3. Hukuk Dairesi 2016/11279 E. , 2018/2846 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; kendisine ait ... İlçesi...sınırlarında yer alan 230 parsel numaralı taşınmazın sahibi olduğunu, tarlanın sulamasını komşu taşınmaz abonelerinde yer alan aboneler üzerinden gerçekleştirdiğini, davalı kuruma başvuru yapmasına rağmen daha başvuru onaylanmadan yeni kurduğu ve henüz kullanmadığı elektrik bağlantısı da olmayan tesisine borç tesis edildiğinden icra takibi başlatıldıktan sonra farkına vardığını beyan ederek kaçak elektrik tespit tutanağına dayanılarak tahakkuk ettirilen 36.884,85 TL"den borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; davacının abonesiz şekilde kaçak olarak elektrik tükettiğinin sabit olduğunu, hakkında usulüne uygun olarak tutanak tanzim edilerek tahakkuk yapıldığını, tahakkukun mevzuata uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile davacının ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2012/4579 esas sayılı dosyasından dolayı 7.794,38 TL asıl alacak ve 919,22 TL gecikme cezasından dolayı borcu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık; kaçak elektrik kullanımından kaynaklı borca yönelik borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği 01.03.2003 tarihinde yürürlükten kaldırılmış ve Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği yürürlüğe girmiştir. Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği"nin 13. maddesi hükmünde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde elektrik tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 15. madde hükmünde de, kaçak ve usulsüz
elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirleneceği açıklanmıştır.
Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği"nin uygulanmasına ilişkin olarak 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından uygulanacak “Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar” hakkında 622 sayılı karar alınmıştır.
Eldeki davada; uyuşmazlığın meydana geldiği 08.06.2012 tarihi itibariyle "Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği" ile bu yönetmelik uyarınca alınan 622 sayılı karar hükümleri esas alınarak değerlendirme yapılması bir zorunluluktur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, anılan yönetmelik ve 622 sayılı karar hükümleri yerine, "Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği" hükümleri esas alınarak değerlendirme yapılmıştır.
Hal böyle olunca, mahkemece; dosyanın önceki bilirkişi dışında konusunda uzman mühendis bir bilirkişiye verilerek, bilirkişiden davalı kurumun davacı taraftan isteyebileceği bedelin tutanak ve tahakkuk tarihinde yürürlükte bulunan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yayımlanan 29.12.2005 günlü 622 sayılı kararı ile Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre hesaplanması için rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince davacı yönünden kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık, davalı yönünden kapalı olmak olmak üzere, 22.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.