10. Hukuk Dairesi 2020/5346 E. , 2021/1545 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
İlk Derece
Mahkemesi : ... 1. İş Mahkemesi
Dava, itibari hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı ... fer"i müdahil Kurum vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Kapatılan 21. Hukuk Dairesinin bozma kararına uyarak ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı ... ve fer"i müdahil Kurum vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 2012 Ağustos ayından itibaren ... Orman Bölge Müdürlüğü"nde orman yangın söndürme işçisi olarak çalışmaya başladığını, kurs bitirme belgesi, orman yangınlarıyla mücadele ve iş güvenliği sertifikası, yangın söndürme işçilerinin 2015 yılı görev yerleri görevlendirme belgelerinden de davacının iş yerinde yaptığı görevin anlaşıldığını, 5510 sayılı Kanun"un 40.maddesinin fiili hizmet süresini düzenlediğini, yangın söndürme işlerinde çalışanların fiili hizmet sürelerine her yıl için 60 gün ekleneceğinin düzenlendiğini belirterek, bu nedenle davacının davalı iş yerinde orman söndürme işçisi olarak çalıştığının tespiti ile çalıştığı süre boyunca hak etmiş olduğu fiili hizmet süreleri toplamının tespit edilip hesaplanarak sigortalılık süresine eklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II- CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; işletme müdürlüğünün tarım ve ormancılık avcılık ve balıkçılık işkoluna tabi olduğunu, 5510 sayılı Kanunun 40 maddesinin 15. sütununda sayılan işlerden olmadığını, yangın işçiliğinin faaliyet konuları içinde yer almadığını, çalışmanın genelde gözetleme ve tedbir amaçlı olduğunu, belli noktalarda bekleme şeklinde yapıldığını, bunun da yılın ancak belirli günlerinde yılda azami 5 ay süre ile yapıldığını, davacının fiili hizmet süresi yararlanmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Fer"i müdahil SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; 5510 sayılı Yasanın 40. maddesi uyarınca fiili hizmet zammı talep etmiş ise de kurumun işveren beyanına göre işlem yaptığını, şayet belgeler gerçeği yansıtmıyorsa bundan işverenin sorumlu olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
III- MAHKEME KARARI:
A- İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece Mahkemesince "davacının davasının kabulü ile; davalı işverene ait iş yerinde yangın işçisi olarak çalıştırıldığı tespit olunan davacı ..."nın 5510 sayılı Yasanın 40.maddesi gereğince;
18/08/2012-31/12/2012 çalışma dönemi için 19 günlük fiili hizmet zammının günlük 99,20 TL / Brüt günlük ücret üzerinden
28/05/2013-22/11/2013 çalışma dönemi için 30 günlük fiili hizmet zammının günlük 104,20 TL / Brüt günlük ücret üzerinden
15/05/2014-09/11/2014 çalışma dönemi için 29 günlük fiili hizmet zammının günlük 113,80 TL / Brüt günlük ücret üzerinden
10/06/2015-05/12/2015 çalışma dönemi için 29 günlük fiili hizmet zammının günlük 138,70 TL / Brüt günlük ücret üzerinden prim ödemesi yapılması gerektiğinin tespitine, bu sürelerin sigortalılık sürelerine eklenmesine" şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda hesaplamanın yanlış yapıldığını, işin riskine maruz kalmayanların fiili hizmet zammından yararlanmasının mümkün olmadığını, sadece yangın işlerinde çalıştığı sürelerde fiili hizmet zammından yararlanabileceğini,davacının yangına gittiği sürelerin istinaf dilekçesinin ekinde sunulduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Fer"i müdahil SGK istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu olayda kurumun hiçbir sorumluluğu ve kusuru olmadığını,davacının yaptığı çalışmanın 5510 sayılı Kanunun 40. maddesinde belirtilen çalışmalardan olmadığını, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın karara bağlanmasının hukuka uygun olmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
B- BAM KARARI
1- Davalı vekili ile fer"i müdahil Kurum vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Fer"i müdahil Kurum vekili; 5510 sayılı Yasanın 40. maddesi uyarınca fiili hizmet zammı talep etmiş ise de kurumun işveren beyanına göre işlem yaptığını, şayet belgeler gerçeği yansıtmıyorsa bundan işverenin sorumlu olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
Davalı vekili; gerek iş kolunun yasada belirtilen iş kollarından olmamamsı ve gerekse faaliyet konusunun yangın söndürme amacı gütmemesinden dolayı, davacının fiili hizmet zammından yararlanmasının mümkün olmadığı, ancak fiili hizmet zammından yararlanacağı düşünülse bile Bölge Adliye Mahkemesince davacının yangına müdahale süresinin doğru hesaplandığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun bozmaya uyma veya direnme başlığı altında 373. maddesinin birinci fıkrasında ""Yargıtay ilgili dairesinin tamamen veya kısmen bozma kararı, başvurunun bölge adliye mahkemesi tarafından esastan reddi kararına ilişkin ise bölge adliye mahkemesi kararı kaldırılarak dosya, kararı veren ilk derece mahkemesine veya uygun görülecek diğer bir ilk derece mahkemesine gönderilir"" hükmü, ikinci fıkrasında ise ""Bölge adliye mahkemesinin düzelterek veya yeniden esas hakkında verdiği karar Yargıtayca tamamen veya kısmen bozulduğu takdirde dosya, kararı veren bölge adliye mahkemesi veya uygun görülen diğer bir bölge adliye mahkemesine gönderilir."" hükmü düzenlenmiştir. Belirtilen hükümlere göre iki tür bölge adliye mahkemesi kararı Yargıtay"ın temyiz incelemesine konu olabilir. Birincisi, bölge adliye mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararlarıdır. Bu durumda Yargıtay"ın bozma kararı vermesi halinde dosya karar vermek üzere ilk derece mahkemesine gönderilir. İkincisi ise bölge adliye mahkemesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararlarıdır. Bu durumda Yargıtay"ın bozma kararı vermesi halinde dosya karar vermek üzere bölge adliye mahkemesine gönderilir. Zira bozulan karar ilk derece mahkemesi kararı değil dosyanın esasına girerek dosyanın esası hakkında yeniden verilen bölge adliye mahkemesi kararıdır.
Dosyanın incelenmesinden Dairemize devredilen 21.Hukuk Dairesi’nin 11/12/2018 tarih, 2017/3744 Esas, 2018/9144 Karar sayılı ilamı ile davalı ... fer’i müdahilin istinaf başvurusunu kabul ederek esas hakkında yeniden hüküm kuran Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmuş olduğu ve dosyanın yeniden karar verilmek üzere kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşıldığı halde, yukarıda yapılan açıklamalar ve Bölge Adliye Mahkemesince Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda, dosyanın esası hakkında yeniden karar verilmesi gerekirken davalı vekili ile fer"i müdahil Kurum vekilinin istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, fer’i müdahil Kurum ve davalı ... Genel Müdürlüğü vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK"nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 11/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.