Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9363
Karar No: 2018/6159

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/9363 Esas 2018/6159 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalılar Hazine ve Orman Yönetimi, davacılar ... ve ... tarafından 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın orman niteliğinde tespit edilmesine karşı açılan dava sonucu reddedildi. Ancak, mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerektiği halde işin esasına girip hüküm kurduğu gerekçesiyle karar bozuldu. Mahkemenin görevinin kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlayıp, tutanak kesinleştikten sonra sona erdiği ancak davanın varlığının tutanağın kesinleşmesini önlediği belirtildi. Bu nedenle mahkeme kadastro mahkemesi olmayıp genel mahkeme olup, kamu düzeni ile ilgili görev konusunun yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmesi gerektiği ifade edildi. Kararda, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 4. maddesi ve 26. maddesinin dördüncü fıkrası detaylı bir şekilde açıklandı.
20. Hukuk Dairesi         2016/9363 E.  ,  2018/6159 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ... ve ... ile davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Yörede 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesine göre yapılan orman kadastrosunda ... ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan 101 ada 1 parsel sayılı 4082706,08 m² yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliğinde Hazine adına tespit edilmiş ve sonuçları 23/06/2009 ilâ 22/07/2009 tarihleri arasında ilan edilmiştir.
    Asıl dosyada davacı ... 10/11/2009 havale tarihli dava dilekçesiyle 1937 tarihli tahrir kaydına ve zilyetliğe dayanarak dilekçesinde yazdığı taşınmazlarının orman parseli olarak tespit gördüğünü, taşınmazların tarla niteliğinde olduğunu, lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğunu ileri sürerek tespitin iptali ile adına tescilini istemiştir.
    Birleştirilen dosya davacıları ... 18/11/2009 havale tarihli dava dilekçesiyle; davacı ... 17/11/2009 havale tarihli dava dilekçesiyle 1937 tarihli tahrir kaydına dayanarak dilekçelerinde sınırlarını ve mevkilerini yazdıkları taşınmazlarının orman vasfında olmadığı halde, 101 ada 1 sayılı orman parseli içinde tespit gördüğünü, taşınmazlarda yararlarına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğunu ileri sürerek, 101 ada 1 sayılı parselin taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemişlerdir.
    Dava konusu taşınmaz hakkında ..."da 18/11/2009 havale tarihli dava dilekçesiyle dava açmış, ayrı ayrı açılan davalar ...Kadastro Mahkemesince birleştirilerek yargılamaya devam edilmiş, ...Kadastro Mahkemesinin kapatılması üzerine dosya ... Kadastro Mahkemesine devredilmiştir.
    Mahkemece ...’ın davası eldeki davadan tefrik edilip başka esasa kaydedildikten sonra temyize konu davanın yargılaması sonucu davacılar ... ile ..."ın davalarının reddine, davacı ..."ın açtığı davanın kısmen kabul kısmen reddine, davaya konu 101 ada 1 sayılı orman parseli içinde yer alan, mahallinde yapılan keşif neticesinde dosyaya sunulan 5.6.2015 havale tarihli fen bilirkişilerinin raporuna ekli krokide 1.026.33 m² yüzölçümlü “parsel A” rumuzlu, 1.810.90 m² yözölçümlü ”parsel E” rumuzlu, 8.904.80 m² yüzölçümlü “parsel F” rumuzlu, 5.376.97 m² yüzölçümlü “parsel G” rumuzlu, 339.48 m² yüzölçümlü “parsel H” rumuzlu ve 2.128.21 m² yüzölçümlü “parsel I” rumuzlu taşınmazların orman vasfıyla tespit gibi Hazine adına tapuya kayıt ve tescillerine, aynı raporda Harman Tarla olarak adlandırılan 106.73 m² yüzölçümlü “parsel B” rumuzlu , ev altı bahçesi şeklinde adlandırılan 331.05m² yüzölçümlü “parsel C” rumuzlu ve ev üstü kır bahçesi şeklinde adlandırılan 1186.53m² yüzölçümlü “parsel D” rumuzlu taşınmazların 101 ada 1 sayılı orman parselinden ifrazı ile her birine ayrı ayrı aynı ada son parsel numarasından sonra gelen parsel numarası verilmek suretiyle dosyada mevcut ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/351 E - 2015/346 K. sayılı veraset ilâmı uyarınca, her bir taşınmaz ayrı ayrı toplam 5 pay kabul edilerek, ... mirasçıları ... ve arkadaşları adına tescillerine karar verilmiş, hüküm davacılar ... ve ... ile davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. 2016/9363 - 2018/6159 Dava, dava dilekçesindeki açıklamaya göre, orman tahdidine itiraz ve tescil istemine ilişkindir.Mahkemece davanın esasına girilmek sureti ile hüküm kurulmuş ise de; dava konusu 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmasına dair sonuçlar 23/06/2009 ilâ 22/07/2009 tarihleri arasında ilan edilmiş, eldeki davalar ile kadastro mahkemesinin 2014/22 Esasında kayıtlı dosyada, davalar askı ilanından sonra 10 Kasım, 17 Kasım ve 18 Kasım 2009 tarihlerinde açılmıştır. Yine, askı ilan süresi içinde mezkur parselin dava konusu edildiği başka bir dava bulunmadığı anlaşılmıştır. Kadastro mahkemesinin görevi, kadastro tutanağının düzenlendiği tarihten tutanağın kesinleşmesine kadar geçecek zaman içindeki itiraz ve davalar için söz konusu olduğu, başka bir anlatımla; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26. maddesinin dördüncü fıkrasına göre, kadastro mahkemesinin görevinin, kadastro tutanağının düzenlendiği günde başladığı, tutanak kesinleştikten sonra kadastro mahkemesinin görevinin sona erdiği ancak, davanın varlığının tutanağın kesinleşmesini önleyeceği, somut olayda da askı ilan süresi içinde 101 ada 1 parsel sayılı taşınmaza dava açılmadığı ve böylece kadastro tutanağı kesinleşmiş olduğuna göre, görevli mahkemenin, kadastro mahkemesi olmayıp genel mahkeme olduğu, görev konusu kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmesi gerektiği anlaşıldığına göre mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilip yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacılar ... ve ... ile davalılar Hazine ve Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 01/10/2018 günü oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi