Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13992
Karar No: 2018/3205
Karar Tarihi: 29.03.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/13992 Esas 2018/3205 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/13992 E.  ,  2018/3205 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalıdan boşandığını, kararın kesinleştiğini, düğünde takılan 20 gram ağırlığında 5 adet adana burma bilezik, 1 adet 22 ayar 90 gram ağırlığında set (kolye, bileklik ve küpe), 22 ayar 40 gram ağırlığında kelepçe bilezik, 70 adet çeyrek altın, 2 adet bilezik, 2 adet cumhuriyet altınının davalının uhdesinde kaldığını, bu nedenle ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iade mümkün değil ise fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 30.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini 36.362,00 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı, davacının evlenmeden önce devletten aldığı öğrenim kredi borcunun geri ödemesi için ziynetlerin bir kısmını davacının sattığını, bir kısmını da davacının babasının borçları nedeniyle babasına verdiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsiline ilişkindir.
    Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer.
    Öte yandan, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin iddia ettiği olayı ispatlaması gerekir.
    Kural olarak, düğün sırasında takılan ziynet eşyaları, kim tarafından, kime takılırsa takılsın, kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı sayılır.
    Ziynet eşyaları yönünden olağan olan, bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Ziynet eşyalarının davalı kocanın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağana ters düşer. Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür.
    Bu bağlamda, somut olayda, davacı düğünde takılan altınların davalının uhdesinde kaldığını ileri sürmüş, davalı ise davacının altınların bir kısmını bozdurup harcadığını, bir kısmını da babasına verdiğini belirtmiştir.
    Davacı, evden ayrılırken ziynet eşyalarının evde kaldığını yasal delillerle ispatlayamamıştır. Ancak, davacının davada yemin deliline de dayandığı anlaşılmaktadır. Mahkemece; davacıya, davalı tarafa yemin yöneltme hakkı olduğu hatırlatılmadan karar verilmiştir.
    Hal böyle olunca mahkemece, davacıya savunmasını ispat zımnında davalı tarafa yemin yöneltme hakkı olduğu hatırlatılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, değinilen bu yön gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi