3. Hukuk Dairesi 2018/2206 E. , 2018/3596 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın çeyiz eşyaları yönünden feragat nedeniyle reddine, ziynet eşyaları yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; boşanma isteği anlaşılınca ziynetlerinin elinden zorla alındığını, davalı tarafından bir buçuk ay eve hapsedildiğini, sürekli şiddet gördüğünü, ailesinin durumu farketmesi üzerine müşterek konuttan ailesi vasıtasıyla alındığını belirterek, davalıda kalan müvekkiline ait ziynet eşyaları ile çeyiz eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5000 TL bedelinin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; kendi yedinde kalan bazı çeyiz eşyalarının davacıya iade edilmesini kabul ettiğini, davacının ziynet eşyalarını ise giderken götürdüğünü ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davaya konu yapılan çeyiz eşyalarının iadesine ya da bedelinin tahsiline ilişkin davanın feragat nedeniyle reddine, ispat olunamayan ziynet eşyası alacağına ilişkin davanın reddine, karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davacının çeyiz eşyalarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosyanın incelenmesinde; yargılama sırasında davalının 13.11.2014 havale tarihli beyan dilekçesinde sayılan çeyiz eşyalarının davacıya teslim edildiği anlaşılmış olup, 24.03.2015 tarihli duruşmada davacı taraf çeyiz eşyaları konusunda ihtilafın giderildiğini, çeyiz eşyalarını eksiksiz iade aldıklarını, davanın ziynet eşyalarına hasren yürütülmesini talep ettiklerini beyan ettiği, 12.05.2015 tarihli duruşmada da çeyiz eşyası taleplerinin olmadığını beyan ettiği görülmüştür.
Davadan feragat, HMK"nun 307. maddesinde; davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmıştır. Davacı tarafın çeyiz eşyalarına ilişkin beyanları, HMK"nun 307.maddesi kapsamında feragat niteliği taşımamaktadır.
Dava konusu eşyalardan davacıya teslim edilenlerin davanın açıldığı tarihte davalı tarafta bulunduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Şu durumda davanın açıldığı tarihte davalının haksız olduğu ve dava açılmasına sebebiyet verdiğinin kabulü gerekir.
Kural olarak bir davada asıl istemin konusuz hale gelmesi durumunda dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmelidir. Ayrıca asıl istemin fer"i (yan) niteliğindeki diğer istemler hakkında yargılamaya devam edilerek hangi tarafın haksız olduğu tespit edilerek yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmolunmak gerekir.
O halde mahkemece; davacıya teslim edilen çeyiz eşyalarının değerleri tespit olunarak dava konusu miktar belirlenmesi, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına ve davalı tarafın davanın açılmasına sebebiyet vermiş olması nedeniyle tespit edilen borç miktarı üzerinden davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile çeyiz eşyalarına ilişkin davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.