22. Hukuk Dairesi 2017/27119 E. , 2020/1485 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı ve dahili davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı Kuruma ait yetiştirme yurdunda bulaşıkçı ve temizlik işçisi olarak alt işveren şirketler nezdinde çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini belirterek ödenmeyen kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı Bakanlık vekili husumet itirazında bulunarak kurumun sorumlu tutulamayacağını savunmuştur.
Dahili davalı Şirketler vekilleri, davacının çalışmasının bir yılın altında olduğunu, yurdun kapatıldığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı Bakanlık aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine, dahili davalı şirketler hakkında davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili ve dahili davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, dahili davalıların ve davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davalı Bakanlığın ve davalı şirketlerin alacaklardan sorumlu olup olmadığının ve alacak miktarlarının belirlenmesi noktalarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 2/6. maddesine göre bir işverenden işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir.Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur. Ancak asıl işverenin müteselsil sorumluluğu alt işverenin işçisinin asıl işverenin işyerinde özgülenmiş olarak çalıştığı süre ile sınırlıdır.
İşçinin asıl işverenden alınan iş kapsamında ve değişen alt işverenlere ait işyerinde ara vermeden çalışması halinde, işyeri devri kurallarına göre çözüme gidilmesi gerekmektedir. Devir hükümlerine göre ise; feshe bağlı diğer haklardan olan kullanılmayan izin ücretlerinden ve ihbar tazminatından son işveren sorumlu olup, devreden işverenin bu işçilik alacaklarından herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 120. maddesi hükmüne göre, 1475 sayılı Yasanın 14. maddesi halen yürürlükte olduğundan, işyeri devirlerinde kıdem tazminatına hak kazanma ve hesap yöntemi bakımından belirtilen madde hükmü uygulanmalıdır. Anılan maddeye göre, işyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde, işçinin kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanmalıdır. Bununla birlikte, işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları, işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır.
Somut olayda davalı Bakanlık, yetiştirme yurdunda yemek pişirilmesi, dağıtımı ve servisi işini hizmet alımı yoluyla yapmıştır. İhale alan şirketler ile arasında 4857 sayılı İş Kanunu"nun 2/6. maddesine göre asıl işveren alt işveren ilişkisi oluşmuştur. Kurumun asıl işveren sıfatıyla hükmedilen alacaklardan alt işveren şirketlerle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekirken hakkında açılan davanın yazılı gerekçe ile husumet yönünden reddi isabetsiz olmuştur.
Ayrıca, son alt işveren dahili davalı ... Tem. Nak. Ltd. Şti.’dir. Feshe bağlı hakların tamamından (kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin) son alt işveren sorumludur. Feshe bağlı haklardan kıdem tazminatı dışında devreden ... Gıda Ltd. Şti.’nin sorumluluğu bulunmamaktadır. Devreden ... Gıda Ltd. Şti. kıdem tazminatından kendi dönemi ve devir esnasında işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlı olarak sorumludur.
Ulusal bayram ve genel tatil alacağı yönünden ise dava tarihinde 2 yıllık hak düşürücü süre geçmediğinden tüm davalılar müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmalıdır.
Bu yönler gözetilmeksizin yazılı şekilde asıl işveren hakkında davanın husumet yönünden reddi ve alt işveren şirketlerin sorumlu bulunduğu alacakların ve miktarlarının hatalı belirlenmesi isabetsiz olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 04.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.