Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10015
Karar No: 2018/8912
Karar Tarihi: 10.04.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/10015 Esas 2018/8912 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istekleriyle ilgili olarak bir dava görüyor. Mahkeme sadece ecrimisil konusunda karar vermişken, gerekçeli kararda hem el atmanın önlenmesine hem de ecrimisile karar vermiştir. Ancak mahkeme, kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunmasının, Anayasa ve usül kanunlarına aykırı olduğunu ve kamu düzenine aykırı bir durum yarattığını belirtmiştir. Bu nedenle mahkeme, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı doğrultusunda hükmü bozmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyledir:
- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) 376. maddesi
- 1086 sayılı HUMK'un 388. maddesi
- 1086 sayılı HUMK'un 389. maddesi
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 186. maddesi
- HMK'nın 297. maddesi
- HMK'nın 294/4. maddesi
- Anayasa'nın 141. maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2015/10015 E.  ,  2018/8912 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ- ECRİMİSİL

    Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi-ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 10.04.2018 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacılar vekili avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:


    -KARAR-

    Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, kısa kararda, sadece ecrimisile hükmedilmiş; gerekçeli kararda ise hem el atmanın önlenmesine hem de ecrimisile karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere, tarafların tüm delilleri toplanıp tetkik edildikten ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun(HUMK"nın) 376. (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun-HMK"nın 186.) maddesine göre son sözleri dinlenip duruşmanın bittiği bildirildikten sonra hakimin HUMK"nın 388. (HMK"nın 297.) maddesi uyarınca kararı gerekçesi ile birlikte (tam olarak) yazması ve hüküm sonucunu HUMK"nın 389. (HMK"nın 297.) maddesinde öngörülen biçimde tefhim etmesi asıldır.
    Ne var ki, uygulamada HUMK"nın 381. maddesinin son fıkrasının (HMK"nın 294/4. maddesi) getirdiği ayrıcalığa dayanılarak bazı zorunlu nedenlerle sadece hükmün sonucu tutanağa geçirilip tefhim edilmekte, gerekçeli karar daha sonra yazılmaktadır.
    İşte bu gibi hallerde HUMK"nın 389. (HMK"nın 297.) maddesine uygun olarak tarafların hak ve yükümlülüklerini açıkça gösteren, tefhim ile aleniyet ve hukuki varlık kazanan kısa karara daha sonra yazılan gerekçeli kararın uygun olması zorunludur.
    Öte yandan, kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunması yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim edilmesine ilişkin Anayasa"nın 141. maddesi ve usül kanunlarının yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca, anılan husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir ödevdir. Aksine düşünce ve uygulama yargı, yargıç ve kararlarının her türlü düşünceden uzak, saygın ve güvenilir olması ilkesi ile de bağdaşmaz.
    Somut olayda, değinilen ilke ve yasa hükümleri gözardı edilerek mahkemece; kısa kararda sadece ecrimisile; gerekçeli kararda ise hem el atmanın önlenmesine hem de ecrimisile karar verilmek suretiyle kısa karara çelişkili olarak gerekçeli karar yazılması doğru değildir.
    Hal böyle olunca, 10.04.1992 günlü ve 1992/7 esas-1992/4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı çerçevesinde bir karar verilmek üzere hüküm bozulmalıdır.
    Davalının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 30.12.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.630.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenlerden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi