Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5207
Karar No: 2020/4985
Karar Tarihi: 07.10.2020

2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/5207 Esas 2020/4985 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2018/5207 E.  ,  2020/4985 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
    Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/1, TCK’nın 62/1, 52/2-4, 51/1-3-6, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
    Temyiz Edenler : Sanık müdafii, katılan vekili


    2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    İncelenen dosyada; 05.08.2017 tarihli ve 30145 Mükerrer sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 291. maddesinin 1. fıkrasındaki 15 günlük sürenin istinaf mahkemelerine ilişkin temyiz süresini düzenlediği, daha önce Yargıtay incelemesinden geçen dosyalara ilişkin temyiz süresinin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 310. maddesine göre 1 hafta olduğu gözetilmeksizin, hüküm fıkrasında temyiz süresinin 15 gün olarak belirlenmesi suretiyle sanık müdafii ve katılan vekilinin yanıltıldığı anlaşıldığından, sanık müdafinin yokluğunda verilen ve kendisine 06.02.2018 tarihinde tebliğ edilen hükme ilişkin 20.02.2018 tarihli temyiz talebi ile katılan vekilinin 17.01.2018 tarihinde tefhim edilen hükme ilişkin 30.01.2018 tarihli temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede:
    20.10.2011 olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığında 2011 olarak gösterilmesi, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışı olarak kabul edilmiştir.
    Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca aynı maddenin birinci fıkrasının "c" bendindeki hak yoksunluklarının kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından uygulanamayacağının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    İzmir 1 numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 07.05.1992 tarih, 3683 sayılı kararıyla belirlenen 1. derece doğal sit alanı ilan edilen bölge içerisinde yer alan ve tapu kaydında özel mülkiyete konu olan... ili, ... ilçesi, Küçükbahçe köyü, 129 ada, 1 sayılı parseldeki 21 numaralı müstakil binanın sanık ..."ye ait olduğu,... İl Özel İdaresi görevlilerince yerinde yapılan 20.10.2011 tarihli incelemelerde, sanığın projesine aykırı olarak, binanın projesinde çiçeklik olarak gözüken yere 1.20x2.50 metre ebadında duvarın, duvar üzerine ahşap görünümlü pvc doğrama+cam ve üzeri kiremit kaplı ahşap sundurmanın, arka cepheye üstü kiremit kaplı ahşap sundurmanın yapıldığının tespit edildiği, bölgenin 1. derece doğal sit alanı olarak kabul edildiği kararın mahallinde ilgili belediye tarafından 05.05.2000 tarihinde mutat vasıtalarla duyurusunun yapıldığı ve buna dair tutanakların dosya kapsamında bulunduğu, olay yerinde yapılan 18.11.2012 tarihli keşfe iştirak eden inşaat mühendisi ve fen bilirkişisinden alınan raporlardan anlaşılacağı üzere, 1. derece doğal sit alanı içerisinde yer alan müstakil binaya, fiziki ve inşai müdahale niteliğinde olan eklentilerin yapıldığı, yapılan bu uygulama için ilgili Koruma Kurulundan alınmış bir iznin bulunmadığı, böylelikle sanığın 1. derece doğal sit alanı içerisinde yer alan taşınmaza yaptığı dava konusu müdahalelerin, 2863 sayılı Kanunun 65/1. maddesinde düzenlenen izinsiz fiziki ve inşai müdahale niteliğinde olduğu kanaatine ulaşıldığı,
    Ayrıca her ne kadar sanık müdafii suça konu yer ile ilgili yapı kayıt belgesi sunmuş ise de; 2863 sayılı Kanunun 9. maddesinde, Koruma Yüksek Kurulunun ilke kararları çerçevesinde koruma bölge kurullarınca alınan kararlara aykırı olarak, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve koruma alanları ile sit alanlarında inşai ve fiziki müdahalede bulunulmayacağının düzenlendiği, anılan düzenlemeye aykırı olarak, izin alınmaksızın inşai ve fiziki müdahalede bulunulmasının ise, aynı Kanunun 65. maddesi ile yaptırım altına alındığı, buna karşılık, 3194 sayılı İmar Kanununa 11/05/2018 tarih ve 7143 sayılı Kanunun 16. maddesi ile eklenen geçici 16. maddede, ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacıyla yapı kayıt belgesi verilebileceği hükme bağlanmış olup, 2863 sayılı Kanuna tezahürü bulunmayan bahse konu düzenlemenin, anılan Kanunun 65. maddesinde tanımlanan inşai ve fiziki müdahale suçlarının unsurlarını etkilemeyeceği, zira, yapı kayıt belgesi verilmesinin, ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınmasını sağlamakla birlikte, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve koruma alanları ile sit alanlarında, kültür varlıkları yönünden koruma bölge kurullarından, tabiat varlıkları ve doğal sit alanları yönünden Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerinden izin alınmaksızın gerçekleştirilen inşai ve fiziki müdahaleleri hukuka uygun hale getirmeyeceği anlaşılmakla;
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, eylemin inşai ve fiziki müdahale niteliğinde olmadığına, sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine, katılan kurum vekilinin; sanık hakkında alt sınırdan ceza tayin edilmesi ile indirim ve erteleme hükümlerinin uygulanmasının yerinde olmadığına, ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-TCK"nin 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrileceği ihtarının yapılmamış olması,
    2- Sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceği ihtarı yapılırken dayanak kanun maddesi olan TCK"nın 51/7. maddesinin belirtilmemesi,
    3-Hakkında tayin edilen hapis cezası ertelenen sanığın, denetim süresi iyi halli olarak geçirildiği takdirde, cezanın infaz edilmiş sayılacağı ihtarı yapılırken dayanak kanun maddesi olan TCK"nın 51/8. maddesinin belirtilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının 4 nolu bendinin devamına, “TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrileceğinin ihtaratına"" cümlesinin eklenmesi, hükmün 11 nolu bendindeki TCK’nın 51/7-8. maddelerin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkarılarak yerine “TCK"nın 51/7. maddesi uyarınca,
    sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde, ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin ve aynı kanunun 51/8. maddesi uyarınca denetim süresi iyi halli olarak geçirildiği takdirde, cezanın infaz edilmiş sayılacağının sanığa ihtarına” cümlelerinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 07/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi