3. Hukuk Dairesi 2016/11166 E. , 2018/2567 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki ... davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde, dava konu... taşınmaz içerisinden davalı şirket tarafından 25.12.1999 tarihinden itibaren kaçak ... alındığının tespit edildiğini, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/44-27 D.iş karar sayılı ilamı ile kaçak alınan ...yun durdurulması için bilirkişilerce tespit yapıldığını, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/278 Esas sayılı dosyası ile 1999 ila 2001 yıllarına ilişkin yapılan tespit sonucu belirlenen miktar alacak için dava açıldığını, devam eden davada yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda, taleplerinin üzerinde 134.374.500 TL (yeni 134,37 TL) fazla hesaplama yapıldığını, ayrıca raporda 30.06.2003 tarihine kadar 4.080.603.000 TL (yeni 4.080,60 TL) hesap yapıldığını, bu rapora istinaden daha önce açmış bulundukları davada fazlaya ilişkin haklar saklı tutulduğundan talepleri üzerinde tespit edilen bedel ile 2002 yılından 30.06.2003 yılına kadar tespit edilen bedel toplamı 4.214.977.500 TL"nin (yeni 4.214,98 TL) 25.12.1999 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dilekçesinde; uyuşmazlığın özünün haksız fiil sorumluluğuna ilişkin olduğunu, davacı tarafça iddia edilen zararın öğrenildiği tarihten itibaren bir yıldan fazla bir sürenin geçtiğini, davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, esasa yönelik olarak ta; davaya konu ...yun yüzey ...yu olduğu, müvekkili firmanın 2001 senesinde yaptığı eylemin taşlık, ... elverişsiz ve özel mülkiyete konu olmayan bir alanda, hiçbir işe yaramadan akıp gidecek olan ve önemli ölçüde yağmur ve kar ...larından oluşan ...yu toplama kanalı ve kaptajla tutup yararlanmaktan ibaret olduğunu, müvekkili firmanın 2001 tarihinden itibaren dava konu... yere bir müdahalesinin bulunmadığını, dava konu... yerde yapılan ihtiyati tedbirin infazı sırasında müvekkili firma tarafından yapılan tüm ekipmanların davacı tarafça tahrip edildiğini, dava konu... bedelin 2001 tarihinden sonraki döneme ilişkin olduğunu, oysa müvekkilinin bu tarihten itibaren herhangi bir kullanımının bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece "...4.214.977,50 TL (yeni para birimimiz TL"ye çevirilerek elde edilen 4.214,978 TL) bedelin davalıdan talep edilmesinde davacının haklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulü cihetine gidilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2012/19365 esas 2012/23468 karar sayılı 14/11/2012 tarihli ilamıyla;
“.... Buna göre; mahkemece, dava konu... ...yun kullanımı ile ilgili olarak ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/44 D. iş Esas 2001/27 D. iş karar sayılı dosyasında yapılan 06.12.2001 tespit tarihi ile ... İcra Müdürlüğü tarafından ihtiyati tedbirin infazının gerçekleştirildiği 04.03.2002 tarihi arasındaki dönem için hesaplanacak bedele hükmedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Ancak davalının savunması da dikkate alınarak, infaz işleminin gerçekleştirildiği 04.03.2002 tarihi sonrasındaki dönem içerisinde davaya konu ...yun davalı tarafından kullanıp kullanmadığı hu......nun tespiti açısından, davacı tarafa delillerini ...nması için imkan ve süre tanınmalı, tüm deliller u...lünce toplanarak değerlendirilmeli ve ortaya çıkacak sonuç dairesinde hüküm kurulması gerekirken, sadece davacı tarafın iddialarına dayanarak talep edilen tüm dönem açısından hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Söz konu... bozma ilamı uyarınca mahkemece; davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz incelemesi neticesinde; Dairemizin 2015/1023 esas 2015/3986 karar sayılı 12/03/2015 tarihli ilamıyla;
“Bozma ilamında,06.12.2001 tespit tarihi ile ... İcra Müdürlüğü tarafından ihtiyati tedbirin infazının gerçekleştirildiği 04.03.2002 tarihi arasındaki dönem için hesaplanacak bedele hükmedilmesinde bir isabetsizlik olmadığı belirtilmesine karşın bu döneme ilişkin talebin kabulü gerekirken bozma ilamı yanlış yorumlanarak davanın tümden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle hükmüm bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyan mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 569,21-TL"nin dava tarihi olan 12/09/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davanın 3.645,77-TL yönünden reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir u...lü kazanılmış hak doğabileceği gibi bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de u...lü kazanılmış hak gerçekleşebilir.
Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme, kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına u...li kazanılmış hak oluşturur.
Dosyanın incelenmesinde; mahkemece verilen ilk hükümde faiz başlangıcının 25/12/1999 tespit tarihi olarak belirlendiği, davalının temyizi üzerine faiz başlangıcı yönünden bozma yapılmadığı görülmektedir. O halde faiz başlangıç tarihinin 25/12/1999 tarihi olması gerekirken dava tarihinden itibaren faiz başlatılması doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1. maddesinde faiz başlangıcına ilişkin “dava tarihi olan 12/09/2004” tarihinin hükümden çıkartılarak yerine "25/12/1999" tarihinin yazılması ...retiyle hükmün HUMK"nun 438/VII.maddesi gereğince düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.