Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1397
Karar No: 2021/3273
Karar Tarihi: 30.03.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/1397 Esas 2021/3273 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, davacının talebi üzerine kira bedelinin tespiti konusunda verilen kararın kısmen kabul edildiğini ve aylık kira bedelinin belirlenmesine yönelik olduğunu belirtmiştir. Davalı, kira sözleşmesinin yasal artış uygulanarak tespit edildiğini ve bildirim süresinde gönderilmediği için davayı reddettiğini savunmuştur. Yerel mahkeme, davanın kısmen kabulüyle aylık kira bedelinin tespit edilmesine karar vermiştir. Ancak, Yargıtay'ın bozma kararına uyulduğunda, mahkemenin o kararda belirtilen çerçeveye uygun olarak işlem yapması ve hüküm kurması gerektiği belirtilmiştir. Usuli kazanılmış hak kavramı, Yargıtay uygulamalarıyla geliştirilmiş bir kavramdır ve mahkemelerin Yargıtay bozma kararına uyması sonrasında o kararda belirtilen esaslar doğrultusunda hüküm kurması gerektiğini ifade etmektedir. Kanun maddeleri ise Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440. maddesidir.
3. Hukuk Dairesi         2021/1397 E.  ,  2021/3273 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki kira bedelinin tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; dava konusu taşınmazı 23.09.2014 tarihinde satın aldığını, davalı kiracı tarafından aylık 140 TL kira bedeli ödendiğini, davalıya emsale uygun kira bedeli ödemesi hususunda ihtarname gönderildiğini belirterek kiralanan taşınmazın aylık kira bedelinin 1.500 TL olarak tespitine ve işbu kira bedelinin 23.09.2014 tarihinde başlayan kira döneminden itibaren geçerli sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı; eski ... Varlık ile aralarında 15.01.2011 başlangıç tarihli kira sözleşmesi mevcut olup işbu sözleşmenin ilgili maddeleri gereği kira bedelinin yasal artış uygulanarak tespit edildiğini, kira başlangıç dönemi itibariyle yazılı bildirimin süresinde gönderilmemesi nedeniyle davanın kabulünün mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile aylık kira bedelinin 23.09.2014 tarihinden itibaren net 1.280,00 TL olarak tespitine yönelik olarak verilen hükmün, Dairemizin 19.09.2019 tarih ve 2017/7958 E. 2019/6930 K. sayılı ilamı ile, davacı tarafından dördüncü artış yılının içerisinde bulunan 23.09.2014 tarihinden itibaren kira bedelinin tespiti istenildiğine göre, tespiti talep edilen dönemin endeks dönemi olduğu kabul edilerek, bir önceki yıl ödenen kira bedelinin ÜFE endeksi oranında arttırılarak davalı tarafından en son ödenen bedelden az olmamak üzere kira bedelinin tespiti gerektiğinden bahisle davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile dava konusu taşınmazın 23.09.2014-15.01.2016 tarihleri arasındaki aylık kira bedelinin 155,00 TL, 15.01.2016 tarihinden itibaren ise aylık 1.350,00 TL olarak tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Yargıtay"ın bozma kararına gerek iradi, gerekse kanuni şekilde uymuş olan yerel mahkeme, bozma kararı doğrultusunda inceleme yapmak ve hüküm kurmak zorundadır. Mahkeme, uyma kararını kaldırarak, direnme kararı veremeyeceği gibi; hükmün bozma kararı kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan bölümleri hakkında da yeni bir hüküm kuramaz. Bozmaya uyulmakla, bozma lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğar.
    Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda ve Hukuk Muhakemeleri Kanununda “usuli kazanılmış hak” kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
    Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Y.İ.B.K.).
    Bu ilke, kamu düzeni ile ilgili olup; Yargıtay"ca kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Hakimin değişmesi dahi açıklanan bu hukuki ilkeye etki yapamaz.(Aynı yönde ...nun 26.2.1986 gün ve 1986/1-50 E.-174 K.; 11.5.1994 gün ve 1994/8-252 E.-314 K.; 1.12.1999 gün ve 1999/18-1041 E.-1006 K.; 11.5.2005 gün ve 2005/2-315 E.-333 K.; 27.09.2006 gün ve 2006/19-635 E.-573 K. sayılı ilamları).
    Olayımıza gelince; Yerel mahkeme bozma kararına uymasına rağmen bozma gereğini yerine getirmemiştir. Zira; bozma ilamında, tespiti talep edilen dönemin endeks dönemi olduğu kabul edilerek, bir önceki yıl ödenen kira bedelinin ÜFE endeksi oranında arttırılarak davalı tarafından en son ödenen bedelden az olmamak üzere kira bedelinin tespiti gerektiği belirtildiğinden mahkemece, uyulan bozma ilamına göre 23.09.2014 tarihi itibariyle son ödenen kira bedelinden az olmayacak şekilde ÜFE üzerinden karar verilmesi ve bununla yetinilmesi gerekirken, bundan zühul edilerek davalının usuli kazanılmış hakkını ihlal eder şekilde, ayrıca 15.01.2016 tarihinden itibaren de aylık kira bedelinin tespitine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nın 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi