8. Hukuk Dairesi 2015/7207 E. , 2015/9661 K.
"İçtihat Metni" İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
Davacı üçüncü kişi vekili, İcra Müdürlüğü’nün 2013/5852 sayılı takip dosyasında yapılan 29.05.2013 günlü hacze konu tomografi cihazının üçüncü kişiye ait olduğunu, 3. kişinin faaliyet alanının tıbbi cihazların tamir bakımları ile uygun şartlarda kiraya verilmesi olup, mahcuz tıbbi cihazın da borçluya kiraya verildiğini belirterek istihkak iddialarının kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı alacaklı vekili, mahcuzun borçlu elinde haczedildiğini, ispat külfetinin davacı 3. kişide bulunduğunu, sunulan kira sözleşmesinin her zaman düzenlenmesinin mümkün olduğunu, sunulan faturanın dava konusu mahcuza ilişkin olmadığını belirtilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı borçlu vekili, mahcuzun davacı 3. kişiden kiralandığını belirterek davacının istihkak iddiasını kabul ettiklerini beyan etmiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, mahcuzun davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, her ne kadar kayıtlarda kira ödemeleri görünmüyor ise de, pekçok tıbbi cihaz kiralayan firmanın yaptığı gibi hasılat ortaklığının söz konusu olduğu, hasta (çekim) başına ücret belirlendiği ve makul kabul edilmesi gerektiği, dolayısıyla mahcuzun mülkiyetinin davacıya ait olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir.
Dava konusu haciz, borçlu şirkete ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste yapılmış, ayrıca borçlu şirket yetkilisi haciz esnasında hazır bulunmuştur. Somut olayda, İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğunun kabulü gerekir. Bu yasal karinenin aksinin davacı 3. kişi tarafından kesin ve inandırıcı delillerle ispat edilmesi gerekir.
Somut olayda, davacı faaliyet alanının tıbbi cihazların tamir bakımları ile uygun şartlarda kiraya verilmesi olduğunu belirterek hacizli mallara ilişkin olduğunu ileri sürdüğü fatura sunmuştur. Mahkemece, dava konusu makinaya ait olduğu ileri sürülen faturayla ilgili olarak, faturayı düzenleyen şirketten fatura dip koçanı istenerek geldiği takdirde davacı ve faturayı düzenleyen şirketin ticari defterleri üzerinde uzman mali bilirkişiden rapor alınması, gerektiğinde faturayı düzenleyen şirketin yetkilisinin tanık olarak dinlenmesi, faturalarının gerçekliğinin saptanmaya çalışılması, faturanın geçerli olduğunun tesbiti halinde, gerekirse mahallinde keşif yapılarak faturadaki makina ile dava konusu mahcuzun uygunluğu yönünden uzman mühendis bilirkişiden rapor alınması, ayrıca .... kurum kayıtları araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Mahkemece belirtilen yönler gözetilmeksizin eksik inceleme ile karar verilmesi isabetli olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK"nun 366. ve HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 683,10 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 29.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.