Esas No: 2018/2220
Karar No: 2018/6082
Karar Tarihi: 01.10.2018
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/2220 Esas 2018/6082 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine, müdahil davacı ... Yönetimi, davalı-müdahil davacı ... ve bir kısım davalı gerçek kişiler vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü, 102 ada 11; 107 ada 53, 62, 108, 109, 110, 112; 108 ada 10; 118 ada 35 ve 121 ada 90, 134 sayılı parsellerden;
102 ada 11; 107 ada 53, 108, 118 ada 35 ve 121 ada 90 parsel sayılı sırasıyla 556,65 m²; 1490,34 m²; 7.198,35 m²; 4103,71 m² ve 5765,01 m² yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak, 11 parsel “ev ve bahçe” diğer parseller ise “tarla” vasfıyla 1/4’şer oranında hisseli olarak davalılar ..., ..., ... ve ... adlarına;
107 ada 112 parsel sayılı 654,79 m² yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle “tarla” vasfıyla 1/5’şer oranında hisseli olarak davalılar ..., ..., ..., ... ve ... adlarına;
107 ada 62 ve 121 ada 134 parsel sayılı sırasıyla 1.961,74 m² ve 4987,55 m² yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak “tarla” vasfıyla davalı ... adına;
107 ada 109, 110 ve 108 ada 10 parsel sayılı sırasıyla 3.202,24 m²; 9.56,52 m² ve 676,40 m² yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak “tarla vasfıyla 1/2’şer oranında hisseli olarak davalılar ... ve ... adlarına; tespit edilmişlerdir.
Davacı Hazine vekili 28/03/2006 havale tarihli asıl ve birleşen dosya dava dilekçelerinde, dava konusu parsellerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu iddiasıyla, taşınmazların kadastro tespitinin iptali ile Hazine adına tescili isteğiyle dava açmıştır.
Davalı-müdahil davacı ..., 21/07/2010 havale tarihli harçlı dilekçesiyle 107 ada 112 sayılı parselde davalı ...’un hakkı olmadığı halde 1/5 oranında adına paylı tespit edilmesinin doğru olmadığı iddiasıyla davaya katılmıştır.
Müdahil davacı ... Yönetimi 04/05/2011 tarihli harçlı dilekçesiyle, dava konusu taşınmazın ... sayılan yer olduğunu belirterek, taşınmazın ... vasfıyla Hazine adına tescili isteğiyle davaya katılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı Hazinenin davasının kısmen, müdahil davacı ...’un davasının ise tamamen kabulüne ve 107 ada 112 ve 121 ada 134 sayılı parsellerin kadastro tespitlerinin iptali ile 107 ada 112 sayılı parselin 1/4 hisse oranında davalı-müdahil davacı ... ve davalılar ..., ... ve ... adlarına, 121 ada 134 sayılı parselin ise ... vasfıyla Hazine adına; diğer parsellerin ise tespit gibi tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş, davacı Hazine, müdahil davacı ... Yönetimi ve bir kısım davalı gerçek kişiler vekillerinin temyizi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 22/01/2013 tarih ve 2012/8963 – 2013/71 E.K. sayılı kararı ile hüküm bozulmuştur.
2018/2220 - 6082 Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “müdahil ... Yönetiminin müdahale dilekçesinde hangi parseller yönünden davaya müdahale ettiğini bildirmediği, mahkemece de hangi parseller yönünden müdahale edildiğinin sorulup açıklattırılmadığı, mahkemece sadece 121 ada 134 ve 90 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ... araştırması yapıldığı, 121 ada 134 ve 90 parsel sayılı taşınmazların memleket haritasındaki görünümleri ve dosyadaki fotoğraflar incelendiğinde, iki parselle ilgili bilirkişi raporunun çeliştiği, ayrıca diğer parsellerle ilgili Hazine, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiası ile dava açtığı halde taşınmazları gösterir geniş kadastro paftası getirtilmediğinden sınırlarında ... olup olmadığı anlaşılamadığı gibi, bu parseller yönünden ... incelemesi de yapılmadığı belirtilerek öncelikle müdahil ... Yönetiminin hangi parseller yönünden davaya müdahale ettiğinin sorulup açıklattırılması ve usulüne uygun bir şekilde ... ve zilyetlik araştırması yapılıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Bozma sonrasında müdahil davacı ... Yönetimi vekili 12/12/2014 tarihli dilekçesiyle, 107 ada 53, 62, 108, 109, 110, 112; 108 ada 10; 118 ada 35 ve 121 ada 90, 134 sayılı parseller yönünden davaya katıldıklarını bildirmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacı Hazine ile müdahil davacı ... Yönetiminin davalarının kısmen, müdahil davacı ...’un davasının ise tamamen kabulüne ve 121 ada 90 ve 134 sayılı parsellerin kadastro tespitlerinin iptali ile ... vasfıyla Hazine adına; 107 ada 109 sayılı parselin kadastro tespitinin iptali ile 1/4 hisse ile ..., ..., ... ve ... adlarına tapuya kayıt ve tescillerine, diğer parsellerde ise ölü olan davalı ...’un adına tam ve paylı olarak tespit edilen taşınmazlarda ... mirasçılarının payları belirtilerek diğer yönlerden tespit gibi tescile karar verilmiş, hüküm davacı Hazine, müdahil davacı ... Yönetimi vekilleri ve davalı-müdahil davacı ... ve bir kısım davalı gerçek kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde ... kadastrosu 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parseller ... alanı dışında bırakılmıştır.
1- Davacı Hazine ve müdahil davacı ... Yönetimi vekillerinin 102 ada 11; 107 ada 53, 62, 108, 110; 108 ada 10; 118 ada 35 sayılı parsellere ilişkin temyiz itirazları yönünden;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazların ... sayılmayan ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında olmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına,
2- Davacı Hazine, müdahil davacı ... Yönetimi vekilleri, davalı-müdahil davacı ... ve bir kısım davalı gerçek kişiler vekilinin 107 ada 109 ve 112 sayılı parsellere ilişkin temyiz itirazları yönünden;
Dosya kapsamının incelenmesinden; davacı Hazine vekilinin dava konusu parsellerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu iddiasıyla taşınmazların kadastro tespitinin iptali ile Hazine adına tescili isteğiyle dava açtığı, ...’un 107 ada 112 sayılı parselde davalı ...’un hakkı olmadığı halde 1/5 oranında adına paylı tespit edilmesinin doğru olmadığı iddiasıyla, ... Yönetiminin ise taşınmazların ... sayılan yer olduğunu belirterek, taşınmazların ... vasfıyla Hazine adına tescili isteğiyle davaya katıldığı görülmüştür.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 107 ada 109 ve 112 parsel sayılı taşınmazların ... sayılmayan ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında olmayan yerlerden olduğu anlaşıldığından davacı Hazine ve müdahil davacı ... Yönetimi vekillerinin taşınmazlara ilişkin 2018/2220 - 6082 temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; müdahil davacı ...’un müdahil olduğu ve davalı ...’un hissesinin kaldırılmasını talep ettiği taşınmaz 107 ada 112 sayılı parsel iken mahkeme; yanlış değerlendirme ile gerçek kişi tarafından davaya konu yapılmayan müdahil davacı ve davalı ... adına hisseli olarak tespit edilen 107 ada 109 parseldeki ... hissesini kaldırmış ve bu parseli müdahil davacı ile tespit maliki olmayan ve parsele dava açmayan diğer gerçek kişiler adına tesciline karar vermiştir. Bu hali ile dava konusu taşınmazlar hakkında verilen hüküm usul ve kanuna aykırı olup, davalı-müdahil davacı ... ve bir kısım davalı gerçek kişi vekilinin 107 ada 109 ve 112 sayılı parsellere ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu parsellere ilişkin olarak bozulması gerektirmiştir.
