Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9532
Karar No: 2018/6577

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/9532 Esas 2018/6577 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/9532 E.  ,  2018/6577 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... Yönetimi 21.06.2010 günlü dilekçesinde; ... ilçesi, ...ı köyü (beldesi), ... mevkii 311 sayılı parselin davalılar adına tapuda kayıtlı olduğu, asliye hukuk mahkemesinin 2009/141-253 sayılı dosyasındaki bilirkişi raporlarında (1) ile gösterilen 7094.534 m² ve (E) harfi ile gösterilen 934.75 m² olmak üzere toplam 8029.284 m² bölümün yörede 1944 yılında yapılıp kesinleşen ... kadastro sınırları içinde kaldığı ve ... sayılan yerlerden olduğu halde, yolsuz olarak davalı gerçek kişiler adına tapu kaydı oluşturulduğu iddiası ile tapu kaydının iptali ve ... niteliğiyle Hazine adına tescilini, davalıların elatmasının önlenmesini, tapudaki şerhlerin silinmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, Hazine aleyhine açılan davanın husumetten reddine, gerçek kişiler aleyhine açılan davanın kabulüne, 22.11.2010 tarihli müşterek bilirkişi krokisinde (1) ve (E) harfi ile gösterilen bölümlerin davalılar murisi adına olan tapu kaydının iptaline ve ... niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, Hazine dışındaki davalıların taşınmaza elatmalarının önlenmesine karar verilmiş, hükmün davalı gerçek kişiler vekili, davalı Hazine ve davacı ... Yönetimi tarafından temyizi üzerine, Dairenin; 13/09/2011 gün ve 2011/6141 - 9688 sayılı kararıyla; [1) İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve kesinleşmiş ... kadastrosunun uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporuyla çekişmeli parselin ekli krokisinde (A) harfi ile işaretli 1704,66 m2, (B) harfi ile işaretli, 1231,17 m2 ve (C) harfi ile işaretli 1737,35 m2 yüzölçümündeki bölümlerin ... sayılmayan alanda, (D) harfi ile gösterilen 750,562 m2 bölümün ve (F) harfi ile gösterilen 3039,464 m2 bölümünün 2/B uygulamasıyla Hazine adına ... sınırları dışına çıkarılan sahasında kaldığı, aynı krokide (1) ile gösterilen 7094,534 m2 ve (E) harfi ile gösterilen 934,75 m2 bölümleri ise 1942 yılında yapılıp kesinleşen ... kadastrosu sınırları içinde kaldığı belirlenip, (1) ve (E) ile gösterilen bölümlerine ilişkin davanın kabulüyle, bu bölümlerin tapu kayıtlarının iptaline ve ... niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, parselin diğer bölümlerine ilişkin davanın ise reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, davacı ... Yönetiminin tüm, davalı Hazine ve davalı gerçek kişilerin aşağıda ikinci bentde söz edilenler dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2) Davalı Hazine ile ... mirasçılarının diğer temyiz itirazlarına gelince; çekişmeli ... Köyü 311 sayılı parselin ölü ... adına tapu kayıtlı olduğu, tapuda henüz mirasçılarına intikal işlemi yapılmadığı, bu nedenle tüm mirasçılarının davalı sıfatlarının bulunduğu gibi, Hazine tarafından açılan tapu iptal tescil davasının kısmen kabulüne ilişkin asliye hukuk mahkemesinin 23.10.2003 gün ve 2002/357-386 sayılı kesinleşmiş kararı nedeniyle Hazinenin davalı sıfatı bulunduğu gözetilmeden, Hazine aleyhine açılan davanın husumetten reddine karar verilmesi, yine 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile getirilen 3402 sayılı 2016/9532 - 2018/6577 Kanunun 36/A maddesinde “Kadastro işlemi ile oluşan tesbit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” ve 17. maddesi ile eklenen geçici 11. maddesine göre; “Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” hükmü gereğince davalılar aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi usûl ve kanuna aykırı”] olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra; davacının davasının kabulüyle, çekişmeli ... ilçesi, ...beldesi, ... mevkii 311 parsel sayılı taşınmazın 22.11.2010 tarihli rapor ve rapora ekli krokide (1) rakamı ile kahverengi boyalı 7094.534 m² olarak gösterilen yer ile (E) harfi ile gösterilen kahverengi boyalı 934.75 m² yüzölçümlü bölümün davalılar murisi adına olan tapusunun iptali ile ... vasfıyla Hazine adına kayıt ve tesciline, davalı Hazine aleyhine açılan davanın husumetten reddine, karar verilmiş, hükmün davalı ... ...ve arkadaşları vekili tarafından esasa, davalı Hazine tarafından vekâlet ücretine yönelik temyiz edilmesi üzerine, Dairenin 21/04/2014 gün ve 2014/1318 E. - 2014/4827 K. sayılı ilâmıyla; [Dosya kapsamına, mahkemece uyulan bozma kararı uyarınca işlem yapılıp, hüküm kurulmuş olmasına ve bozmanın kapsamının dışında kesinleşmiş yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, Hazineye yönelik dava reddedilmiş olmasına rağmen Hazine yararına vekâlet ücreti takdir edilmemiş olması doğu değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasına 6 numaralı bent olarak “Davalı Hazine davada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir edilen 1320.-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı Hazineye verilmesine” ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi göndermesiyle HUMK"nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle onanmasına] karar verilmiştir.
    Davacı ... Yönetim vekilince çekişmeli taşınmazın Hazinenin açtığı dava nedeniyle kısmen 2/B alanında kaldığı ve bu nedenle davalı sıfatı bulunduğu gözetilmeden, Hazine aleyhine açılan davanın husumetten reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulduğu ve mahkemece bozma kararına bu yönde uyulduğu halde ikinci kez davalı Hazine aleyhine açılan davanın husumetten reddine karar verildiğini ve davalı Hazine tarafından vekâlet ücretine yönelik temyiz edilmesi üzerine de Dairece vekâlet ücretine yönelik olarak mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verildiğini, 2/B şerhi nedeniyle Hazinenin yasal hasım olduğu, husumetten reddi kararının doğru olmadığı ve bu nedenle takdir edilen vekâlet ücretinin usûl ve kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle karar düzeltme isteminde bulunulmuş, Dairenin 13.04.2015 gün ve 2014/9695 E. - 2015/3013 K. sayılı ilamıyla “... Yönetiminin davası tapu iptali tescil, davalıların elatmasının önlenmesi, tapudaki şerhlerin silinmesi olarak açıldığına ve bozma kararına uyularak mahkemece talebi doğrultusunda yazılı olduğu şekilde iptal ve tescile karar verildiğine göre, fen bilirkişi tarafından düzenlenen 22.11.2010 tarihli rapor ve rapora ekli krokide (1) rakamı ile kahverengi boyalı 7094.534 m² olarak gösterilen yer ile (E) harfi ile gösterilen kahverengi boyalı 934.75 m² yüzölçümlü bölümler üzerindeki ve bu bölümlere isabet eden davalı Hazine ve gerçek kişiler lehine olan tapudaki şerhlerin silinmesine/terkinine, yazılması gerekirken yazılmaması, ayrıcı bozma ilâmında açıklandığı üzere açılan davada Hazinenin davalı sıfatı bulunduğu gözetilmeden, Hazine aleyhine açılan davanın husumetten reddine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, aynı şekilde husumetten ret nedeniyle, Dairemizce de Hazine yararına vekâlet ücreti takdir edilmesi suretiyle yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiş olması maddi yanılgıya dayalıdır. Maddi yanılgı usûlî kazanılmış hakkın istisnasını teşkil eder.” gerekçesiyle Dairenin 21/04/2014 gün ve 2014/1318 E. - 2014/4827 K. sayılı düzeltilerek onama kararının kaldırılmasına ve yerel Mahkemenin 19/09/2013 gün ve 2012/156 E. - 2013/226 K. sayılı hükmünün bozmaya uyulmasına rağmen "davalı Hazine aleyhine açılan davanın husumetten 2016/9532 - 2018/6577 reddine," karar verilmesi ve fen bilirkişi tarafından düzenlenen 22.11.2010 tarihli rapor ve rapora ekli krokide (1) rakamı ile kahverengi boyalı 7094.534 m² olarak gösterilen yer ile (E) harfi ile gösterilen kahverengi boyalı 934.75 m² yüzölçümlü bölümler üzerindeki ve bu bölümlere isabet eden davalı Hazine ve gerçek kişiler lehine olan tapudaki şerhlerin silinmesine/terkinine, karar verilmemesi usûl ve kanuna aykırı bulunduğundan bozulmasına karar verilmiştir. Bozmaya uyulmasının ardından mahkemece davacı ... Yönetiminin davasının kabulüne, ... ilçesi, ... mahallesi, ... mevkii 311 parsel sayılı taşınmazın bilirkişiler ... ve ... tarafından tanzim edilen 22.11.2010 tarihli rapor ve rapora ekli krokide (1) rakamı ile kahverengi boyalı 7094.534 m2 olarak gösterilen yer ile (E) harfi ile gösterilen kahverengi boyalı 934.75 m2 yüzölçümlü bölümün davalılar murisi adına olan tapusunun iptali ile ... vasfı ile Hazine adına kayıt ve tesciline, bu bölümlere Hazine dışındaki davalılar tarafından yapılan müdahalenin önlenmesi ile bu bölümlere isabet eden davalı Hazine ve gerçek kişiler lehine olan tapudaki şerhlerin terkinine karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen ... kadastrosu sınırları içinde kalan tapu kaydının iptal ve tesciline, elatmanın önlenmesine, tapudaki davalı gerçek kişiler yararına olun şerhlerin silinmesine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1944 yılında yapılıp kesinleşen ... kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1944 yılında yapılıp kesinleşen ... kadastro sınırlarının aplikasyonu, herhangi bir nedenle sınırlama dışında kalmış ormanların kadastrosu ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 631 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması 07.04.1988 tarihinde ilân edilip, 08.10.1988 tarihinde kesinleşmiştir.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre davanın kabulü yönünde kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, Kadastro Kanununun 36/A maddesinde yer alan kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dâhil, yargılama giderine hükmolunmaz hükmüne rağmen davalılar aleyhine harç yüklenmesi doğru değil ise de belirtilen bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hükmün üçüncü bendinin hükümden çıkarılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’un 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/10/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi