Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/10916
Karar No: 2017/1395
Karar Tarihi: 16.03.2017

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/10916 Esas 2017/1395 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyet kararı verdi. Ancak suça sürüklenen çocuk hakkında adli raporların yetersiz olduğu tespit edildi. Yeniden sosyal inceleme raporu alınarak, suça sürüklenen çocuğun işlediği fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabilme ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığı değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Mağdurun ruh sağlığı hakkında da açık bir ifade bulunmadığı için ilgili üniversiteden ek rapor alınması veya Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Kuruluna gönderilerek yeniden rapor alınması gerektiği vurgulandı. Kararın kanun maddeleri ise TCK'nın 103/6. maddesi, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi şeklinde belirtildi.
14. Ceza Dairesi         2014/10916 E.  ,  2017/1395 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
    HÜKÜM : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından mahkûmiyet


    İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Suça sürüklenen çocuk hakkında Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalınca düzenlenen 15.05.2012 tarihli raporda, çocuğun işlediği iddia edilen cinsel istismar suçunun hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabileceği, davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunduğunun belirtildiği ancak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna ilişkin görüş bildirilmediği, Düzce Atatürk Devlet Hastanesince düzenlenen 10.04.2012 tarihli raporda ise 31.03.2012 tarihinde meydana gelen olay ilgi tutularak görüş bildirilmekle birlikte suça sürüklenen çocuğun hangi suça yönelik fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunduğu konusunda açık bir görüş bulunmadığı, raporun düzenlenmesine dayanak olan Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 10.04.2012 tarihli müzekkeresinde sadece "Çocuğun nitelikli cinsel istismarı" suçundan görüş istenildiği ve sosyal inceleme raporunun da çocukla görüşme yapılmadan düzenlendiğinin anlaşılması karşısında, yeniden sosyal inceleme raporu alınıp, gerek duyulması halinde bilirkişiden görüş sorulmak suretiyle suça sürüklenen çocuğun işlediği fillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabilme ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sonucuna göre hükümler kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalınca düzenlenen 22.10.2012 tarihli raporda, mağdurun ruh sağlığının olay nedeniyle bozulup bozulmadığı hususunda açık bir ifade bulunmaması karşısında, ilgili üniversiteden bu hususta ek rapor alınarak veya mağdur Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Kuruluna gönderilip yeniden rapor alınmak suretiyle anılan husus hiç bir şüpheye yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulduktan sonra suça sürüklenen çocuk hakkında TCK"nın 103/6. maddesinin tatbik edilip edilmeyeceğinin belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ile anılan maddenin uygulama dışı bırakılması,
    Kanuna aykırı, katılan mağdur vekili ile suça sürüklenen çocuk müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,16.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi