21. Hukuk Dairesi 2016/5569 E. , 2017/7553 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, davacının 15.12.2010- 15.06.2012 tarihleri arası eksik bildirilen sürelerin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacının davalı ... Gıda Ambalaj San. Ve Ticaret Ltd. Şti. işyeri nezdinde 15/12/2010 - 15/06/2012 tarihleri arasında sigortalı olarak çalıştığının tespitine karar verilmiş ise de, bu sonuca eksik araştırma ve inceleme sonucu varılmıştır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
Çalışma olgusu her türlü delil ile ispat edilebilirse de çalışmanın konusu niteliği, başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Somut olayda, davacının ... Gıda Ambalaj San. Ve Tic. Ltd. Şti. ünvanlı şirkette çalıştığını belirterek hizmet tespiti talep ettiği, belirtilen ünvanlı şirket adına ... işyeri tescil kaydı, vergi kaydı, ticaret sicil kaydı bulunmadığı, davacının 17.02.2014 tarihli dilekçesi ile davasını bu kez ... Sosyal Hizmetler Nakliye Plastik Ambalaj İnşaat Gıda Emlak Hayvancılık Makine Tekstil Sanayi Ve Tic Ltd Şti Şirketi ünvanlı işyerine yönelttiği, ancak bu ünvanlı şirket adına işyeri tescil kaydının bulunup bulunmadığının araştırılmadığı, var ise dönem bordrolarının istenip bordro tanıkları, gerektiğinde komşu işyeri tanıkları dinlenmediğinden eksik araştırma ve inceleme ile sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Yapılacak iş; davacının davasını yönelttiği ... Sosyal Hizmetler Nakliye Plastik Ambalaj İnşaat Gıda Emlak Hayvancılık Makine Tekstil Sanayi Ve Tic Ltd Şti Şirketi" nin işyeri tescil kaydını, işyeri tescil kaydı var ise dönem bordrolarını davalı kurumdan istemek, bordro tanıklarını resen tespit edip dinlemek, bordrolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya bunların tanıklığıyla yetinilmediği taktirde, ... ilgili il müdürlüğünden, gerekirse zabıta, vergi dairesi ve meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu iş yeri çalışanlarının; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve davacının işe giriş ve çıkış sürelerini net belirlemek ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde 506 sayılı Yasanın 2, 6, 9 ve 79/10 maddeleri gereğince ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.