Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11058
Karar No: 2018/3035
Karar Tarihi: 27.03.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/11058 Esas 2018/3035 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/11058 E.  ,  2018/3035 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalı vekili tarafından duruşma istemli, davacı vekili tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 27.03.2018 tarihinde davalı vekili Av. ... ile davacı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı 12.11.2012 tarihli dilekçesinde; yurtdışında yaşaması nedeniyle birikimlerini Türkiye"de ... Bankası ... Şubesinde açtırdığı hesaplara yatırdığını, kızı olan davalının okuma yazma bilmemesi ve yaşlılığından yararlanarak bu hesaplarını müşterek hesaplara çevirdiğini, akabinde ise davalının müşterek hesaplardaki paraları çekerek kendi hesabına aktardığını ileri sürerek; fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, döviz hesabından çekilen 48.440,13 Euro ile Türk Lirası hesabından çekilen 47.339,50 TL"nin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; davacının 14.11.2012 tarihinde ölümü üzerine oğlu olan ... davayı takip etmiştir.
    Davalı; davanın zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığını, ayrıca annesi olan davacının fiil ehliyetinin bulunmaması ve kardeşi ..."ın baskısı nedeniyle davanın açılması için verilen vekaletnamenin geçersiz olduğunu, esas yönünden ise; müşterek hesaplardaki paranın tamamının kendisine ait bulunduğunu, kardeşinin baskısından korkan davacı ile birlikte bankaya giderek müşterek hesaplardaki paraları çektiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davacının döviz hesabında bulunan 48.440,13 Euro ile Türk Lirası hesabında bulunan 47.339,50 TL"nin davalı tarafından alındığı, davacının vefatı nedeniyle mirasçılarının taraflar olduğu, mirasçı olan dahili davacının bu paranın miras payına isabet eden 1/2 payını talep edebileceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacı tarafın tüm, davalı tarafın ise sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dava; müşterek hesaplarda bulunan paranın, davalı tarafından çekildiği iddiasıyla tahsili istemine ilişkindir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden, yargılama sırasında ölen davacı ile kızı olan davalıya ait olan Türkiye ... Bankası ... Şubesindeki euro ve Türk Lirası cinsinden teselsüllü müşterek hesapların, davalı tarafından paraların çekilmesi suretiyle kapatıldığı anlaşılmaktadır. Esasen, hesapların müşterek olduğu hususu taraflarında kabulündedir. Bu durumda, müşterek hesaba yatırılan paranın kaynağını araştırmaya gerek yoktur (Dairemizin 2015/8610 E.-...
    Öte yandan, müşterek hesaptaki paylar aksi iddia edilip kanıtlanmadıkça birbirine eşittir. Zira, para müşterek hesaba yatırıldığına ve pay bakımdan bir anlaşma bulunmadığına göre, mülkiyetin yarı yarıya ait olduğunun kabulü gerekir. Hesabın, teselsüllü müşterek hesap olması ise, tarafların herbirinin bu hesaptan istediği kadar para çekebilmesi ve bankanın bu nedenle sorumluluğunun doğmaması ile ilgilidir. Taraflardan herbiri, hesaptan para çekerken payına göre kendi adına, payından fazlası için diğer hesap sahibinin vekili olarak hareket etmekte olup, payından fazla çektiği miktarda diğer hesap sahibine karşı borçlu durumuna düşer. Müşterek hesap sahibi mudiler arasındaki ilişki esas itibarıyla vekalet ilişkisidir.
    Hal böyle olunca, mahkemece; müşterek hesaplardan çekilen paranın yarısının davalıya ait olduğu kabul edilerek, paranın diğer yarısı üzerinden davacının miras payına düşen kısmın hesaplanıp bu miktar oranında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile hesapların davacıya ait olduğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle davacı tarafın tüm, davalı tarafın ise sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, 1.630’ar TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin yekdiğerinden alınıp yekdiğerine verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalı tarafa iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi