Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20886
Karar No: 2018/3746
Karar Tarihi: 10.04.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/20886 Esas 2018/3746 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/20886 E.  ,  2018/3746 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 10.04.2018 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden bir kısım davalılar vekili Av.... geldi. Karşı taraf davacılar adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekilin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar; ... İlçesi ...Köyü, ... Mevkiinde bulunan 124 ada 4 ve 5 parsel nolu taşınmazın, tarafların murisi ... adına kayıtlı iken murisin ölümü ile mirasçılarının 1995 yılında taşınmazları tapu harici paylaşıp ayrı ayrı kullanmaya başladıklarını, davacıların kendi paylarına düşen kısmı, masraflarını kendileri karşılamak suretiyle kapama elma bahçesi haline getirdiklerini, davalıların ise kendi paylarına düşen kısım üzerinde kuru tarım yaptıklarını, DSİ"nin anılan taşınmazları kamulaştırdığını kamulaştırma bedelininde hisseleri oranında tarafların adına bankaya yatırıldığını davacıların elma bahçesi haline getirdikleri kısım için 214.038,00 TL değer biçildiğini, ayrıca bahçe içerisinde bulunan mütemmim cüz için de 24.740,00 TL değer biçildiğini davacıların yapmış oldukları kapama elma bahçesi ve mütemmim cüz için belirlenen bedelin davacılara ödenmesi gerekirken, bu bedellerin kamulaştırma bedeline dahil edilerek hisseler dikkate alınarak maliklere ödeme yapıldığını, davacıların mağdur olduklarını, mirasçılardan ..."in DSİ tarafından kendisine ödenen kuru tarım dışında kapama elma bahçesinden dolayı meydana gelen değer artışını davacılara ödemeyi kabul ettiğini,bu yüzden kendisinin
    .../...

    -2-

    dava dışında tutulduğunu ileri sürerek davacılar tarafından yapılan kapama elma bahçesinden dolayı davalılara fazla ödenen 131.216,00 TL"nin faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmişlerdir.
    Bir kısım davalılar; dava konusu yeri davacıların elma bahçesi yaptıklarına ilişkin bir itirazları olmadığını, ancak davacıların hisselerinin sekiz dönüm olması gerekirken 12 dönümlük alana elma bahçesi yaptıklarını belirtmişler,ilerleyen aşamalardaki beyanlarında ise taraflar arasında herhangi bir fiili paylaşım bulunmadığını, davacıların hisselerine isabet eden kamulaştırma bedellerini herhangi bir kayıt ve çekince koymadan tahsil ettiklerini, davanın kabulüne karar verileceği düşünülse dahi, davalıların dava konusu taşınmazlardaki pay durumuna göre her bir davalı için ayrı ayrı dava değeri belirlenmeden dava dilekçesindeki dava değeri üzerinden hüküm kurulmasının mümkün olmadığını, davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı olmadığı gibi müştereken ve müteselsilen sorumluluklarının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmişlerdir.
    Mahkemece; alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulü ile 102.267,51 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ..., ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, bir kısım davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2) Tüm dosya kapsamından, dava konusu kapama elma bahçesinin davacılar tarafından yapıldığı, söz konusu kapama elma bahçesi ve mütemmin cüzleri de dikkate alınarak kamulaştırma bedeli belirlendiği ve tapudaki hisseleri oranında taraflara ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır.
    Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; davalılar ile birlikte iş bu davanın davalısı olmayan ..."in, davacıların yaptığı kapama elma bahçesi nedeniyle kamulaştırma bedelinden fazlaca aldıkları toplam miktar belirlenmiş, mahkemece bu bedel üzerinden karar verilmiş ise de davada davalı sıfatı olmayan şahsın aldığı miktardan da davalıların sorumlu tutulması doğru görülmemiştir.
    3) Bir davanın birden fazla kişi tarafından veya birden fazla kişi aleyhine açılabilmesi için aynı tarafta yer alanlar arasında hukuksal bir bağlantının bulunması gerekir. Hukukumuzda bu bağlantı karşılığını “dava arkadaşlığı” kurumunda bulmaktadır. Dava arkadaşlığı zorunlu ve ihtiyari olmak üzere iki ana başlık altında incelenmektedir. Zorunlu dava arkadaşlığı da yine kendi içinde maddi ve şekli olmak üzere ikili ayrımla düzenlenmektedir.
    Dava konusu olan hak, birden fazla kişi arasında ortak olup da bu hukuki ilişki hakkında mahkemece bütün ilgililer için aynı şekilde ve tek bir karar verilmesi gereken hallerde dava arkadaşlığının maddi bakımdan mecburi olduğunun kabulü gerekir. Diğer bir ifadeyle, bir hakkın birden fazla kişi tarafından birlikte veya birden fazla kişiye karşı kullanılmasının zorunlu olduğu hallerde, bu hak dava konusu edildiği zaman o hakla ilgili birden fazla kişi zorunlu dava arkadaşı durumundadır. Dava arkadaşlığının hangi hallerde mecburi olduğu maddi hukuka göre belirlenir. Zorunlu dava arkadaşlığında; dava arkadaşları arasındaki ilişki çok sıkı olduğundan, bunlar davada birlikte hareket etmek durumundadırlar. Mahkeme ise dava sonunda zorunlu dava arkadaşlarının hepsi hakkında aynı ve tek bir karar verecektir.
    Zorunlu dava arkadaşlığında dava konusu olan hak tektir ve dava arkadaşı sayısı kadar müddeabih bulunmamaktadır.
    Bazı durumlarda ise birden fazla kişiye karşı birlikte dava açılmasında maddi bir zorunluluk olmadığı halde kanun, gerçeğin daha iyi ortaya çıkmasını ve taraflar arasındaki hukuki ilişkinin doğru sonuca bağlanmasını sağlamak için birden fazla kişiye karşı dava açılmasını usulen zorunlu kılmıştır ki bu durumda şekli bakımdan mecburi dava arkadaşlığı söz konusudur. Böyle bir davada, dava arkadaşları hakkında tek bir karar verilmesi veya dava arkadaşlarının hep birlikte ve aynı şekilde hareket etme zorunluluğunun varlığından söz edilemez.
    Açıklanan bu mecburi dava arkadaşlığı halleri dışında ise dava arkadaşlığı ihtiyaridir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun (HMK) “Mecburi Dava Arkadaşlığı” başlıklı 59. maddesine göre; “(1) Maddi hukuka göre, bir hakkın birden fazla kimse tarafından birlikte kullanılması veya birden fazla kimseye karşı birlikte ileri sürülmesi ve tamamı hakkında tek hüküm verilmesi gereken hallerde, mecburi dava arkadaşlığı vardır.” hükmü bulunmaktadır.
    Şu durumda maddede açıkça sayılan dava konusu hak ve borcun ortak olması, birden fazla kişinin ortak bir işlem (örneğin sözleşme) ile borç altına girmiş olması, davanın birden fazla kişi hakkında aynı (veya benzer) sebepten doğmuş olması hâllerinde, birden çok kimsenin birlikte dava açması olanaklı olduğu gibi aleyhlerine de birlikte dava açılabilir.
    Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacıların kamulaştırılan taşınmaz üzerine yaptıkları kapama elma bahçesi nedeniyle, DSİ tarafından davalılara tapudaki hisseleri oranında ayrı ayrı bedel belirlenmek suretiyle ödeme yapılmıştır. Davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı dikkate alınarak, her birinin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca sorumlu olduğu miktar belirlenerek hüküm tesisi gerekirken toplam miktar üzerinden tüm davalılar hakkında karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    Bu durumda mahkemece, her bir davalıya kamulaştırma nedeni ile ödenen bedelin ve davacıların yapmış oldukları kapama elma bahçesi nedeniyle davalıların aldıkları fazla bedelin tespit edilmesi, davalıların her birinin sorumlu olduğu miktarın ayrı ayrı belirlenip sonucu dairesinde hüküm tesisi gerekmektedir.
    SONUÇ:Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle bir kısım davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen bir kısım davalılar için takdir edilen 1.630 TL vekalet ücretinin davacılardan alınıp temyiz eden davalılara verilmesine,peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalı tarafa iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi