MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TENKİS

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, mirasbırakanları ..."nın 21/11/2011 tarihinde vasiyetname bırakmadan öldüğünü, murisin 1996 yılında işletmeye başladığı ve tüm sermayesini koyduğu ... Kuyumculuk adlı işyerinin kendisine ve davalılardan kardeşleri ... ve ...’e intikal eden 1277 Ada, 3 parsel sayılı taşınmazdaki 1 nolu dükkan ile birleştirilerek kullanılan yan taşınmazın kız kardeşleri ... ve ... adlarına alındığını ve bedelinin murisleri tarafından ödendiğini öğrendiğini, davalı ...’nun mirasbırakanın yanında çalışan olmasına rağmen hukuka aykırı yollarla manevi baskı yoluyla hiçbir sermaye katkısında bulunmadan ... Kuyumculuk isimli işletmeye % 20 ortak yapıldığını, babalarının ölümünden sonra ilgili işletmenin sermayesinin paylaşımı sırasında payının % 25 olduğunu beyan ederek miras payının haricinde % 5 fazla pay aldığını, üstelik muhasebeden bildirilen ve veraset intikal vergisi buna göre yatırılan miktarda (14.611 kg altın, 14.813 kg gümüş) sermayeden babalarının Akbank" ta bulunan şahsi kasasının ölümünden sonra ... tarafından tek başına açılmak suretiyle eksik çıktığından kendisine sadece 2.580 kg altının teslim edildiğini, gümüşün ise hiç verilmediğini, dükkanda bulunan 3 adet kasanın ... tarafından açıldığını ve içerisinde bulunan altın, hurda altın, ve gümüşün miktarının bilinemediğini, ... Asliye Hukuk Mahkemesi" nin 2013/120 D. İş sayılı dosyasıyla tespit yapıldığını, rapor geldiğinde ayrıca sunulacağını, bunun dışında murisin davalılar adına çeşitli bankalarda açılan hesaplara para yatırdığını, polen menkul kıymetlerde ise hisse senedi aldığının düşünüldüğünü, tüm bu iyi niyeti aşan aşırı kazandırmalardan haberdar olmadan önce payına isabet eden ... yer alan bir taşınmaz ile ... araçtaki payından feragat ettiğini ancak daha sonra kardeşlerinin kazanımlarından haberdar olduğunu, bunların dışında davalılardan ... ya da ... adına açılmış olan ... Kuyumculuk adlı işyerinin de tüm sermaye ve kapanma anındaki zarar hesaplarının muris tarafından ödendiğini düşündüğünü ileri sürerek tenkis istemlerinin kabulü ile terekenin toplam değeri henüz bilinmediğinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik saklı payını aşan 10.000 TL"nin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..., davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, murisin tüm malvarlığının mirasçılar arasında eşit olarak paylaşıldığını, davacının kötüniyetli olduğunu, ... Kuyumculuk’un yan tarafında yer alan dükkanın aslında kuyumculuk dükkanına dahil bir alan olduğunu ve davacının bu hususu yıllardır bildiğini belirterek davanın reddini savunmuş, davalılardan ... ve ... katıldıkları duruşmada davayı kabul etmediklerini belirtmişlerdir.
Mahkemece, davanın 1 yıl içerisinde açılması gerektiği davacının davasının zaman aşımına uğradığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istemli olarak temyiz edilmiş olmakla, duruşma isteminin değerden reddine karar verilerek Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 8.20.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 17.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.