3. Hukuk Dairesi 2017/2750 E. , 2018/3351 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının 30/5/2009-30/5/2011 dönemi kira bedeli ve kira farklarını ödemediğini, ödenmeyen 36.232 TL kira alacağının tahsili için başlatılan takibe, davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar; kiralananın 01/01/2011 tarihinde tahliye edildiğini, kira tespiti davası açılmadığından kira farkı talep edilemeyeceğini beyanla davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, verilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delilerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalıların aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davalıların kiralananın tahliye edildiğine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
6100 sayılı HMK"nun 72. maddesi gereğince dava ancak davacının bizzat kendisi ya da vekil olarak tayin edeceği kişi tarafından açılabilir. Türk hukuk sisteminde bazı istisnalar dışında dava ancak bir avukat tarafından takip edilebilir. Avukat olmayan vekil tarafından (vekaletnamede dava açıp takip etmek için açık bir yetki bulunsa dahi) dava açılamaz ve takip edilemez. Davada vekil olamayacak kişilerin davaya vekalet ehliyeti yoktur. Davaya vekalet ehliyeti dava şartıdır. Bu nedenle mahkemece re"sen gözetilmesi gerekir. Dava açma ve takip etme ehliyeti bulunmayan kişi tarafından açılan davada mahkemece dava esasa girilmeden vekalet ehliyeti bulunmaması nedeniyle reddedilmelidir. Ancak,böyle durumlarda dava hemen reddedilmeyip davaya vekalet ehliyeti olmayan kişi tarafından adına dava açılmış olan davacıya bu davaya icazet verip vermeyeceğinin bildirilmesi için uygun bir süre verilmelidir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 228/1. maddesinde yemin teklif edilen kimse, duruşmada bizzat hazır bulunmadığı takdirde, kendisine yemin için bir davetiye çıkarılacağı, 232/1. maddesinde ise yeminin, tarafa teklif olunacağı ve tarafça eda yahut iade olunacağı düzenlenmiştir. Yemin etmemenin sonuçları da 229. maddede sıralanmıştır.
Olayımıza gelince: davada dayanılan ve hükme esas alınan 30.11.2008 başlangıç ve 30.05.2013 bitiş tarihli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede kiraya verenin ... olduğu görülmektedir. Dava dilekçesinde, davacı olarak ..., ..."a vekaleten yazılmıştır. Davacı vekilinin vekaletnamesinin ..."a vekaleten ... tarafından verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacı taraf ... olup Mahkemece, kiraya veren ve davacı asil ..."a yemin teklifinin yapılması ve davacıya yemin ettirilmesi gerekirken, davada taraf sıfatı bulunmaya ..."ın yeminine dayanılarak karar verilmiştir. Bu durumda, ... tarafından yapılan yemin hukuki bir sonuç doğurmayacağından yok hükmündedir. Bu nedenle az yukarıda açıklanan düzenlemeler gereğince davacı asıl ..."a yemin davetiyesinin tebliğ edilmesi, yeminin davacı asil tarafından yapılması ve oluşacak duruma göre sonuca gidilmesi gerekmektedir. Usulüne uygun olarak davacıya yemin teklifinde bulunulmadan, davacıya vekil olan kişi tarafından edilen yemine dayanılarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlere hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.