını, olanları ise davacının alıp gittiğini, eşyalardan alınanların ise mevcut olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; davalı ... açısından davanın husumet nedeni ile reddine, diğer davalı ... açısından kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2) Davalının ziynet eşyalarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Somut olayda; davacı çeyiz eşyalarının hiç alınmadığı, ziynet eşyalarının ise davalılar tarafından zorla elinden alındığı ve iade edilmediğini beyan ederek, çeyiz senedi belgesine dayanarak çeyiz ve ziynet eşyaları yönünde talepte bulunmuş, davalı savunmasında çeyiz eşyalarından alınanların mevcut olduğu, ziynet eşyalarını ise davacının giderken götürdüğünü savunmuştur. Mahkemece, davanın çeyiz senedine dayanması nedeniyle davalı ..."in tanık dinletme talebi reddedilmiş, çeyiz eşya senedine dayandırılan davada imza itirazı yapılmadığı, sahtelik iddiasında bulunulmadığı, bu eşyaların davacı tarafça yanında götürüldüğü, davacı tarafça bağış yapıldığı ve evlilik birliği içerisinde herhangi bir borç için kullanıldığı ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür.
Dosya kapsamından; 22.06.2013 tarihinde çeyiz senedi düzenlendiği ve bu senetteki ziynet ve çeyiz eşyalarının davalı ..."ya teslim edildiği belirlenmiştir. Ancak davacı, dava dilekçesinde, ziynetlerin ev yapma ve ceza ödeme gerekçesiyle davalılar tarafından elinden alındığı yönünde beyanda bulunmakla ziynetlerin kendi kullanımına tahsis edildiğini kabul etmiştir. Davacının bu beyanı kendisini bağlar.
Bu durumda, davacının kullanımına verilen ziynet eşyalarının sonradan elinden alındığını ispatlaması gerekir.
Hal böyle olunca mahkemece, yukarıda açıklanan hukuki ve maddi olgular dikkate alınarak inceleme yapılması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu ispat yükü ters çevrilerek, yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.