1. Hukuk Dairesi 2017/5567 E. , 2018/13955 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESPİT
Taraflar arasında görülen tespit davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, tapu maliki ile davacının aynı kişi olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Davacı, 60058 ada 1 sayılı parselde 19/214056, 60120 ada 3 sayılı parselde 77/8983, 60162 ada 1 nolu parselde ise 40/23238 pay sahibi olduğunu, sözü edilen payları ... 2. Noterliğin"nin 30.09.1958 gün, 23568 yevmiye nolu vekaletnamesi ile yapılan işlem sonucu iktisap ettiğini, 2013 yılında bu payları devretmek için tapu müdürlüğüne başvurduğunda, iktisap işlemi sırasında kullanılan vekaletnamenin aslının ibrazı yada tapu da malik görünen kişi ile aynı kişi olduğuna ilişkin mahkeme kararı getirilmesi halinde satış yapılabileceğinin belirtildiğini ileri sürerek vekaletname aslı temin edilemediğinden sözü edilen taşınmazlardaki pay sahibi İbrahim ... kızı ... ile ... TC kimlik numaralı ..."un aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, hazineye husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bilindiği üzere;
1- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1 maddesinde; “Çekişmesiz yargı, hukukun, mahkemelerce, aşağıdaki üç ölçütten birine veya birkaçına göre bu yargıya giren işlere uygulanmasıdır” hükmüne yer verilmiş; bu ölçütler ise ilgililer arasında uyuşmazlık olmayan haller, ilgililerin ileri sürebileceği herhangi bir hakkın bulunmadığı haller ve hakimin re’sen harekete geçtiği haller olarak ifade edilmiştir.
Kanunda çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu önce genel çerçevesi belirlenerek, daha sonra da mümkün olduğunca sayılarak belirtilmiştir. Ancak bu sayma sınırlı olmadığından yasa maddesinde sayılmayan fakat çekişmesiz yargı ölçütlerini taşıyan diğer işlerin de çekişmesiz yargı işi olarak kabulü gerekir. Yani, 382. maddede sayılmamakla beraber çekişmesiz yargının ölçütlerinden birini veya birkaçını taşıyan bir iş de çekişmesiz yargı işi olarak değerlendirilebilir.
Tapu kayıt maliki ile davacının aynı kişi olduğunun tespiti davaları da 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 382. maddesinde belirtilen çekişmesiz yargı işlerinden sayılmalıdır. Kaldı ki, 382. maddenin 2-ç/1 fıkrasında “Taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılması” çekişmesiz yargı işi sayılmış olup, niteliği itibariyle tespit taleplerinden başka bu tarife uyacak bir dava türü de bulunmamaktadır.
Talep tarihi itibariyle yürürlükte bulunan HMK’nun 383. maddesi uyarınca, çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesidir. Bu itibarla, çekişmesiz yargı işi olan tespit taleplerine de sulh hukuk mahkemelerince bakılması gerekir. Anılan Kanunun 114/1-c ve 115. maddeleri gereğince, görev dava şartlarından olup mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırmalıdır.
2- Dava, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 382 vd. Maddelerinde düzenlenen çekişmesiz yargı işlerinden olup hasım olarak Hazine değil, Tapu Müdürlüğü"nün ilgili olarak yer alması zorunludur. Mahkemce de bu yönde gözetilmemiştir.
Somut uyuşmazlıkta davacı; 6100 sayılı HMK"nun yürürlük tarihinden sonra, 11.04.2014 tarihinde, ... İli ... İlçesi ... Köyü 60058 ada 1 parselde 19/2124056 pay 3 parselde 77/8983 pay 60162 ada 1 parselde 40/23238 pay sahibi olduğunu ve taşınmazların tapu kaydının malik hanesinde yer alan ... ile ... TC kimlik nolu ..."un aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesi isteği ile eldeki davayı açmıştır.
Bu itibarla, çekişmesiz yargı işi olan tapu kayıt maliki ile aynı kişi olunduğunun tespiti taleplerine sulh hukuk mahkemelerince bakılması gerekmekte olup, bu tür işlerin Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi mümkün değildir.
Hâl böyle olunca, anılan isteğin Asliye Hukuk Mahkemesinde yazılı yargılama usulüne göre görülmesi mümkün olmadığından, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yanılgılı düşünce ile yazılı şekilde davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi ve hasım olarak Tapu Müdürlüğü gösterilmesi gerekirken Hazine"nin gösterilmesi doğru değildir.
Davalının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 25.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.