(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2016/30397 E. , 2020/5004 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacılar ve davalı vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı yan, muris işçinin iş sözleşmesinin ölüm ile son bulduğunu öne sürerek kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacılar ve davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle karar tarihi itibariyle reşit olan müteveffa işçinin mirasçılarından ...’ın davacı olarak karar başlığında gösterilmemesinin mahallinde düzeltilebilir bir hata olduğunun anlaşılmasına göre, davalının sebepleri bildirilmeyen tüm temyiz itirazları ile davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında Mahkemece hükmün infazı mümkün şekilde doğru kurulup kurulmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, dava konusu alacaklar ve yargılama gideri yönünden müteveffa işçinin mirasçılarının miras payları oranında hüküm kurulması gerekirken, hak ve yükümlülüklerin mirasçıların payları oranında olduğu belirtilmeksizin karar verilmiş olması ve yargılamada davacılardan sadece... ve ...’ın kendisini vekil ile temsil ettirdiği gözetilmeden belirlenen avukatlık ücretinin tüm davacılara ödenmesine karar verilmesi hatalı olup belirtilen hususlar bozma nedeni ise de; yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan mahkeme kararının hüküm kısmının;
Dördüncü paragrafının sonunda yazılı ""davalıdan alınarak davacıya verilmesine"" ibaresinin hüküm yerinden çıkartılmasına; yerine, "" davalıdan alınarak müteveffa işçinin veraset ilamında yazılı miras payları oranında davacılara verilmesine"" sözcüklerinin eklenmesine;
Yargılama giderine yönelik sekizinci paragrafının sonunda yazılı, “davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,” ibaresinin hüküm yerinden çıkartılmasına; yerine, “davalıdan alınarak müteveffa işçinin veraset ilamında yazılı miras payları oranında davacılara verilmesine, kalanın müteveffa işçinin veraset ilamında yazılı miras payları oranında davacılar üzerinde bırakılmasına,” sözcüklerinin eklenmesine,
Yine yargılama giderine yönelik dokuzuncu paragrafında yazılı, “davacıdan alınarak davalıya verilmesinin” ibaresinin hüküm yerinden çıkartılmasına; yerine, “ müteveffa işçinin veraset ilamında yazılı miras payları oranında davacı mirasçılardan alınarak davalıya verilmesine” sözcüklerinin eklenmesine,
Hükmün avukatlık ücretine ilişkin onbirinci paragrafının sonunda yazılı, ""davacıya verilmesine"" ibaresinin hüküm yerinden çıkartılmasına, yerine ""kendilerini vekille ile temsil ettiren... ve ...’a verilmesine"" sözcüklerinin yazılmasına,
son olarak hükmün avukatlık ücretine ilişkin on ikinci paragrafının sonunda yazılı “davacıdan alınarak” ibaresinin hüküm yerinden çıkartılmasına; yerine “müteveffa işçinin veraset ilamında yazılı miras payları oranında davacılardan alınarak” sözcüklerinin eklenmesine; hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin davalıya yükletilmesine, 12.03.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.