Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13998
Karar No: 2018/3311
Karar Tarihi: 02.04.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/13998 Esas 2018/3311 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/13998 E.  ,  2018/3311 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... ve davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; taraflar arasında kuaförlük ve kavitasyon hizmetleri alanında iş yeri kurulması ve hizmet sunulması amacıyla, 21.05.2011 tarihinde adi ortaklık sözleşmesi akdedildiğini, ortaklık sözleşmesine mütakip söz konusu işe girişildiğini ve faaliyete başlandığını ortaklığın yaklaşık 18 ay kadar devam ettiğini, bu süre sonunda davalılardan ..."ın 12/11/2012 tarihinde, sözleşme konusu iş dışındaki diğer işlerinin iyi gitmediğini gerekçe göstererek işin fiilen ifasını sağlayan personellerini işten geri çektiğini, diğer davalı ... İnşaatın ise herhangi bir sebep göstermeksizin işin ifa edildiği ve kendileri tarafından kiralanmış olan iş yerini, ortaklara danışmadan kiraya veren sıfatıyla Soli Center AVM yönetimine tahliye taahhütnamesi vererek 31/12/2012 tarihinde boşaltmak suretiyle işi durdurduğunu, davalıların bu şekilde kendisine herhangi bir bilgi vermeden tek taraflı olarak ortaklığı sona erdirdiklerini, haklı ve geçerli bir nedenleri bulunmadığını, işin fiilen durdurulması neticesinde kendisinin zarara uğradığını, bu iş yerinin faaliyete geçmesi için tüm dekorasyon masraflarını kendisinin yaptığını ancak ortaklığın kısa sürede sona ermesi nedeni ile bu masraflarını dahi karşılayamadığını, bunun yanında elde edilecek kardan da yoksun kaldığını, tüm bunların kendisine ödenmesi gerektiğini, ayrıca taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesinde, sözleşme süresinde üç yıl içerisinde zorunlu sebepler haricinde ortaklardan birinin sözleşmeyi feshetmesi halinde diğer ortaklara kişi başı 10.000"er TL ödemesinin kararlaştırıldığını, sözleşmeyi zorunlu bir neden olmaksızın haksız olarak fesheden davalıların da kendisine bu cezai şartı ödemekle yükümlü olduğunu ileri sürerek, 20.000 TL cezai şart bedeli, 10.000 TL dekorasyon bedeli ve bilirkişi marifetiyle hesaplanacak kar payı alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ...; taraflar ile sözleşme yapılarak 21/05/2011 tarihinde kuaför salonu açtıklarını, ilk ay itibariyle gelirlerinin giderlerini karşılamadığını, belirli bir süre böyle devam ettiklerini, bu durumu davacıya bildirdiğini, davacının biraz daha devam etmek istediğini ancak zarar etmeye devam ettiklerini, davalı şirketin iş yerine ilişkin tahliye taahhüde vermesi üzerine üç ortak olarak işlerin durumunu konuştuklarının ve zarar ediyor olmaları sebebi ile ortaklığın sona erdirilmesine ve işin durdurulmasına karar verdiklerini, fesih kararının hep birlikte alındığını ileri sürerek, davanın reddini dilemiştir.
    Davalı şirket; ortaklığın çok düşük karlar elde etmesi nedeniyle ortakların oybirliği ile aldığı karar neticisinde ortaklığın sona erdiğini, taraflara düşen karın çok düşük olması, tarafların hiçbirinin bu ticari faaliyetten beklentilerini karşılayamaması ve ortaklığın kurulmasına neden olan iktisadi amacın gerçekleşmemesi nedeniyle, özellikle davalı ..."ın ısrarlı talepleri üzerine, ortakların 12.11.2012 günü bir araya gelerek aldıkları ortak kararla ortaklığı sona erdirdiklerini, ortaklığın zorunlu nedenler ile sona erdirildiğini, bu durumun ortaklık sözleşmesinin 6. Maddesinde hüküm altına alındığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, davalıların haklı bir neden olmadan fesih yoluna gittikleri, davalılardan hangisinin fesih konusundaki iradesini daha önce ortaya koyduğu hususunda netlik bulunmasa da her iki davalının da haksız fesih yaptığının kabulü gerektiği, her ne kadar davalılarca iş yerinin zarar ettiği ifade etmiş ise de bu hususun zorunlu bir sebep olarak değerlendirilemeyeceği, bu kapsamda davalıların haksız fesih nedeniyle sözleşmenin 6. Maddesi hükmüne göre her bir davalının davacıya 10.000"er TL cezai şart ödemekle yükümlü olduğu, davacı tarafın diğer talepleri olan dekorasyon bedeli ve yoksun kalınan kar talebinin ise, ortakların yaptığı harcamaları karşılayacak seviyede gelir elde edemediği ve sürekli zarar eden bir işletme konumuna doğru gittiği göz önüne alındığında bu taleplerin reddi gerektiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile, 10.000,00 TL ceza"i şartın davalı ... ... İnşaat Emlak Tic. Ltd Şti"nden; 10.0000,00 TL ceza"i şartın ise davalı ... Yılmazdan alınarak davacıya verilmesine, davacı vekilinin yoksun kalınan tazminat talebi ile dekorasyon bedelinin tahsiline ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm davalılarca temyiz edilmiştir.
    Dava, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinin sona ermesi nedeni ile uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
    Temyize konu uyuşmazlık, dava konusu adi ortaklığın hangi ortak ya da ortaklar tarafından feshedildiği ve bu feshin (sona ermenin) haklı-zorunlu bir sebebe dayanıp dayanmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Tüm dosya kapsamından, taraflar arasında 21.05.2011 tarihinde adi ortaklık ilişkisi kurulduğu, bu ortaklığın yaklaşık 18 aylık faaliyet gösterdikten sonra dava tarihi itibari ile fiilen sona ermiş olduğu anlaşılmaktadır. Davacı taraf, ortaklığın davalılar tarafından haklı bir nedene dayanmaksızın sona erdirildiğini (feshedildiğini) ileri sürerek eldeki davayı açmış, davalılar ise ortaklığın tüm ortaklıkların birlikte aldığı kararla (oy birliği ile) sonlandırıldığını savunmuş, mahkemece davacı tarafın iddialarına itibar edilerek, ortaklığın davalılarca haklı sebep olmaksızın feshedildiği hususunun ispat edildiği gerekçesi ile sözleşmede belirtilen cezai şartın davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
    Türk Borçlar Kanunu"nun 639.maddesinde, ortaklığın sona erme sebepleri gösterilmiştir. TBK"nın 639. Maddesine göre ortaklık; "1. Ortaklık sözleşmesinde öngörülen amacın gerçekleşmesi veya gerçekleşmesinin imkânsız duruma gelmesiyle. 2. Sözleşmede ortaklığın mirasçılarla sürdürülmesi konusunda bir hüküm yoksa, ortaklardan birinin ölmesiyle. 3. Sözleşmede ortaklığın devam edeceğine ilişkin bir hüküm yoksa, bir ortağın kısıtlanması, iflası veya tasfiyedeki payının cebrî icra yoluyla paraya çevrilmesiyle. 4. Bütün ortakların oybirliğiyle karar vermesiyle. 5. Ortaklık için kararlaştırılmış olan sürenin bitmesiyle. 6. Ortaklık sözleşmesinde feshi bildirme hakkı saklı tutulmuş veya ortaklık belirsiz bir süre için ya da ortaklardan birinin ömrü boyunca kurulmuşsa, bir ortağın fesih bildiriminde bulunmasıyla. 7. Haklı sebeplerin bulunması hâlinde, her zaman başkaca koşul aranmaksızın, fesih istemi üzerine mahkeme kararıyla." sona erer.
    Eldeki davada, taraflar arasında akdedilen adi ortaklık sözleşmesinde de ayrıca ortaklığın sona ermesine ilişkin bir düzenleme getirilmiş, sözleşmenin 6. Maddesinde; sözleşme süresince 3 yıl içerisinde zorunlu sebepler haricinde taraflardan birinin sözleşmeyi feshetmesi halinde diğer ortaklara kişi başı 10.000 TL ödeyeceği belirlenmiştir.
    Adi ortaklık; iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir(TBK md 620/1). Diğer bir anlatımla, adi ortaklık; birbirini tanıyan, birbirlerinin kabiliyet ve şahsiyetlerine güvenen, eşit ve aynı durumda olan gerçek veya tüzelkişilerin, müşterek amacın gerçekleştirilmesini sağlayacak vasıtaları (sermaye paylarını) ortaklığa getirme konusunda karşılıklı ve uygun irade beyanlarının birbirine ulaşmasıyla teşkil eden bir kişi topluluğudur.
    Buna göre adi ortaklığın unsurları; kişi, müşterek amaç, müşterek amaç uğruna birlikte çaba, katılım payı (sermaye) ve sözleşme bağı şeklinde belirtilebilir.
    Somut olayda, tarafların bir ticari işletme işleterek gelir elde etmek amacıyla bir araya geldikleri ve bu kapsamda ortak faaliyette bulundukları anlaşılmaktadır. Ancak yargılama sırasında görüşüne başvurulan bilirkişi tarafından düzenlenen 29.12.2015 tarihli raporda, ortaklığın zarar ettiği belirlenmiş olup, bu yön mahkemenin de kabulündedir. Davacı da mahkemenin bu yöndeki gerekçesini temyiz etmemekle ortaklığın zarar ettiğini kabullenmiştir. Hal böyle olunca mahkemece, taraflar arasındaki adi ortaklığın iktisadi amacının gerçekleşmemesi ve gerçekleşme ümidinin de kalmaması nedeniyle haklı nedene dayalı olarak fesh edildiği kabul edilmeli, haklı nedenlerle ortaklık sözleşmesinin feshi halinde de sözleşmenin 6. maddesinde kararlaştırılan cezai şarta davacı tarafın hak kazanamayacağı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalılar yararına BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 02.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi