Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/12438
Karar No: 2018/1519
Karar Tarihi: 22.02.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/12438 Esas 2018/1519 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/12438 E.  ,  2018/1519 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili idarenin sorumluluk sahası içerisinde bulunan devlet ormanında 11.10.2010 tarihinde meydana gelen yangında 0,5 hektar civarında orman arazisinin yandığını, 43 adet kızılçam ağacının yanarak hayatiyetini yitirdiğini, yangının müvekkili kurum görevlilerince söndürüldüğünü, yapılan tahkikatlarda yangının, yangın mahallinden geçen enerji nakil hatlarının çok gevşek ve sarkık vaziyette olmasından dolayı tellerin birbirlerine sürtünerek ormana kıvılcım atmasından kaynaklandığını, davalı kurumun yangının çıkmasında kusurlu olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla uğranılan 22.478,67 TL zararın yangın tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili dilekçesinde; olayda müvekkili kurumun kusur ve ihmali olmadığını, olay ve zararla müvekkili kurumun faaliyetleri arasında herhangi bir illiyet bağı bulunmadığını söz konusu yangına mücbir sebep olan aşırı fırtınanın sebebiyet verdiğini, talep edilen tazminat tutarının da fahiş olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; orman yangınına standart dışı ve kapasitesinin üstünde hat taşıyan ağaç direğin izolatörünün yerinden çıkmasının sebep olduğu, davalı şirketin enerji nakil hattını standartlara uygun şekilde döşemeyip hat güzergahındaki oluşabilecek tehlikeleri önlemeye yönelik tedbirleri almaması nedeniyle yangından sorumlu ve davacı kurum zararını tazmin etmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne ve 22.478,67 TL"nin 11.10.2010 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2014/15463 esas 2015/8984 karar sayılı 20/05/2015 tarihli ilamıyla;
    “.....Davacı Orman idaresinin dava konusu yangını söndürmede kusuru olupta yangının büyümesine neden olmuş ise; bu durumda müterafik kusuru gereği tazminattan indirim yapılması gerekir.
    Hal böyle olunca; mahkemece yapılacak iş, dava konusu yangın ve yangını söndürmede davacının kusurunun bulunup bulunmadığı, yangının büyümesine ve zararın artmasına neden olup olmadığı araştırılıp, tazminat miktarından indirim yapılıp yapılmayacağı araştırılarak, gerekirse konusunda uzman bilirkişiden de rapor alınarak, sonucu dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya uygun görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Söz konusu bozma ilamı uyarınca mahkemece; bilirkişi raporu doğrultusunda tarafların % 50 oranında kusurlu oldukları, yangın söndürülmesinde kullanılan helikopterin günlük garanti çalışma süresi nedeniyle kira ücretinden davalının sorumlu olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 8.406,87 TL maddi tazminatın 11/10/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde taraflarca temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının sair, davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usulü kazanılmış hak doğabileceği gibi bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usulü kazanılmış hak gerçekleşebilir.
    Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme, kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur.
    04.02.1959 tarih 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere bozma kararına mahkemece uyulmuş olması taraflardan biri lehine usuli kazanılmış hak meydana getirir. Bu hakkı ne mahkeme ne de temyiz mahkemesi halele uğratabilir. Çünkü, müktesep hakkın tanınması kamu düzeni düşüncesiyle kabul edilmiştir.
    Bu ilkeler ışığında; dosya incelendiğinde; Dairemizin bozma ilamı öncesinde mahkemece 22.478,67 TL yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, bu karar davalı tarafça temyiz edilmiş, kusur yönünden hükmün bozulmasına rağmen tazminat miktarı yönünden bozma konusu yapılmamıştır. Tazminat miktarı yönünden hükmün bozulmadığı belirlendiğine göre kusur oranında tazminat miktarından indirim yapılması gerekecektir. Bozma sonrası hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacının % 50 oranında kusurlu olduğu anlaşıldığından bu oranda tazminat miktarından indirim yapılarak karar verilmesi gerekirken, bozma konusu yapılmayarak kesinleşen tazminat miktarından kusur oranından fazla indirim yapılması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair, davalının tüm temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davacı yararına HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi