Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16148
Karar No: 2018/3612
Karar Tarihi: 05.04.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/16148 Esas 2018/3612 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/16148 E.  ,  2018/3612 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; 173 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 400 m² lik bölümünü 21.11.2004 tarihli sözleşme ile 4.000.000.000 TL (yeni 4.000 TL) bedel ödeyerek davalıdan satın aldığını, kendisine teslim edilen taşınmaza ağaç dikip ev inşa ettirdiğini, ancak taşınmazın tapu devrinin gerçekleştirilmediğini ileri sürerek; satın aldığı bölümün tapusunun iptali ile adına tescilini, olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak üzere, satış bedeli olarak ödediği 4.000 TL"nin 21.11.2004 tarihinden işleyecek faizi ile taşınmaza diktiği ağaçlar ile yaptırdığı binanın tespit edilecek bedellerinin davalıdan tahsilini talep etmiş; 25.05.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile ev ve ağaç bedeli olarak 52.791 TL"nin tahsilini istemiştir.
    Davalı; satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmamış olması nedeniyle geçersiz olduğu için tapuda devir borcu doğurmadığını, davaya konu taşınmaz nedeniyle davacıdan bir bedel almadığını, ayrıca taşınmaz üzerindeki ev ve ağaçların zilyetliğinin halen davacıda olduğunu, bu nedenle bir zenginleşmesinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; resmi şekilde yapılmayan satış sözleşmesinin tapu iptali ve tescil istemine dayanak teşkil etmeyeceği, ancak davacının sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca taşınmaz için ödediği tutar ile taşınmaza diktiği ağaçlar ile yaptırdığı evin bedelini talep edebileceği gerekçesiyle; tapu iptali ve tescil isteminin reddine, alacak isteminin kabulü ile 56.791 TL"nin 4.000 TL"sinin dava tarihinden, 52.791 TL"sinin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Davalı tarafın ev ve ağaç bedeline yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde:
    Davacı, harici satış ve teslime istinaden zilyedi bulunduğu taşınmaza inşa ettiği bina ve diktiği ağaçların bedeli olan 52.791 TL"nin taşınmazın maliki olan davalıdan tahsilini istemektedir.
    Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır.
    Yapılan bu açıklamalara göre zenginleşmenin; dava konusu taşınmazın, davacı tarafından davalıya teslim edildiği tarihte gerçekleştiğinin kabulü zorunludur.
    Somut olayda ise; taşınmazda zilyet olduğunu açıklayan davacı, zilyetliğinin sona erdiğini ileri sürmediği gibi bu yönde bir delilde sunmamıştır.
    Hal böyle olunca, mahkemece; davacı tarafça taşınmaza dikilen ağaçlar ile yapılan ev yönünden sebepsiz zenginleşme olgusunun henüz gerçekleşmediği gözetilerek, bu yöne ilişen istemin hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HMUK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HMUK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi