22. Hukuk Dairesi 2017/27470 E. , 2020/4686 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi(Müstemir Yetkili)
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 10/03/2020 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına vekili Avukat ... ile karşı taraf adına vekili Avukat Muhammet ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, aylık sabit ücret, sefer primi, asgari geçim indirimi, yıllık izin, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki değerlendirilmesi gereken ilk uyuşmazlık davacının bir kısım sefer primi alacaklarının ödenmediği iddiasına ilişkindir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde ayrıntısı belirtilen aylarda bir kısım sefer prim ücreti alacaklarının ödenmediğini ileri sürmüş, mahkemece ise, iddia edilen aylarda davacının sefer başına 300,00 USD prim alması gerektiği kabul edilerek ilgili aylarda icra edilen sefer sayısına göre ödenmesi gereken toplam sefer prim ücretine nazaran ödenen tutarlar mahsup edilerek bakiye sefer prim ücreti alacağının hesaplandığı bilirkişi raporuna itibarla hüküm kurulmuştur.
Belirtmek gerekir ki, eksik ödendiği iddia edilen sefer prim ücreti alacağının belirlenmesi bakımından, tüm dosya kapsamı ve işyeri kayıtlarına göre davacının her çıktığı sefer yönünden gün başına 65,00 USD sefer primi aldığı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, davacının sefer başına değil, her seferin kaç gün sürdüğü dikkate alınarak ve gün başına davacının 65,00 USD sefer primi aldığı kabul edilmeli, dava konusu aylarda bu esasa göre davacının alması gereken sefer primi belirlenmeli, ödenen sefer primi tutarları mahsup edilmeli ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile verilen karar isabetsizdir.
3-Taraflar arasındaki değerlendirilmesi gereken ikinci uyuşmazlık davacının bir kısım sabit ücret ve asgari geçim indirimi alacaklarının ödenmediği iddiasına ilişkindir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı vekili, dava dilekçesinde ayrıntısı belirtilen aylarda bir kısım sabit ücret ve asgari geçim indirimi alacaklarının ödenmediğini ileri sürmüş, mahkemece ise, imzalı ücret bordrolarının ödeme olgusunu kanıtladığı kabul edilerek bu bordroların kapsadığı aylar dışlanmış, ödeme olgusunun kanıtlanmadığı diğer aylara dair alacakların hesaplandığı bilirkişi raporuna itibarla hüküm kurulmuştur.
Bununla birlikte mahkemece imzalı ücret bordrosunun mevcut olduğu diğer bir kısım ayların dikkate alınmaması doğru olmamıştır. Bu itibarla, 2011 yılının Mayıs ayı ile 2012 yılının Ocak, Mart, Nisan, Haziran, Ekim ve Aralık aylarında da imzalı ücret bordrosu mevcut olduğundan belirtilen bu ayların da sabit ücret ve asgari geçim indirimi alacağı hesabında dışlanması gerekmektedir. Eksik inceleme ile verilen karar bu yönü ile de isabetsizdir.
4-4857 sayılı İş Kanunu’nun 34 üncü maddesinde, gününde ödemeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faizin uygulanacağı hükmü bulunmaktadır. Maddede sözü edilen ücret geniş anlamda ücret olup, çalışma karşılığı ücretler ile ikramiye, pirim, jestiyon ve benzeri ödemeler ve fazla çalışma, hafta tatili ile bayram ve genel tatil ücretleri de bu kapsama dahildir.
Ücret alacağı bakımından faize hak kazanmak için kural olarak işverenin temerrüde düşürülmelidir. Ancak, bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde açıkça bir ödeme günü kararlaştırıldığında, belirlenen ödeme tarihi sonrasında faiz işlemeye başlar. Bunun dışında dava ve ıslah/ek dava tarihlerinden itibaren talep edilen miktarlarla sınırlı olarak faize karar verilmelidir.
Mahkemece, temerrüt olgusu gerçekleşmediği halde, yıllık izin, asgari geçim indirimi, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, aylık sabit ücret ve sefer primi ücret alacaklarından dava edilen miktarlara fesih tarihinden faiz işletilmesine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Söz konusu alacak tutarlarının tamamı bakımından dava edilen miktarlara dava tarihinden, ıslah edilen miktarlara ise ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi gerekmektedir.
Anılan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 2.540,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10/03/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.