3- Davacı Hazine vekili, davalı-müdahil davacı ... ve bir kısım davalı gerçek kişiler vekilinin 121 ada 90 ve 134 sayılı parsellere ilişkin temyiz itirazları yönünden;
Mahkemece, çekişmeli 121 ada 90 ve 134 sayılı parsellerin ... sayılan yerlerden olduğu gerekçesi ile taşınmazların ... vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme taşınmazların öncesi ve mevcut niteliğini belirlemekten uzak olduğu gibi hüküm vermeye de yeterli bulunmamaktadır.
Şöyle ki; hükme esas ... bilirkişi kurulu raporunda taşınmazların 1957 tarihli memleket haritasında üzerinde meşe çalısı ve ormanlık alanları ile ilgili rumuzların olduğu ve ... bütünlüğü açısından zilyetliğin iktisabı mümkün olmayan yerler olarak nitelendirilen ... olan alanda, 1950 tarihli hava fotoğrafında ise memleket haritasını tamamlar biçimde ... rumuzlarının olduğu, koyu renkte olup ... olan alanda kaldığı rapor edilmiş, rapor ekinde taşınmazların memleket haritasındaki konumu gösterilmiş, yapılan çakıştırmada ise; rapordaki değerlendirmenin aksine her iki parsel açık alanda gösterilmiş, çevresindeki açık alanlarda ise ... rumuzu değil çalılık rumuzu görülmüş, rapor ekinde taşınmazların hava fotoğrafındaki konumu gösterilmemiş, hava fotoğrafının stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelemesine yer verilmemiş, yöreye ait en eski tarihli ve tespit tarihinden 15 - 20 yıl önce düzenlenmiş hava fotoğraflarının değerlendirmesi yapılmamış, dosya kapsamından taşınmazların niteliği hususunda duraksama oluşmuştur. Bu olgulara göre, dosya kapsamındaki ... bilirkişi raporu kendi içinde çelişkili olduğu gibi taşınmazların gerçek durumunu ve öncesinin ... sayılan yerlerden olup olmadığını ortaya koymaktan uzak ve yetersizdir.
Bunların yanı sıra; davaya konu taşınmazların zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olup olmadığı ve zilyetlik koşullarının kişiler yararına gerçekleşip gerçekleşmediği de usûlünce araştırılmamış, dava konusu 121 ada 134 parsel sayılı taşınmazın bitişik komşuları olan 121 ada 133 ve 135 parsel ile dava konusu 121 ada 90 parsel sayılı taşınmazın dört tarafında yer alan 88, 89, 91 ve 94 parsellerin davalı oldukları anlaşılmakla akıbetleri araştırılmamış, çekişmeli taşınmazlara komşu tüm parsellerin kadastro tutanakları, davalı iseler dava dosyaları, kesinleşerek tapuya kaydedilmiş iseler tapu kayıtları ve dayanakları eksiksiz olarak getirilmemiş olup UYAP üzerinden yapılan kontrolde dava konusu 121 ada 134 parsel sayılı taşınmaza komşu 121 ada 129 parsel sayılı taşınmaza ilişkin ... Yönetimi tarafından aynı taleple açılan davanın kabulüne dair verilen kararın Dairemizce 2010/14250 Esas sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği, eldeki dosya kapsamında mahkemece yapılan keşif ve yargılama esnasında ise bahsi geçen dava dosyasının nazara alınmadığı anlaşılmıştır.
Bu hali ile; mahkemece, usule uygun inceleme ve araştırma yapılmamış olduğu, dosya kapsamının hüküm kurmaya yeterli olmadığı görülmüştür. Eksik inceleme ve çelişkili raporlara dayanılarak hüküm kurulamaz.
Bu nedenlerle; dava konusu taşınmazlara komşu olan taşınmazların kadastro tutanakları, davalı iseler dava dosyaları, kesinleşerek tapuya kaydedilmiş iseler tapu kayıtları ve dayanakları ile birlikte getirtilmeli, çekişmeli taşınmazların bulunduğu yöreye ait en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ile tespit tarihinden 15 - 20 yıl önce düzenlenmiş memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden eksiksiz olarak getirtilip, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, yerel bilirkişiler ile taraf tanıkları ve önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve ... Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman ... yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir ... yüksek mühendisi veya mühendisi, bir ziraat
2018/2220 - 6082 mühendisi ve bir fen bilirkişi aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ile tespit tarihinden 15 - 20 yıl önce düzenlenmiş memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01/06/1988 gün ve 31/13 E.K.; 14/03/1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13/06/1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03/03/2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi ... olan bir yerin üzerindeki ... bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt ... toprağının ... sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü, ağaçların yaşı, cinsi, sayısı, kapalılık durumu, çevresi, incelenmeli, çekişmeli taşınmazların eylemli durumu incelenerek değerlendirilmeli; klizimetre (eğimölçer) aletiyle ölçülmek ve memleket haritasındaki münhaniler de dikkate alınmak suretiyle, taşınmazların kesin ve gerçek eğimi belirlenmeli, keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli, yukarıda değinilen belgeler fen ve uzman ... bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, hava fotoğraflarının stereoskop aleti vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak taşınmazlar üzerindeki bitki örtüsünü oluşturan unsurlar tek tek sayı olarak tarif edilmeli, ağaçların cinsi, ortalama yaşı, kapalılık oranı, hakim ağaç türü ve kullanım şekli detaylı olarak incelenmeli, ... sayılan ve sayılmayan bölümlerinin yüzölçümleri belirlenmeli,
Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazların ... sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, taşınmazlar hakkında zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerekir. Bu cümleden olarak; yapılacak keşifte, tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazların komşu parseller ile birlikte değerlendirilmek suretiyle zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl süreyle ne şekilde devam ettiği, ekonomik amaca uygun olup olmadığı konularında kesin tanık ve olgulara dayalı açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar gerçek kişiler yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli, dava konusu taşınmazlara komşu taşınmazların tesbit tutanakları içeriğine göre tespitlerine bir kayıt ve belge esas alınıp alınmadığı dikkate alınarak tutanakların içeriğinde vurgulanan maddî ve hukukî olgularla yerel bilirkişi ve tanık sözleri denetlenmeli, belge esas alınmış ise sözü edilen belgelerin nizalı parsel yönünü ne biçimde ve kimin yeri olarak sınır gösterdiği incelenmeli, davalı olup olmadıkları, tesbitlerinin kesinleşip kesinleşmediği incelenip irdelenmeli, özellikle fen memuru bilirkişisinden keşfi izlemeye, bilirkişi sözlerini denetlemeye, uzman ziraatçi bilirkişilerden ise mahkemenin keşif tutanağına geçen gözlemini yansıtmaya, taşınmazların niteliğini belirtmeye elverişli, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, dava konusu taşınmazlara komşu taşınmazlara ilişkin görülen davalar yapılan keşif ve yargılama esnasında nazara alınmalı, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: 1) Yukarıda bir numaralı bentde gösterilen nedenler ile; davacı Hazine ve müdahil davacı ... Yönetimi vekillerinin 102 ada 11; 107 ada 53, 62, 108, 110; 108 ada 10; 118 ada 35 sayılı parsellere ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden, 7139 sayılı Kanununun 33. maddesi uyarınca ... Yönetiminden harç alınmasına yer olmadığına, 2018/2220 - 6082
2) İki numaralı bentde gösterilen nedenler ile; davalı-müdahil davacı ... ve bir kısım davalı gerçek kişiler vekilinin 107 ada 109 ve 112 sayılı parsellere yöneltilen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu taşınmazlara ilişkin olarak BOZULMASINA,
3) Üç numaralı bentde gösterilen nedenler ile; davacı Hazine vekili, davalı-müdahil davacı ... ve bir kısım davalı gerçek kişiler vekilinin 121 ada 90 ve 134 sayılı parsellere yöneltilen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu taşınmazlara ilişkin olarak BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 01/10/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.