3. Hukuk Dairesi 2016/13671 E. , 2018/2067 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı dava dilekçesinde; davalı ile boşanma aşamasında olduklarını, davalının takılan ziynet eşyalarını düğün sonrasında bazı şahsi ve düğün borçlarını ödemek için bozdurduğunu belirterek düğünde takılan 4 tanesi düz, bir tanesi müvekkilin annesi tarafından adana burması veya Trabzon burması olarak adlandırılan 5 adet 22 ayar 30 gram bilezik, 2 adet cumhuriyet altınının aynen iadesine aynen iadesinin mümkün olmaması halinde dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL "nin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiş, 18.11.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile, bilirkişi tarafından gözlemlenen ziynet eşyalarına göre davayı ıslah ettiğini belirterek taleplerine 14 ayar zincir kolye ve 14 ayar künye ekleyerek dava konusu altınların miktar ve değerini 12.139,00 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde; düğünde takılan altınların davacı tarafından götürüldüğünü, kendisinin yüksek bir maaşla çalıştığını,düğünde takılan altınlara ihtiyacının olmadığını, altınların davacının babası tarafından istendiğini ve davacının babasına verildiğini belirterek açılan davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile; 3 adet burma bilezik 4.920.00TL değerinde, 1 adet burma bilezik 2.050.00TL değerinde, 1 adet kelepçeli bilezik 1.968.00TL değerinde, 1 adet 2,5 ata Cumhuriyet altını 1.425.00TL değerinde, 1 adet tek ata Cumhuriyet altını 575.00TL değerinde, 1 adet zincir, kolye 631.00TL değerinde, 1 adet künye 570.00TL değerinde bulunan altınların davalı tarafından davacıya aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde bedeli olan 12.139.00TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
Dava; ziynet eşyalarının aynen, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK"nın 26.maddesi (HUMK’nun 74. maddesi) hükmüne göre, mahkeme tarafların iddia, savunma ve talepleri ile bağlıdır. Kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesi olanak dışıdır. Öğreti ve uygulamada taleple bağlılık olarak adlandırılan bu kural sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturulan her bir alacak kalemi yönünden de uygulanır.
Aynı kanunun 141/2.maddesinde ise "İddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati hükümleri saklıdır." şeklinde düzenlenmiş olup, 176.maddesinin 1.fıkrasında ise, ıslah "Taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir." şeklinde ıslahın kapsamı belirlenmiştir.
Tamamen ıslahta davacı, davasını baştan (dava dilekçesinden) itibaren ıslah eder ve yeni bir dava dilekçesi verir (HUMK.md.88). Tamamen ( kamilen) ıslah ile dava dilekçesi de dahil bütün usul işlemlerinin yapılmamış sayılması söz konusudur ve tamamen ıslah ile talep sonucu ve dava sebebi değiştirilebilir.
Islahta dava konusu olmayan bir talebin dava kapsamına alınması mümkün değildir.
HGK"nın 26.09.2011 tarih, 2011/1-364 E.-2011/453 K.sayılı ilamında da "Dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak bulunmamaktadır." ilkesi benimsenmiştir.
Somut olayda; davacı dava dilekçesinde 5 adet bilezik ve 2 adet cumhuriyet altının iadesini mümkün değilse bedelini talep etmiştir. Alınan bilirkişi raporunda, CD ve fotoğrafların incelenmesi neticesinde, talep edilenler haricinde 14 ayar zincir kolye ve 14 ayar künye takıldığı tespit edilmiştir. Davacı tarafından sunulan 18.11.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile 5 bilezik ve 2 adet Cumhuriyet altını yanında 14 ayar zincir kolye ve 14 ayar künye de talep edilmiştir. Islah yoluyla dahi mevcut dava (talep) yanına yeni bir dava (talep) eklenemeyeceğine göre mahkemece yapılacak iş, 5 bilezik ve 2 Cumhuriyet altını ile sınırlı olmak kaydı ile davacının ziynet talebinin kabulüne karar vermek iken, bu yön nazara alınmadan, dava dilekçisindeki talep dışına çıkılarak (HMK m. 26), 14 ayar zincir kolye ve 14 ayar künyenin de davacıya aynen iadesine, mümkün olmaması halinde bedeline karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenler ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 05.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.